Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı İnanç Açıklaması

Öz iplik-İş Sendikası Kırklareli/ Babaeski’de faaliyet gösteren ve sendikanın bir süredir örgütlenme faaliyeti yürüttüğü Aster Tekstil fabrikasının önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Murat İnanç, ’’Eğer bu aşamadan sonra işçilere sendikaşmayı engelleyici baskılara devam edilirse, biz her platformda örgütlü yapımızla mücadele edeceğiz’’ dedi.

Öz iplik- İş Sendikası Kırklareli/ Babaeski’de faaliyet gösteren ve sendikanın bir süredir örgütlenme faaliyeti yürüttüğü Aster Tekstil fabrikasının önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Aster Tekstil işçileri Sanayii ve Dış Ticaret A.Ş.’de çalışan işçiler yaklaşık 10 aydır yasaların kendilerine tanıdığı örgütlenme özgürlüğü hakkını kullanma ve Öz İplik- İş Sendikası’na üye olma mücadelesi vermektedir. Bu mücadeleyi kamuoyuna duyurmak üzere Öz İplik - İş Sendikası Genel Başkanı Murat İnanç ve Genel Sekreter Rafi Ay, Aster Tekstil fabrikasının önünde basına açıklamalarda bulundu.

’’Eğer bu aşamadan sonra işçilere sendikaşmayı engelleyici baskılara devam edilirse, biz her platformda örgütlü yapımızla mücadele edeceğiz’’

Öz İplik-İş Sendikası olarak işçilerin haklarına saygı gösterilmesini istediklerini kaydeden İnanç, ’’Fabrika bahçesindeki işçilerin ve basın açıklaması için toplanan heyetin “İş ekmek yoksa , barış da yok”, “Aster şaşırma, sabrımızı taşırma”, “Öz İplik nerede, biz oradayız”, “İşçiyiz haklıyız, kazanacağız” sloganları eşliğinde gerçekleşen basın toplantısında Başkan İnanç, sendikanın Aster Tekstil’deki örgütlenme mücadelesine ilişkin olarak açıklamada bulunarak, ’’Aster Tekstil’de haksızlık, hukuksuzluk var. Aster Tekstil’de çalışanlar asgari ücrete ‘artık yeter’ diyorlar. Fazla çalışmaya ‘artık yeter’ diyorlar. Aster çalışanları, ‘sendikalı olma bizim hakkımız’ diyorlar. Biz Öz İplik-İş Sendikası olarak işçilerin haklarına saygı gösterilmesini istiyoruz. Eğer bu aşamadan sonra işçilere sendikaşmayı engelleyici baskılara devam edilirse, biz her platformda örgütlü yapımızla mücadele edeceğiz. Kazanan işçiler olacak’’ ifadelerini kullandı.

İşveren yetkililerinin markalarla yaptığı sözleşme görüşmelerinde örgütlenme özgürlüğüne saygı göstereceğini beyan ettiğini dile getiren İnanç, bu beyanın gerçekle örtüşmediğini, markalara başka, işçiye başka konuşulduğunu ve işveren yetkililerinin sendikalı yapıya karşı çıktığını söyledi.

İşveren yetkililerinin de emeğe ve işçilerin sendikalaşma haklarına saygı göstermeleri çağrısında bulundu.

’’Aster Tekstil işvereni, davranış kurallarını, uluslararası işçi haklarını, Anayasanın 51. maddesi ve 6356 sayılı yasanın 25. maddesi olan sendikaya üye olma özgürlüğünü ihlal ediyor’’

