Kalbinin Sesiyle Piyano Tuşlarına Dokunuyor

Ankara'da işitme ve konuşma engeli olan, 21 yaşına geldiğinde görme yeteneğini de kaybeden Arzu Yılmaz, ilk kez çaldığı piyanoda, yeteneğiyle çevresindekileri hayran bıraktı Engelsiz bireylerin piyanoda birkaç ayda öğrenebildiklerini kısa sürede öğrenen Yılmaz, bu yeteneğiyle müzik öğretmenini de şaşırttı Arzu Yılmaz ileride konser vermenin hayalini kuruyor Müzik öğretmeni Arda Gündoğan: 'Duymadan, görmeden büyük işlerde bulunması bizi çok mutlu etti'.

Kalbinin Sesiyle Piyano Tuşlarına Dokunuyor
YILDIZ NEVİN GÜNDOĞMUŞ - Doğuştan işitme ve konuşma engeli olan, 21 yaşında da görme yeteneğini kaybeden Arzu Yılmaz, ilk kez oturduğu piyano başındaki yeteneğiyle herkesi şaşırttı.

Çankaya ilçesinde ailesiyle yaşayan Arzu Yılmaz, 1979'da doğuştan işitme ve konuşma engelli olarak dünyaya geldi. Doğduğunda gece körlüğü teşhisi de konulan Yılmaz'ın hayatı 21 yaşına geldiği zaman tamamen değişti.

Görme yeteneğini de kaybeden Yılmaz, kendini tüm dünyaya kapattı. Ailesinin çabalarıyla hayata yeniden bağlanan Yılmaz, önce Braille alfabesi, ardından kendi çabasıyla İngilizce öğrendi ve son olarak göz doktorunun tavsiyesiyle gittiği Gören Kalpler Eğitim Derneğinde aldığı piyano dersiyle müzik alanındaki yeteneğini ortaya çıkardı.

Engelsiz bireylerin piyanoda birkaç ayda öğrenebildiklerini kısa sürede öğrenen Yılmaz, bu yeteneğiyle müzik öğretmenini de şaşırttı.

- "Arzu mücadele veriyor"

Anne Gülistan Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Arzu, doğuştan tavuk karası, gece körlüğü vardı, sonradan görme yeteneğini de kaybetti. Doktora götürüyoruz, 'çaresi yok' diyorlar. Allah'tan ümidimizi kesmedik. Arzu'ya çok üzülmesin diye 'ileride düzeleceksin' diyorum." diyen Yılmaz, kızının evde takı yapıp, Braille alfabesiyle yazılan kitapları okuyarak zaman geçirdiğini dile getirdi.

Anne Yılmaz, "Arzu mücadele veriyor ben de mücadele veriyorum. Çok şükür hayata küsmedi, dört elle sarılıyor hayata. 'En iyi benim' diyor, mücadele veriyor." ifadelerini kullandı.

Göz doktorunun kendilerini Gören Kalpler Eğitim Derneğine yönlendirdiğini ve kızının yaşamının bundan sonra daha da renklendiğini anlatan Yılmaz, Arzu'nun piyano dersindeki başarısını "Allah vergisi" olarak yorumladı.

Engelli çocukları olan ailelere çağrıda bulunan anne Yılmaz, "Annelere babalara sesleniyorum; çocuklarını eve kapatmasınlar, mücadele versinler. Çocuklarını mutlu etmek için ne gerekiyorsa yapsınlar. Ben yapıyorum, yapmaya da çalışıyorum. Mücadeleyi de bırakmadım çok şükür." şeklinde konuştu.

Gülistan Yılmaz, Arzu'nun yeteneğinin görülmesi ve tedavisi için yetkilerden yardım istedi.

- Konser vermek istiyor

Arzu Yılmaz da annesinin yardımıyla yaptığı açıklamada, çok mutlu olduğunu ve ileride konser vermek istediğini söyledi.

Müzik öğretmeni Arda Gündoğan, Arzu'yu derslere kısa süre önce almaya başladığını anlattı.

"Şu anda majör minör kalıplar, sağ elde oktav çalışmasının hepsini bir ders içerisinde yaptık." diyen Gündoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Normalde öğrencilerimizde bir ay içerisinde bu ortam gerçekleşiyor ama bir ders içerisine bunu yapmak büyük marifet hem de görmeden ve duymadan yapmak ayrı bir olay. Çünkü bizim müzik işi zaten işitmeye dayalı. Biz bile ilk duyduğumuzda donup kaldık. Üstün yetenek bu. Duymadan, görmeden büyük işlerde bulunması bizi çok mutlu etti."

Arzu'nun normal bireylerin 2 ila 2,5 ayda başladığı eser çalma düzeyine ise 3 hafta içerisinde geleceğini ifade eden Gündoğan, şöyle devam etti:

"Arzu Hanım'ın olağanüstü yeteneği var, çok büyük işlere imza atacağını biliyorum. Şu anda gidişi çok iyi. Çok yakın zaman da da bir konser düzenleyip ona eser çaldıracağız. Çok büyük işler yapacağımıza inanıyorum."

- "Engelli nüfusun, yüzde 30'u çoklu engelli"

Dernek Başkanı Erol Sayyıdan da Arzu'yu bir arkadaşı aracılığıyla tanıdığını belirterek, öncelikle nasıl iletişim kurmaları gerektiğini öğrendiklerini anlattı.

Arzu Yılmaz'ı, aynı engellere sahip yazar Helen Keller'a benzeten Sayyıdan, şunları kaydetti:

"Bizim toplumumuzda tek bir engeli olsa bile ciddi sorun. Yapılan araştırmalara göre, birden fazla engeli olan bireyler engelli toplam nüfusunun yüzde 30'u kadar, yani düşünün Türkiye'de 10 milyon engelli varsa bunun 3 milyonu birden fazla engelli. Bunlar için ortaya çıkmış bir okul sistemi de yok. Milli Eğitim Bakanlığından bu konuda yeni adımlar bekliyoruz."

Kaynak: AA