Özür Dileme Servisi Evlere Hizmet Başlattı

Eskişehir'de kurulduğu günden bu yana 25 binden fazla insanla görüşen Özür Dileme Servisi, bu defa evlere ekip göndererek küskünleri barıştırıyor Servisin kurucusu Güneş: 'Özür dilenecek kişiyi arayıp, önce özrü dileyip sonra 'Bu akşam size misafir göndereceğiz' diyoruz. Misafirimizi çoğu zaman özrü dileyecek kişi ile kararlaştırıyoruz. Kim o akşam misafirliğe gidip bu işi çözer, bunun analizini birlikte yapıyoruz' 'Eskiden dargınları barıştıran büyüklerimiz vardı. Şimdi özür dilemek için mesaj atmayı daha doğru buluyor egolarımız. Yeni projemizle eski adetlerimizi gün ışığına çıkarıyoruz. Bir özür dilenecekse aile büyükleri çözecek bu işleri'

SELÇUK KIZILDAĞ - Eskişehir'de doktor, mühendis ve memurların da aralarında bulunduğu 26 gönüllünün sosyal medya üzerinden oluşturduğu 'Özür Dileme Servisi' yeni hizmetleri kapsamında evlere ekip göndermeye başladı.

İlkay Mustafa Güneş öncülüğünde devam eden hareketin gün geçtikçe ilgi görmesinden dolayı 26 gönüllünün geliştirdiği yeni projede şehir ya da ülke gözetmeksizin 'Evlere Özür Dileme Ekibi' gönderiliyor.

Projenin amacının daha fazla insanı bu harekete dahil etmek olduğunu belirten İlkay Mustafa Güneş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şimdiye kadar yaptıkları telefon görüşmelerinde başarılarının yüz yüze iletişim eksikliğinden dolayı yüzde 40 civarında olduğunu söyledi.

Güneş, daha fazla duyarlılığı artırabilmek adına yeni taleplerde 'Evlere Özür Dileme Ekibi' gönderdiklerini anlattı.

'Bu ekibimiz asla bizden birisi değil. Özür dilemek isteyen birinin bizi araması sonrasında kendisinden en yakın arkadaşı, akrabası, dostunun telefonunu rica ediyoruz. Akabinde o kişi ya da kişilerle görüşerek özrü dileyecek vatandaşın ciddiyetini öğrenmiş oluyoruz.' diyen Güneş, ülke genelinde çok fazla insanın oluşturdukları platformu arayarak yardım istediğini vurguladı.

Güneş, yürüttükleri projede bulunan ekip arkadaşlarının bu işi gönüllü yaptığını, amaçlarının özür dilemeyi yaygınlaştırmak olduğunu bildirerek, şunları kaydetti:

'Lise öğrencisi arayıp özür dilemek istediğini söylüyor kimi zaman. Elbette bu bile güzel bir gelişme. Fakat bizler bu hareketi başlatırken amacımız çok farklıydı. Şimdi yeni yeni projemizi amacımızın çizgisine çekebiliyoruz. Artık özrün kıymetine bakıyoruz. Bitmek üzere olan bir evliliği kurtardık. İtalya'dan bir beyefendi aradı. Çeviriler yaparak iletişim kurduk. Türkiye'de çok sevdiği fakat kırdığı birinden özür dilemek istiyordu. Kendisine bize nasıl ulaştığını sorduğumda, internette özür dilemekle ilgili araştırma yaparken iletişim numaramızı bulduğunu söyledi. Bu çok güzel bir duygu. İsteğimiz, çizgimiz de bu yönde zaten. Ekstra bir yenilik katarak projemizi renklendirelim istedik. Özür dilenecek kişiyi arayıp önce özrü dileyip sonra 'bu akşam size misafir göndereceğiz' diyoruz. Misafirimizi çoğu zaman özrü dileyecek kişi ile kararlaştırıyoruz. Kim o akşam misafirliğe gidip bu işi çözer, bunun analizini birlikte yapıyoruz.'

- 'Cep telefonları bizi ele geçirdi'

Komşuluk ilişkilerinin gün geçtikçe zayıfladığını dile getiren Güneş, insanların yolda yürürken tanıdıklarına bile selam vermediklerini, insanların bütün hayatı cep telefonuna sığdırdığını söyledi.

Güneş, örf ve adetlerin unutulduğuna da dikkati çekerek, 'Cep telefonları bizi ele geçirdi. Telefonda barışıp telefonda küsüyoruz. Eskiden dargınları barıştıran büyüklerimiz vardı. Şimdi özür dilemek için mesaj atmayı daha doğru buluyor egolarımız. Biz yeni projemizle eski adetlerimizi gün ışığına çıkarıyoruz. Bir özür dilenecekse, aile büyükleri çözecek bu işleri.' diye konuştu.

Güneş, insanların tekrar birbirine sarılabilmesini sağlamak için hayatı düzgün servis etmek gerektiğinin altını çizdi. Güneş, konuşmasını şöyle tamamladı:

'Dünyadaki en güzel şey servis şeklidir. Tabağınızdaki yemeği, kalbinizi, duygularınızı doğru servis edebildiğinizde sorunlar çözülür. Bizler aslında bir bakıma insanların tekrar birbirlerine sarılmasının, dertlerini, sevinçlerini paylaşmasının önünü açıyoruz. Eğer ki yan komşumuzun yüzü asıksa, aracı olup düzeltmenin doğru olduğunu savunuyoruz. Geçmişte bir soba etrafında yapılan muhabbetlerin tekrar yapılabilirliğini savunuyoruz. Değişenin dünya değil insanlar olduğunu savunuyoruz. Yapılması gereken tek şeyin insanın önce kendisinden özür dileyerek harekete geçmesi olduğunu savunuyoruz.'
Kaynak: AA