Dünyayı Deriye İşliyorlar

Diyarbakır’da açılan deri işleme kursuna katılan kadınlar, yetenekleri ile göz kamaştırıyor. Deri işlemeciliğinin yanında çanta, ayakkabı ve kemer de yapabilen kadınların tek hayali, kendilerine ait bir iş yeri açıp, yaptıkları ürünleri satabilmek.

Dünyayı Deriye İşliyorlar
MEKSA Vakfı’nın açtığı eğitim kompleksinde bulunan deri işleme kursuna kadınlar yoğun ilgi gösterdi. Vakfın sunduğu imkanlardan sonuna kadar yararlanan kadınlar, kendileri için açılan deri işleme kursunda, becerilerini geliştirme fırsatı buldu. Kursta aldıkları eğitimlerle deriye hayat veren kadınlar, eğitimlerinin ardından kendilerine verilecek girişimcilik sertifikası sayesinde KOSGEB’den hibe desteği alıp, kendilerine ait iş yeri açabilecek.

Aslen Adanalı olan kurs eğitmeni Gülşen Topçu, uzun yıllardır Diyarbakır’da çalışıyor. Deri üzerine yaptığı çalışmalarla göz dolduran Topçu, kendini geliştirmesinin ardından çeşitli kurslar açarak kadınların faydalanmasını sağladı. Şu anda MEKSA Vakfı’nın açtığı deri işlemeciliği kursunda eğitmenlik yapan Gülşen Topçu, çalışmaları ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Öğrencilerle birlikte deri el sanatları, çanta, aksesuar yapımı eğitimine devam ettiklerini kaydeden Topçu, “Toplum değerlerinden pasifize edilmiş bayanlarımızı, sosyal ortamlarda bir araya getirmek, kendilerine güveni oturtabilmek için bu meslek alanında en azından biz de bir işin ucundan tutabiliyoruz, biz de bu işi yapabiliriz diyebilmek adına bu mesleği kadınlara öğretmeye devam edeceğiz” dedi.



Kadınlar kursun ardından KOSGEB’den hibe desteği alabilecek

Deri el sanatları kursunda şu anda 20 kursiyerlerinin olduğunu belirten Topçu, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu üyelerimizin iş istihdamı sağlanıyor, kursiyerlerimiz girişimcilik belgelerini alacaklar ve KOSGEB destekli proje kapsamında hibelerden yararlanmaya hak kazanacaklar. Kadınlar bazen her iş yerinde işe giremiyorlar, ama kendi iş kooperatiflerini kurarlarsa bu alanda da yaptıklarını ürün olarak değerlendirip maddi gelir olarak kendilerine dönüştürebilirlerse bizim toplum için en büyük kazancımız olacak diye düşünüyorum. Deri çanta kadınların hayatında vazgeçilmez, deri çanta satışında özellikle yurt içi ve yurt dışı birçok firma ile anlaşmalı devam ediyoruz. Burada yaptığımız birçok ürün oralara gönderiliyor. Çantaların, takının, aksesuarın dışında da derinin başka objelere dönüşebildiğini, eski çarıklı ayakkabılara tekrar dönülmesi, unutulmaya yüz tutmuş sanatlardan deriyi günümüzde nasıl kullanabiliriz, nasıl değerlendirebiliriz diye düşünüyoruz. 70-80 yıl boyunca yıpranmayan boya özelliğini kaybetmeyen ve kalem işi dediğimiz tezhip minyatür sanatlarını da deri çanta üzerine işliyoruz. Bölgesel çalışmalar yapıyoruz, Diyarbakır’daki surların görüntülerini deriye işleyip objelere de dönüştürebiliyoruz. Takıların, aksesuarların detaylarına da ekleyebiliyoruz. Çantaların üst resimlerinde on gözlü köprüyü işliyoruz. Buranın tabiat dokusu var, tarihi dokusu var, o dokunun geçmişten gelen bu deri sanatına uygulanması gerekiyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü bizim için bir gün mü, değil aslında ama ayrıcalıklı bir gün verilmesi tabi ki de hoş bir şey. Tek temennim, kız topluluklarının okuyabilmesi.”

“Eğitim kadınlarımızdan başlar”

Kursa katılan 53 yaşındaki Güllü Özgür, 3 çocuğunu evlendirdikten sonra eşi ile yalnız yaşamaya başlamış. Öğleden sonra torunlarına bakan Özgür, sabah saatlerinde deri işlemeciliği kursuna gelerek el becerisini geliştirmeye çalışıyor. Özgür, “Kendim için bir şeyler yapmak istiyorum. Kendime olan saygımı, öz güvenimi kendimce kanıtlamak istiyorum. Bir şeyler yapmak için buraya geldim. Sabahtan öğlene kadar buradayım, sonra eve gidip torunlarıma bakıyorum. Türkiye’de ve dünyada eğitim kadınlarımızdan başlar. Kadınlarımıza ne kadar güzel eğitim verebilirsek o kadar güzel olur. Çocuklar evlendi, eşimle tek kaldık, bazen ben ona bazen de o bana yardım ediyor. Bana her konuda destek ve yardımcı oluyor” diye konuştu.

Arzu Yavuz isimli kursiyer de, kendisine yeni bir şeyler katmak için aktiviteler buldukça katılmaya çalıştıklarını söyledi.

Yavuz, “Burayı da arkadaşım sayesinde duydum ve öyle kayıt yaptım. Zevkli oluyor, bir şeyler öğrenmeye çalışıyoruz. Deri üzerine işlemeler yapabiliyoruz. Çanta, cüzdan ve çeşitli aksesuarlar yapabiliyoruz. Güzel bir dünya istiyoruz, savaşsız bir dünya istiyoruz, kadına şiddete dur diyoruz artık” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA