Kara Harp Okulu Darbe Girişimi Davası

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Harp Okulunda yaşanan eylemlere ilişkin 307 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Kara Harp Okulunda yaşanan eylemlere ilişkin 5'i firari 307 kişinin yargılandığı davanın duruşması görüldü.

Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Duruşmada, sanık eski üsteğmen Atilla Kahraman'a, hakkında tanık olarak beyanda bulunan M.A'nın ifadelerine karşı söz verildi.

Tanık M.A, talimatla alınan beyanında Atilla Kahraman ile Ankara'da eğitim görürken mahrem imamlar vasıtasıyla tanıştıklarını, daha sonra Tuzla'daki eğitim kapsamında İstanbul'a gittiklerini ve kod adı "Ahmet" olan örgüt üyesinin evine gittiklerini anlattı. M.A, bir süre sonra Kahraman ile başka eve geçtiklerini, "Ahmet" kod adlı kişinin de zaman zaman sohbete geldiğini beyan etti.

Kahraman ise M.A'nın devre arkadaşı olduğunu belirterek, mesai arkadaşlığı dışında bu kişiyle bir irtibatı olmadığını öne sürdü.

FETÖ mensuplarının kendilerinden olmayan insanlara iftira attığını savunan Kahraman, M.A'nın da örgütle bağlantısı olduğunu kabul ettiğini bildirdi.

Kahraman, meslek hayatı boyunca hiç ev tutmadığını, orduevleri, misafirhaneler ya da üs bölgelerinde kaldığını öne sürerek, M.A'nın beyanlarını kabul etmedi.

Mahkeme başkanının ankesörlü ve kontörlü sabit hatlardan ardışık arama yöntemi de kullanılarak arandığına yönelik kayıtlar bulunduğunu söylediği Kahraman, kendisiyle aynı gün içinde aynı hattan aranan askerleri tanımadığını iddia etti.

Sanık eski yarbay Vedat Tecer de Bayburt'ta 2014'te bir büfedeki sabit hattan arandığına yönelik kayıtlara karşı, üst üste 3 kez arandığını ancak konuşma olmadığını, çünkü sessiz konumdaki telefonunu muhtemelen duymadığını söyledi.

Tecer, cevapsız aramalar üzerine dönüş yaptığını ve 36 saniyelik görüşmenin gerçekleştiğinin de kayıtlarda bulunduğuna dikkati çekerek, büyük ihtimalle büfe sahibinin açtığını ve onunla bir konuşma geçtiğini savundu. Tecer, cevapsız çağrılardan hareketle çıkarım yapmanın da akıl dışı olduğunu ileri sürdü.

Talimatla beyanları alınan gizli tanık "Aytürk" ve tanık M.M'nin kendi hakkındaki ifadelerini gördüğünü belirten sanık Hüseyin Günen, her 2 tanığın beyanlarını da kabul etmediğini bildirdi.

Günen, "Samimiyetimle söylüyorum, benim bu örgütle bir bağım yoktur." ifadesini kullandı.

Duruşmaya, pazartesi gününe kadar ara verildi.
Kaynak: AA