TESK'ten 'Kredi Derecelendirme Kuruluşları'na Tepki
TESK Genel Başkanı Palandöken: 'Üçüncü çeyrekte en hızlı büyüyen ülke olmamıza rağmen, ekonomik verileri daha düşük ülkelerin kredi notu bizden yüksek. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin bu büyümesini göz ardı ederek inandırıcılığını kaybetti'
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının inandırıcılığını kaybettiğini belirterek, "Üçüncü çeyrekte en hızlı büyüyen ülke olmamıza rağmen, ekonomik verileri daha düşük ülkelerin kredi notu bizden yüksek. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin bu büyümesini göz ardı ederek inandırıcılığını kaybetti." ifadesini kullandı.
Palandöken, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler arasında en hızlı büyüyen ülke olmasına rağmen kredi notlarında değişim yapılmadığına dikkati çekti.
Türkiye'nin 2017'nin 3. çeyreğinde yakaladığı yüzde 11,1'lik büyüme performansını hatırlatan Palandöken, "Bu rekor büyümenin yatırımları daha da artıracağını belirtmiştik fakat uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları, Türkiye'nin kredi notunu 'yatırım yapılabilir' seviyenin altında tutup, tüm bu gelişmeleri dikkate almıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Palandöken, gelişmekte olan ülkelerden birçoğunun makro ekonomik verilerinin Türkiye'den kötü olmasına rağmen kredi notlarının yüksek olduğuna işaret ederek, bu durumun uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının not kararlarının ekonomik değil, siyasi olduğunu gösterdiğini bildirdi.
Bu kuruluşların inandırıcılığını kaybettiğinin altını çizen Palandöken, "3. çeyrekte en hızlı büyüyen ülke olmamıza rağmen ekonomik verileri daha düşük ülkelerin kredi notu bizden yüksek. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin bu büyümesini göz ardı ederek inandırıcılığını kaybetti." ifadesini kullandı.
Palandöken, Türkiye'nin yabancı yatırımcılar için en uygun döneminde olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Döviz kurlarının yüksekliği yabancı yatırımcılar için olumsuz değil, tersine çok daha avantajlı imkanlar sunuyor. Ayrıca, son 30 yılın en avantajlı yatırım teşvik sistemi uygulanıyor. Özellikle stratejik ürünlerde proje bazlı teşviklerde hiç olmadığı kadar büyük imkanlar var. Dolayısıyla bu koşullar yabancı yatırımcılar için çok büyük bir fırsattır. Yabancı yatırımcıların bu fırsatı iyi değerlendirmesi gereken bir dönemde ülkemizin kredi notunun yükseltilmemesi ise hem yatırımcıların yanlış bilgilendirilmesine neden oluyor hem de kredi derecelendirme kuruluşlarının uluslararası yatırım sektöründeki etkisini kaybetmesine yol açıyor. Böyle giderse birkaç yıl sonra kimse kredi derecelendirme kuruluşlarını ciddiye almayacak."
Kaynak: AA
Palandöken, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler arasında en hızlı büyüyen ülke olmasına rağmen kredi notlarında değişim yapılmadığına dikkati çekti.
Türkiye'nin 2017'nin 3. çeyreğinde yakaladığı yüzde 11,1'lik büyüme performansını hatırlatan Palandöken, "Bu rekor büyümenin yatırımları daha da artıracağını belirtmiştik fakat uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları, Türkiye'nin kredi notunu 'yatırım yapılabilir' seviyenin altında tutup, tüm bu gelişmeleri dikkate almıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Palandöken, gelişmekte olan ülkelerden birçoğunun makro ekonomik verilerinin Türkiye'den kötü olmasına rağmen kredi notlarının yüksek olduğuna işaret ederek, bu durumun uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının not kararlarının ekonomik değil, siyasi olduğunu gösterdiğini bildirdi.
Bu kuruluşların inandırıcılığını kaybettiğinin altını çizen Palandöken, "3. çeyrekte en hızlı büyüyen ülke olmamıza rağmen ekonomik verileri daha düşük ülkelerin kredi notu bizden yüksek. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin bu büyümesini göz ardı ederek inandırıcılığını kaybetti." ifadesini kullandı.
Palandöken, Türkiye'nin yabancı yatırımcılar için en uygun döneminde olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Döviz kurlarının yüksekliği yabancı yatırımcılar için olumsuz değil, tersine çok daha avantajlı imkanlar sunuyor. Ayrıca, son 30 yılın en avantajlı yatırım teşvik sistemi uygulanıyor. Özellikle stratejik ürünlerde proje bazlı teşviklerde hiç olmadığı kadar büyük imkanlar var. Dolayısıyla bu koşullar yabancı yatırımcılar için çok büyük bir fırsattır. Yabancı yatırımcıların bu fırsatı iyi değerlendirmesi gereken bir dönemde ülkemizin kredi notunun yükseltilmemesi ise hem yatırımcıların yanlış bilgilendirilmesine neden oluyor hem de kredi derecelendirme kuruluşlarının uluslararası yatırım sektöründeki etkisini kaybetmesine yol açıyor. Böyle giderse birkaç yıl sonra kimse kredi derecelendirme kuruluşlarını ciddiye almayacak."