İdlib Ve Doğu Guta Saldırıları Kınandı
ÖzgürDer üyeleri İdlib ve Doğu Guta'da yaşananları protesto etti.
Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der), İdlib ve Doğu Guta saldırılarını kınadı.
Fatih Saraçhane Parkı'nda bir araya gelen dernek üyeleri, ellerinde, "İdlib ve Doğu Guta'da ki katliamlara sessiz kalmak suçtur" yazılı dövizler taşıyarak, Suriye'deki İdlib ve Doğu Guta'ya yapılan saldırıları protesto etti.
Grup adına açıklama yapan Özgür-Der Başkanı Rıdvan Kaya, Suriye'deki insanların yaşadığı zulme 7 yıldır sürekli dikkati çekmeye çalıştıklarını belirterek, zalimlerin karşısında, mazlumların yanında olduklarını her vesileyle ilan ettiklerini söyledi.
Hak, hukuk, insan hakları, hukuk devleti, vicdan hakları gibi kavramların çok yoğun bir şekilde tüketildiği bir dünyada olduklarını ifade eden Kaya, "Müslümanlar Doğu Guta'da, İdlib'de, Hama'da aslında sadece Suriye'de değil, Afganistan'da, Irak'ta, Arakan'da, Doğu Türkistan'da bütün yeryüzü coğrafyasında zalimlerin vahşi zulümleriyle karşı karşıyalar. Bizler aslında bu tabloya şaşırmıyoruz ama bu noktada bir gerçeğin altının bir daha çizilmesini istiyoruz. Bütün bu zulümler yaşanırken boş gözlerle seyretmek, görmezden gelmek, yok saymak insanlıkla bağdaşır mı? Müslümanlıkla bağdaşır mı? Hayır, asla Müslümanlar zulme boyun eğemez, sessiz kalamazlar." diye konuştu.
Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün bu vahşet karşısında birileri diyor ki; 'Suriye'de başka bir çıkış yok, bu rejim devrilmedi, devrilmez. Dolayısıyla Esed rejimiyle anlaşılsın.' Bu ahlaksız teklifi sürekli tekrarladıklarını görüyoruz. Bu noktada bu vicdansızlığı gündeme getirenlere şu hususun altını çizmek istiyorum: Bir kere daha bunca vahşetin ve zulmün üzerine yüz binlerce insanı katleden bir zalimle anlaşmak, onu anlaşmaya çağırmak, onu meşru görmek, sizde hiç vicdan kırıntısı olsa yapabileceğiniz bir davranış mıdır? Bu, büyük bir utançtır."
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Başkanı Ramazan Beyhan ise özellikle en başta yaşam hakları ihlal edilen, kitleler halinde katledilen insanların hakkını savunmanın üzerilerine bir vazife olduğunu vurgulayarak, "Son zamanda İdlib ve Doğu Guta'da gerçekleşen katliamı maalesef insanlarımız göremiyor. Bizim, dünyanın neresinde olursa olsun haksızlığa uğramış insanı görmemiz ve dile getirmemiz gerekiyor." açıklamasında bulundu.
Grup, basın açıklamasının ardından dağıldı.
Kaynak: AA
Fatih Saraçhane Parkı'nda bir araya gelen dernek üyeleri, ellerinde, "İdlib ve Doğu Guta'da ki katliamlara sessiz kalmak suçtur" yazılı dövizler taşıyarak, Suriye'deki İdlib ve Doğu Guta'ya yapılan saldırıları protesto etti.
Grup adına açıklama yapan Özgür-Der Başkanı Rıdvan Kaya, Suriye'deki insanların yaşadığı zulme 7 yıldır sürekli dikkati çekmeye çalıştıklarını belirterek, zalimlerin karşısında, mazlumların yanında olduklarını her vesileyle ilan ettiklerini söyledi.
Hak, hukuk, insan hakları, hukuk devleti, vicdan hakları gibi kavramların çok yoğun bir şekilde tüketildiği bir dünyada olduklarını ifade eden Kaya, "Müslümanlar Doğu Guta'da, İdlib'de, Hama'da aslında sadece Suriye'de değil, Afganistan'da, Irak'ta, Arakan'da, Doğu Türkistan'da bütün yeryüzü coğrafyasında zalimlerin vahşi zulümleriyle karşı karşıyalar. Bizler aslında bu tabloya şaşırmıyoruz ama bu noktada bir gerçeğin altının bir daha çizilmesini istiyoruz. Bütün bu zulümler yaşanırken boş gözlerle seyretmek, görmezden gelmek, yok saymak insanlıkla bağdaşır mı? Müslümanlıkla bağdaşır mı? Hayır, asla Müslümanlar zulme boyun eğemez, sessiz kalamazlar." diye konuştu.
Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün bu vahşet karşısında birileri diyor ki; 'Suriye'de başka bir çıkış yok, bu rejim devrilmedi, devrilmez. Dolayısıyla Esed rejimiyle anlaşılsın.' Bu ahlaksız teklifi sürekli tekrarladıklarını görüyoruz. Bu noktada bu vicdansızlığı gündeme getirenlere şu hususun altını çizmek istiyorum: Bir kere daha bunca vahşetin ve zulmün üzerine yüz binlerce insanı katleden bir zalimle anlaşmak, onu anlaşmaya çağırmak, onu meşru görmek, sizde hiç vicdan kırıntısı olsa yapabileceğiniz bir davranış mıdır? Bu, büyük bir utançtır."
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Başkanı Ramazan Beyhan ise özellikle en başta yaşam hakları ihlal edilen, kitleler halinde katledilen insanların hakkını savunmanın üzerilerine bir vazife olduğunu vurgulayarak, "Son zamanda İdlib ve Doğu Guta'da gerçekleşen katliamı maalesef insanlarımız göremiyor. Bizim, dünyanın neresinde olursa olsun haksızlığa uğramış insanı görmemiz ve dile getirmemiz gerekiyor." açıklamasında bulundu.
Grup, basın açıklamasının ardından dağıldı.