FETÖ Üniversiteyi Kazanamayanları Askeriyeye Yönlendirmiş

Kilis Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ'nün jandarma yapılanmasına yönelik 8'i tutuklu 9 sanık hakkında 'terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle hazırlanan iddianamede, örgütün üniversiteyi kazanamayan öğrencileri askeriyeye yönlendirdiği belirtildi İddianamede ifadelerine yer verilen tutuklu sanık eski astsubay Davut Mayuk, örgüt üyelerinin üniversiteyi kazanamayınca kendisini uzman jandarma sınavlarına yönlendirdiği, mesleğe başladıktan sonra da istihbarat branşını seçmesi için telkinlerde bulunduğu ve sınav sorularını verdiğini anlattı Tutuklu sanık Mayuk: 'Darbe girişiminden bir gün sonra Emrah evimin önüne geldi ve bundan sonra sohbetlerin ayda bir yapılacağını söyledi. Kendisine artık sohbetlere gelmeyeceğimi, yapılanlardan utanç duyduğumu söyledim. Panik halde yanımdan ayrılıp gitti'

İZZET MAZI - Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) jandarma yapılanmasına yönelik hazırlanan iddianamede, örgütün üniversiteyi kazanamayan öğrencileri askeriyeye yönlendirdiğine dikkati çekildi.

Kilis Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ'nün jandarma yapılanmasına yönelik 8'i tutuklu 9 sanık hakkında 'terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle hazırlanan ve Kilis Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, örgütün Kilis'te askeriyeden sorumlu abisinin, 'Selçuk' kod adlı Ali Mavzer olduğu belirtildi.

FETÖ'nün özellikle askeri yapılanmaya büyük önem verdiği ve üniversiteyi kazanamayan öğrencileri askeriyeye yönlendirdiği kaydedilen iddianamede, zanlıların asker olmaları nedeniyle aynı toplantılara katılmadıkları ve birbirleriyle iletişime geçmedikleri, sadece 'abi'leri ile yüz yüze ya da örgüt tarafından tahsis edilen telefonlarla görüştükleri bildirildi.

İddianamede ifadesine yer verilen tutuklu sanık eski astsubay Davut Mayuk, örgütle 2005 yılında üniversite sınavını kazanamadığı dönemde bir yakını vasıtasıyla tanıştığını anlattı.

Bu yakınının kısa süre sonra kendisini İstanbul'a götürdüğü ve örgüt evlerinden birisine yerleştirdiğine işaret eden Mayuk, '2006 yılı yaz döneminde Hasan isimli şahıs beni uzman jandarma sınavlarına hazırlanmam için yönlendirdi. Bu süreçte benim gibi bu amaç için başka evlerde kalan öğrenciler de vardı. Bunlarla beraber sınavdan önce bize ara ara deneme sınavları getirirlerdi. Bizden bu denemeleri dikkatli bir şekilde çözmemizi isterlerdi. Bu sayede sınavı kazanarak, göreve başladım.' ifadelerini kullandı.

- Askeriyenin branş sorularını dahi çalmışlar

Mayuk, bu süreçte de örgütle bağlantısını kesmediğini vurgulayarak, şu bilgileri verdi:

'İsmini Davut olarak bildiğim kişi 2012'de bir sohbet sırasında benden branş sınavına hazırlanmamı ve istihbaratı seçmemi istedi. Bunun üzerine sınavlara hazırlanmaya başladım. Davut bir süre sonra bana sınavda çıkacak soruları getirerek, bunları ezberlememi ve kimseye söylemememi istedi. Bunun kul hakkına girdiğini söyleyince de 'Böyle kritik yerlere senin gibi dini bilen bir insanın gelmesi daha doğru olur.' diyerek beni ikna etti. Ayrıca Davut beni sınavı erken bitirmemem ve muhakkak soruların altını çizerek çözmem için uyardı. Sınava Bursa Jandarma Bölge Komutanlığında girdim. Sınavda bana verilen soruların tamamı çıktı. Ancak kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele branşını kazandım.'

Mayuk, 17/25 Aralık sürecinde Davut'un evine gelerek bundan sonraki süreçte irtibatı, özelliği olmayan basit bir telefonla yapacaklarını söylediğini ve kendisine içerisinde hattı da olan bir telefon verdiğini belirtti.

Davut'un bu telefonları yaklaşık bir ay sonra toplayarak 'İzmir'de imha edeceğini' belirttiğine dikkati çeken Mayuk, '17/25 Aralık olaylarından sonra evde hükümeti ve devleti karalayıcı siyasi konular konuşulur oldu. Bize bu olaylardan sonra TRT'nin kanalları ile hükümete yakın basın yayın organlarını takip etmememizi söyledi.' ifadelerine yer verdi.

- 'Yapılanlardan utanç duyduğumu söyledim'

Mayuk, telefonuna da örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u Davut'un yüklediğini öne sürerek, 2013 sonunda girdiği sınavları kazanarak astsubaylığa geçiş yaptığını anlattı.

Kilis'e tayini çıktıktan sonra da Emrah isimli kişinin evinde sohbetlere katılmaya devam ettiğini bildiren Mayuk, şunları kaydetti:

'Darbe girişiminden bir gün sonra Emrah evimin önüne geldi. Bundan sonra sohbetlerin ayda bir yapılacağını söyledi. Kendisine artık sohbetlere gelmeyeceğimi, yapılanlardan utanç duyduğumu söyledim. Panik halde yanımdan ayrılıp gitti. Ben kesinlikle bu darbeye iştirak etmedim. Kendi halkına kurşun sıkacak bir örgütün aklıyla hareket edemezdim. Ben 15 Temmuz 2016 günü saat 20.00'ye kadar sınır hattında ve köylerde rutin devriye görevi yaptım. 20.30 sularında da evime geldim. Saat 22.00 civarında televizyon izlerken son dakika haberlerinden darbe girişimini öğrendim. Bu saatten sonra da evde oturup gelişmeleri takip ettim.'
Kaynak: AA