'Beyazıt Ramazan Sohbetleri'
Gazeteci Gülcan Tezcan, her türlü olumsuzluklara karşı kültür sanatın insanların tutunduğu bir dal olduğunu ve meseleleri sahiplenmelerini sağlayan ciddi bir dayanak olduğunu kaydetti.
Tezcan, Türkiye Diyanet Vakfınca 36. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı kapsamında Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde düzenlenen 'Beyazıt Ramazan Sohbetleri'ne katıldı.
Artık kültür etkinliklerinin eskiye nazaran insanlar tarafından pek önemsenmediğini belirten Tezcan, 'Eskiden kültür etkinlikleri olduğunda bütün alan tıklım tıklım dolardı. Konuşmacılar daha gelmeden heyecanla beklenirdi. Şimdi ne kadar reklam yapılırsa yapılsın, bütün kanallardan duyurulursa duyurulsun eski heyecanı göremiyoruz. Çünkü artık insanlar her şeyi kendilerinin çok iyi bildiğini düşünüyor.' diye konuştu.
Sosyal paylaşım sitelerinin toplum hayatına olumsuz etkileri olduğunu ifade eden Tezcan, internette paylaşılan hazır bilgilerin sağlamasının yapılmadan kabul görmesinin sorunlu olduğunu ve bilgilenmenin kültür ve sanat etkinlikleriyle mümkün olacağının altını çizdi.
Tezcan, 'Bugün bize ait eserleri üretmekte zorlanıyoruz. Medeniyetimizi sinema, roman veya başka formlarda anlatmamız gerekiyor. Aslında biz farkında olmadan başkaları bütün sanat dallarını kullanarak bize nüfus etmişler. Böylelikle kendimize yabancılaşmışız. Toplumu şekillendirmede sanatçılar en önemli yeri tutuyor. Osmanlı'ya baktığınızda musikiden pek çok sanat alanına önem verildiğini görüyoruz.' diye konuştu.
Bugün dizeleri dillerden düşmeyen İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'un çocuklarına piyano dersi verdiren ve sanata çok önem veren biri olduğunu söyleyen Tezcan, 'Necip Fazıl'ın şiirlerini hepimiz severiz. Onun şiirlerini kendi sesinden dinlediğimizde fonda klasik müzik çaldığını duyuyoruz. O da çocukluktan yetişmişti. Sanat terbiyesi çocukluktan verilmediğinde büyüdüklerinde ilgisiz kalıyorlar.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Artık kültür etkinliklerinin eskiye nazaran insanlar tarafından pek önemsenmediğini belirten Tezcan, 'Eskiden kültür etkinlikleri olduğunda bütün alan tıklım tıklım dolardı. Konuşmacılar daha gelmeden heyecanla beklenirdi. Şimdi ne kadar reklam yapılırsa yapılsın, bütün kanallardan duyurulursa duyurulsun eski heyecanı göremiyoruz. Çünkü artık insanlar her şeyi kendilerinin çok iyi bildiğini düşünüyor.' diye konuştu.
Sosyal paylaşım sitelerinin toplum hayatına olumsuz etkileri olduğunu ifade eden Tezcan, internette paylaşılan hazır bilgilerin sağlamasının yapılmadan kabul görmesinin sorunlu olduğunu ve bilgilenmenin kültür ve sanat etkinlikleriyle mümkün olacağının altını çizdi.
Tezcan, 'Bugün bize ait eserleri üretmekte zorlanıyoruz. Medeniyetimizi sinema, roman veya başka formlarda anlatmamız gerekiyor. Aslında biz farkında olmadan başkaları bütün sanat dallarını kullanarak bize nüfus etmişler. Böylelikle kendimize yabancılaşmışız. Toplumu şekillendirmede sanatçılar en önemli yeri tutuyor. Osmanlı'ya baktığınızda musikiden pek çok sanat alanına önem verildiğini görüyoruz.' diye konuştu.
Bugün dizeleri dillerden düşmeyen İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'un çocuklarına piyano dersi verdiren ve sanata çok önem veren biri olduğunu söyleyen Tezcan, 'Necip Fazıl'ın şiirlerini hepimiz severiz. Onun şiirlerini kendi sesinden dinlediğimizde fonda klasik müzik çaldığını duyuyoruz. O da çocukluktan yetişmişti. Sanat terbiyesi çocukluktan verilmediğinde büyüdüklerinde ilgisiz kalıyorlar.' ifadelerini kullandı.