Genel Sekreter Rafi Ay ise, Aster Tekstil Sanayii ve Dış Tic. A.Ş.’de sendikanın yaklaşık 10 aydır örgütlenme mücadelesi verdiğini belirterek; ’’İşçilerin sendikalaşmasından haberdar olan işveren ve işveren vekilleri, sendikaya üye olunmaması yönünde işçilere baskı kuruyor. Örgütlenme sürecinin en başından bu yana “fabrikayı kapatırım” tehditleriyle sendikaya karşı duruyor. İşçilerin anayasal hakları aleni bir şekilde engelleniyor. İşveren ve işveren vekilleri tarafından daha da ileri gidilerek, sendikaya üye olduğunu tahmin edilen işçiler işten çıkarılıyor. Sendikalaşmayı engellemek suçtur. İşçiler burada sendikaya üye olmak, anayasal haklarını kullanmak istiyor. Aster Tekstil işyerinde hukuksuzluk var. Bu iş yerinde örgütlenme özgürlüğü yok. Aster Tekstil işvereni, davranış kurallarını, uluslararası işçi haklarını, Anayasanın 51. maddesi ve 6356 sayılı yasanın 25. maddesi olan sendikaya üye olma özgürlüğünü ihlal ediyor. Aster Tekstil yetkilileri söz konusu tutum ve davranışlarıyla Türk Ceza Kanunu madde:118 kapsamında kamu davasına da konu olabilecek suç işliyor. Öz İplik-İş Sendikası olarak uğraş verdiğimiz sosyal diyalog çabalarımız karşılık bulmuyor. Sendikalaşma sürecinde 4 sendika üyesi işçi göz göre göre işten çıkartıldı” açıklamalarında bulundu.

’’Bizler için tüm dünya artık eylem alanımızdır’’

Aster Tekstil’in çalıştığı uluslararası firmaların yapmış olduğu denetimler sonucunda da, işverenin sendika karşıtı tutumu belgelendiğini belirten Ay, ’’Aster Tekstil işvereni burada hem firması, hem firmasında çalışan işçiler, hem Türk Tekstil sektörü, hem de ekonomimiz adına yanlış hamle içindedir. Çünkü, çalışanların haklarına saygı duyan markalar, bu ve benzeri iş yerleri ile çalışmayı zamanla terk etmektedir. Öz İplik-İş Sendikası olarak bizler; işverenin sendikalaşmaya karşı hasmane tutumundan vazgeçip, işçilerin sesine kulak vermesini istiyoruz. İşverenin, işçilerin anayasal hakkı olan sendikaya üye olma özgürlüğüne saygı gösterip, yapılacak toplu sözleşme ile iş barışının sağlanmasını arzuluyoruz. Ancak sosyal diyalog çabalarımız ne yazık ki bugüne kadar karşılık bulmadı. Aster işverenine ve onu destekleyen tüm markalara bu ilk uyarımızdır. Bundan sonra bu eylemleri IndastriAll Küresel Sendika ile beraber tüm uluslararası toplantılara taşıyacağız. Bu iş yerini ve ona destek olan markaları afişe edeceğiz. Daha da ileriye giderek bu markaların önce genel merkezleri önünde, sonrada mağazaları önünde haklarımızı arayacağız. Bizler için tüm dünya artık eylem alanımızdır’’ şeklinde konuştu.

.

“50 milyonu üyesiyle İndustriAll Küresel Sendika, 660 bin üyesiyle HAK-İŞ, 30 bin üyesiyle Öz İplik-İş Sendikaı Aster Tekstil işçilerinin yanındadır”

Ay, son olarak Öz İplik-İş Sendikasının Türkiye’nin sayılı sendikaları arasında olduğunun altını çizerek, ’’Her geçen gün üye sayısını artıran, haksızlığa dur diyen, baskılardan korkmayan, yılmayan Öz İplik-İş, üyesinin her zaman yanında yer alan 40 yıllık sendikal birikime sahip bir sendikadır. Bu mücadelede de Tüm dünya’da 50 milyonu aşkın işçinin temsilcisi İndustriAll Küresel Sendika, 660 bin üyesiyle HAK-İŞ, 30 bin üyesiyle sendikamız Öz İplik-İş Aster Tekstil işçilerinin yanındadır’’ açıklamalarında bulundu.
Kaynak: İHA