İklim Değişikliği Eğitim Semineri
İklim Değişikliği Alanında Ortak Çabaların Desteklenmesi Projesi (İklimIN) kapsamında düzenlenen İklim Değişikliği Eğitim Seminerinin 16'ncısı, İstanbul'da gerçekleştirildi.
Bir oteldeki eğitimin ikinci gününde konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İklim Değişikliği ve Uyum Dairesi Başkanlığı ARGE ve Uygulama Şube Müdürü Ömer Öztürk projenin, Avrupa Birliği Türkiye Mali İşbirliği çerçevesinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütüldüğünü söyledi.
Öztürk, İklim Değişikliği Alanında Ortak Çabaların Desteklenmesi Projesi kapsamında gerçekleştirilen eğitime, İstanbul'da faaliyet gösteren ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının, kalkınma ajanslarının, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, yerel yönetimlerin temsilcilerinin katıldığını anlattı.
Proje kapsamında 20 ilde eğitim verileceğini ifade eden Öztürk, "Eğitimlerde 55 ile ulaşmış durumdayız. İklim değişikliği konusunda 3 günlük eğitim veriyoruz. Toplam 5,5 milyon avroluk bir proje. Bunun kaynağı Avrupa Birliğinden geliyor, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da bunun uygulayıcısı. 3 yıl sürecek bir proje, bu yıl sonunda da projemizi tamamlıyoruz." dedi.
Projenin iklim politikaları danışmanı Dr. Nuran Talu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de ilk kez bu kadar kapsamlı iklim arşivi çıkarıldığını belirtti.
Talu, iklim değişikliğiyle mücadele çözümünün yerelde aranması gerektiğini ifade ederek, "Bu eğitim kapsamında kentlere gidiyoruz. Türkiye ilkim değişikliğini konuşuyor. Sivil toplum kuruluşlarıyla yerel paydaşlarla ve üniversitelerle fikir alışverişi yapıyoruz. Bu çalışmalar hangi şehirde hangi konulara öncelik vermemiz gerektiğiyle ilgili yol haritası oluşturuyor." diye konuştu.
İklim değişikliğinin tarıma olumsuz ya da ekonomik fayda sağlayabilecek etkilerinin de konuşulduğunu anlatan Talu, şunları kaydetti:
"Tarımda kuraklığa dayanıklı ürün çeşitliliği yaratırsanız aslında fayda da yaratacaktır. Turizm sektörü için de bu geçerli. Bütün bunların resmini iyi çekebilirsek Türkiye önceliklerini çok rahat belirleyebilir. Asıl mesele kapasitelerimizin farkında olmamız. Biz size yeni bir iklim değişikliği meselesi anlatmayacağız. Yaptığımız işin iklim değişikliğiyle ilişkisini kurmak için Türkiye'yi dolaşıyoruz. Var olan sorunu iklim değişikliğiyle mücadele zemininde çözmeyi öğreniyoruz. Var olan yaptığımız iyi işleri de üzerine bir şey koyarak iklimle mücadeleye dönüştürüyoruz. Çünkü iklimle mücadele demek sadece çevre sorunlarını çözmek demek değil, onu ekonomik skalaların içerisinde değerlendirerek toplumun kaygısını gözeterek yapmak lazım. Bu işte çok büyük bir arşiv toplanıyor."
Kaynak: AA
Öztürk, İklim Değişikliği Alanında Ortak Çabaların Desteklenmesi Projesi kapsamında gerçekleştirilen eğitime, İstanbul'da faaliyet gösteren ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının, kalkınma ajanslarının, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, yerel yönetimlerin temsilcilerinin katıldığını anlattı.
Proje kapsamında 20 ilde eğitim verileceğini ifade eden Öztürk, "Eğitimlerde 55 ile ulaşmış durumdayız. İklim değişikliği konusunda 3 günlük eğitim veriyoruz. Toplam 5,5 milyon avroluk bir proje. Bunun kaynağı Avrupa Birliğinden geliyor, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da bunun uygulayıcısı. 3 yıl sürecek bir proje, bu yıl sonunda da projemizi tamamlıyoruz." dedi.
Projenin iklim politikaları danışmanı Dr. Nuran Talu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de ilk kez bu kadar kapsamlı iklim arşivi çıkarıldığını belirtti.
Talu, iklim değişikliğiyle mücadele çözümünün yerelde aranması gerektiğini ifade ederek, "Bu eğitim kapsamında kentlere gidiyoruz. Türkiye ilkim değişikliğini konuşuyor. Sivil toplum kuruluşlarıyla yerel paydaşlarla ve üniversitelerle fikir alışverişi yapıyoruz. Bu çalışmalar hangi şehirde hangi konulara öncelik vermemiz gerektiğiyle ilgili yol haritası oluşturuyor." diye konuştu.
İklim değişikliğinin tarıma olumsuz ya da ekonomik fayda sağlayabilecek etkilerinin de konuşulduğunu anlatan Talu, şunları kaydetti:
"Tarımda kuraklığa dayanıklı ürün çeşitliliği yaratırsanız aslında fayda da yaratacaktır. Turizm sektörü için de bu geçerli. Bütün bunların resmini iyi çekebilirsek Türkiye önceliklerini çok rahat belirleyebilir. Asıl mesele kapasitelerimizin farkında olmamız. Biz size yeni bir iklim değişikliği meselesi anlatmayacağız. Yaptığımız işin iklim değişikliğiyle ilişkisini kurmak için Türkiye'yi dolaşıyoruz. Var olan sorunu iklim değişikliğiyle mücadele zemininde çözmeyi öğreniyoruz. Var olan yaptığımız iyi işleri de üzerine bir şey koyarak iklimle mücadeleye dönüştürüyoruz. Çünkü iklimle mücadele demek sadece çevre sorunlarını çözmek demek değil, onu ekonomik skalaların içerisinde değerlendirerek toplumun kaygısını gözeterek yapmak lazım. Bu işte çok büyük bir arşiv toplanıyor."