Bolu'da FETÖ/PDY Davaları

'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçlamasıyla haklarında ayrı ayrı dava açılan 2 askeri personelin yargılanmasına başlandı.

Bolu'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında haklarında ayrı ayrı dava açılan 2 askeri personelin yargılanmasına başlandı.

Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki görülen ilk duruşmaya, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla yargılanan tutuksuz sanık eski astsubay M.A. ve avukatı katıldı.

Örgütün "mahrem imamları"yla ankesörlü telefonla iletişim kurduğu iddia edilen M.A, kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasının ardından savunma yaptı.

Savunmasında, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen M.A, "Bylock ile ilgili tespit yapılan GSM hattının kimin üzerine kayıtlı olduğunu bilemiyorum. Ancak bu telefon eşim tarafından kullanılmış. Bu telefon üzerinden ByLock'a ulaşım sağlandığı belirtilerek eşim hakkında dava açıldı. Benim ByLock iddiasıyla hiçbir ilgim yoktur." diye konuştu.

M.A, Elazığ ve Adana'da görev yaptığı dönemlerde sabit hatlardan arandığının iddia edildiğini belirterek, "Görev yaptığım dönemde mühimmat birliğinde çalıştım. Çevre il ve ilçelerdeki mühimmat birlikleriyle irtibat halindeydim. Aramalar bu sebeple yapılmış olabilir. Kesinlikle örgütle hiçbir alakam yoktur." ifadelerini kullandı.

Ardışık arama tutanağında kendisiyle birlikte arandığı iddia edilen kişileri tanımadığını savunan M.A, ayrıca aleyhinde beyanda bulunan tanığın ifadelerini kabul etmediğini belirterek, beraat talebinde bulundu.

Duruşmada tanık olarak dinlenilen İ.Ü, daha önce davayla ilgili ayrıntılı beyanda bulunduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Şahsı, 2009 yılı Nisan ya da Mayıs ayı ile 2010 yılına kadar Balıkesir'deki askeri okulda birlikte bulunduğumuz için tanırım. Kendisi devre arkadaşımdır. O zaman Fetullah Gülen cemaati olarak bilinen yapının bir abisine 4 kişi belirli dönemlerde gidip sohbet toplantılarına katılırdık. Sanık da bizimle o toplantılara katılırdı."

Tanığın dinlenilmesinin ardından söz verilen sanık avukatı, tanık beyanlarındaki aleyhe hususları kabul etmediklerini ifade etti.

Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi ve esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için dosyanın cumhuriyet savcısına gönderilmesine karar vererek, duruşmayı 17 Mayıs'a erteledi.

- İkinci duruşma

Aynı mahkemedeki ikinci duruşmada ise "silahlı terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla tutuksuz yargılanan açığa alınan astsubay R.Ö. savunma yaptı.

Savunmasında suçlamayı kabul etmeyen R.Ö, "Hakkımda beyanda bulunan Ö.K. isimli şahıs ile 2009 yılında girdiğim hava astsubay okulunun mülakatımda tanıştım. Bu tarihten sonra kendisiyle zaman zaman telefonla konuştuk. Malum yapıyla hiçbir şekilde irtibatım ve ilişkim yoktur. Suçlamaları hiçbir şekilde kabul etmiyorum." diye konuştu.

R.Ö, hakkında beyanda bulunan tanığın sözlerini kabul etmediğini belirterek, bu kişinin kendisini suçtan ve cezadan arındırmak için bu şekilde ifade vermiş olabileceğini savundu.

Duruşmada tanık olarak dinlenilen Ö.K. ise davayla ilgili daha önce beyanda bulunduğunu anımsatarak, "Bu beyanlarım doğrudur. Sanığı lise son sınıf dönemlerinden tanırım. Bana, kendisini Oğuz olarak tanıtan şahıs beni askeri okullara hazırlamak için örgütle müzahir bir eve götürmüştü. Bu evde R.Ö'nün de aralarında bulunduğu 3 kişiyle daha askeri okullara hazırlandık." ifadelerini kullandı.

Hazırlandıkları askeri okul sınavları sonrasında kendisinin Hava Harp Okulu'nu, sanık R.Ö'nün ise astsubaylığı kazandığını anlatan Ö.K, "Okulları kazandıktan sonra sık görüşmedik. 2011 yılında gerçekleştirdiğimiz bir görüşme esnasında R.Ö. bana yapıyla olan irtibatını kopardığını söylemişti ama bunun doğru olup olmadığını bilmiyorum." diye konuştu.

Mahkeme heyeti, sanıkları askeri okula hazırladığı iddia edilen M.S'nin tanık olarak dinlenilmesine ve dosyanın esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesine karar vererek, duruşmayı 17 Mayıs'a erteledi.

Kaynak: AA