Mısır Yönetiminden 'İmaj Çalışması'
Mısır istihbaratı ülkenin imajının iyileştirilmesi için iki Amerikan lobi şirketi ile anlaştı.
Mısır istihbaratının ülkenin imajını iyileştirmek amacıyla iki Amerikan lobi şirketi ile 1,8 milyon dolarlık anlaşma yaptığı bildirildi.
ABD Adalet Bakanlığının internet sitesinden yapılan yazılı açıklamada, Mısır istihbaratının, ABD'den 'Cassidy and Associates' ve 'Weber Shandwick' adlı iki halkla ilişkiler şirketi ile yıllık yaklaşık 1,8 milyon dolar karşılığında anlaştığı ifade edildi.
Anlaşmanın içeriğinde iki şirketin, 'ABD'yi Mısır ile stratejik ortaklığa teşvik etmek, ülkenin ekonomik gelişimine ışık tutmak, Mısır'ın bölgesel risk yönetimindeki rolü ile ilgili ABD sivil toplum kuruluşlarında teşvik ve tanıtım faaliyetleri yürütmek' gibi maddelere yer verildi.
Mısır Hükümet Sözcüsü Eşref Sultan, AA muhabirine konunun Mısır istihbaratı ile ilgili olduğunu ifade ederek daha fazla bilgi vermekten kaçındı.
Mısır devleti destekli düşünce kuruluşu El Ahram Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkan Yardımcısı Amr Rabi ise 'diğer devlet kurumlarının Mısır'ın uluslararası arenadaki imajı konusunda başarılı olamaması üzerine istihbaratın devreye girmiş olabileceği' değerlendirmesinde bulundu.
Rabi, 'Mısır Enformasyon Kurumu, ülkenin imajı konusunda gereken başarıyı sağlayamadığı için konu ile ilgili görev istihbarata verilmiş olabilir. Çünkü istihbarat uluslararası konularda Enformasyon Kurumu'ndan daha bilgili.' diye konuştu.
Eski Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed el-Urabi ise yerel basına yaptığı açıklamada Mısır'ın bu tür şirketlerle çalışmasını 'son derece önemli bir adım' olarak niteledi.
Urabi, 'Söz konusu şirketler aracılığı ile Mısır parlamentosu, ABD Senatosu, Temsilciler Meclisi ve medya kuruluşları ile iletişime geçmektedir. Ayrıca bu şirketler kendileri ile iş birliği içindeki diğer ülkelerle de temas kurma kolaylığı sağlıyor. Bu kuruluşları Washington'da karar alıcılara etki eden Yahudi lobisi gibi oluşumlarla karıştırmamak lazım.' ifadelerini kullandı.
- Mübarek döneminden kalma yöntem
Mısır hükümetleri 1981'de işbaşına gelen Hüsnü Mübarek döneminde lobi şirketleriyle çalışmaya başlamıştı. Mübarek'in 25 Ocak Devrimi sonucu 2011'de devrilmesinin ardından sivil yönetime geçişi idare eden Mısır Yüksek Askeri Konseyi de benzer bir politika izledi.
Ülke tarihindeki ilk demokratik seçimlerle 2012 yılında göreve gelen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ise bu yolu terk edip hiçbir Amerikan lobi şirketi ile çalışmadı.
Mursi'nin 2013'te askeri darbe ile devrilmesinden sonraki geçiş hükümeti de 'Amerikan Glover Park Group' şirketi ile lobi faaliyetleri için anlaşmıştı.
Mısır, 2016 yılının ikinci yarısında Batılı siyasetçilerin durakları arasında yer almadı. Ancak ABD'de başkanlık seçimlerinin netlik kazanmasıyla, son dönemde ABD Kongresi ve Senato temsilcilerinin yanı sıra İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson, Almanya Şansölyesi Angela Merkel gibi siyasiler Kahire'yi ziyaret eden isimler arasında yer aldı.
Kaynak: AA
ABD Adalet Bakanlığının internet sitesinden yapılan yazılı açıklamada, Mısır istihbaratının, ABD'den 'Cassidy and Associates' ve 'Weber Shandwick' adlı iki halkla ilişkiler şirketi ile yıllık yaklaşık 1,8 milyon dolar karşılığında anlaştığı ifade edildi.
Anlaşmanın içeriğinde iki şirketin, 'ABD'yi Mısır ile stratejik ortaklığa teşvik etmek, ülkenin ekonomik gelişimine ışık tutmak, Mısır'ın bölgesel risk yönetimindeki rolü ile ilgili ABD sivil toplum kuruluşlarında teşvik ve tanıtım faaliyetleri yürütmek' gibi maddelere yer verildi.
Mısır Hükümet Sözcüsü Eşref Sultan, AA muhabirine konunun Mısır istihbaratı ile ilgili olduğunu ifade ederek daha fazla bilgi vermekten kaçındı.
Mısır devleti destekli düşünce kuruluşu El Ahram Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkan Yardımcısı Amr Rabi ise 'diğer devlet kurumlarının Mısır'ın uluslararası arenadaki imajı konusunda başarılı olamaması üzerine istihbaratın devreye girmiş olabileceği' değerlendirmesinde bulundu.
Rabi, 'Mısır Enformasyon Kurumu, ülkenin imajı konusunda gereken başarıyı sağlayamadığı için konu ile ilgili görev istihbarata verilmiş olabilir. Çünkü istihbarat uluslararası konularda Enformasyon Kurumu'ndan daha bilgili.' diye konuştu.
Eski Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed el-Urabi ise yerel basına yaptığı açıklamada Mısır'ın bu tür şirketlerle çalışmasını 'son derece önemli bir adım' olarak niteledi.
Urabi, 'Söz konusu şirketler aracılığı ile Mısır parlamentosu, ABD Senatosu, Temsilciler Meclisi ve medya kuruluşları ile iletişime geçmektedir. Ayrıca bu şirketler kendileri ile iş birliği içindeki diğer ülkelerle de temas kurma kolaylığı sağlıyor. Bu kuruluşları Washington'da karar alıcılara etki eden Yahudi lobisi gibi oluşumlarla karıştırmamak lazım.' ifadelerini kullandı.
- Mübarek döneminden kalma yöntem
Mısır hükümetleri 1981'de işbaşına gelen Hüsnü Mübarek döneminde lobi şirketleriyle çalışmaya başlamıştı. Mübarek'in 25 Ocak Devrimi sonucu 2011'de devrilmesinin ardından sivil yönetime geçişi idare eden Mısır Yüksek Askeri Konseyi de benzer bir politika izledi.
Ülke tarihindeki ilk demokratik seçimlerle 2012 yılında göreve gelen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ise bu yolu terk edip hiçbir Amerikan lobi şirketi ile çalışmadı.
Mursi'nin 2013'te askeri darbe ile devrilmesinden sonraki geçiş hükümeti de 'Amerikan Glover Park Group' şirketi ile lobi faaliyetleri için anlaşmıştı.
Mısır, 2016 yılının ikinci yarısında Batılı siyasetçilerin durakları arasında yer almadı. Ancak ABD'de başkanlık seçimlerinin netlik kazanmasıyla, son dönemde ABD Kongresi ve Senato temsilcilerinin yanı sıra İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson, Almanya Şansölyesi Angela Merkel gibi siyasiler Kahire'yi ziyaret eden isimler arasında yer aldı.