Mersin'de Üniversiteli Genç Kızın Ölümüne İlişkin Dava
Üniversite öğrencisi genç kızın evinde silahla ölümüne ilişkin hakkında 'kasten öldürme' iddiasıyla dava açılan polis memuru, ilk kez hakim karşısına çıktı.
İçel'de üniversite son sınıf öğrencisi 23 yaşındaki Feray Şahin'in evinde silahla ölümüne ilişkin tutuklanan polis memurunun yargılanmasına başlandı.
İçel 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya, sanık Fatih Burak Aykul, Şahin'in ailesi ile tarafların avukatları katıldı.
Hakkında "kasten öldürme" suçlamasıyla dava açılan Aykul, savunmasında, böyle bir olayın içerisinde bulunduğu için üzgün olduğunu belirtti, genç kızın ailesine başsağlığı diledi.
Aykul, Şahin ile çalıştığı bir kafede tanıştıklarını, arkadaşlıklarının İstanbul'a görevlendirmesi çıktıktan sonra "sevgililiğe" dönüştüğünü iddia ederek, "İstanbul'a beni görmeye gelecekti. O gelemeyince ben izin aldım. Geleceğimi söylemedim çünkü sürpriz yapmak istiyordum. İçel'e geldiğimde sürekli görüştük." dedi.
Genç kızın ölümüne neden olan olayın, evde oldukları sırada kazara meydana geldiğini öne süren Aykul, şöyle konuştu:
"Beni yemek yapmak için eve davet etmişti. O gün malzemeler olmayınca ben ona yemek yaptım. Kendisi silah konusunda istekliydi. Daha önce de evlerinde birkaç defa şarjörsüz silah kurmayı, hedef almayı falan göstermiştim. Önceleri poligonlara da gitmiş. Kız arkadaşımın şevkli olması hoşuma gitti, birkaç şey gösterdim. Bir elimizle silahı ittirip, diğer elimizle kapmayı içeren silah kapma hareketini gösterdim. Sonrasında silaha şarjörünü takıp sehpaya koydum. Bir süre sonra silahı eline aldı ama panik yapmadım. Sağa sola doğrulttu. Sonrasında da silah kurma hareketini yaptı ve namlu bana yönelmiş oldu. Ben de kazara ateş alır, sonuçta polis memuruyum diye düşünüp elinden kapma hareketi yapmak istedim. Elimi ona doğru doğrulttum. Ne olduğunu anlamadan bir anda silah ortamıza düştü ve ateş aldı."
Sanık, genç kızın kanlar içinde yere düştüğünü görünce kucağına aldığını ve yakın olduğu için onun telefonundan 112 Acil Servis ekiplerine haber verdiğini söyledi.
Olayın şokuyla evin adresini tam tarif edemediği için balkona çıktığını ve yönlendirmeye çalıştığını savunan sanık, feryatları üzerine daireye gelen, sağlık alanında çalışan bir apartman sakininin yaptığı kontrolde genç kızın hayatını kaybettiğini tespit ettiğini anlattı.
Sanığın avukatı da müvekkilinin olayda kastının olmadığını, delil karartma gibi bir çabaya da girmediğini öne sürerek tutuksuz yargılanmasını talep etti.
- WhatsApp yazışmaları soruldu
Şahin ailesinin avukatının talebi üzerine maktul ile aralarında kavga veya kıskançlığa bağlı bir tartışma yaşanıp, yaşanmadığı sorulan Aykul, yeni bir çift olduklarını, bu tarz sebepler nedeniyle büyük bir kavga yaşamadıklarını ileri sürdü.
Avukatın, "WhatsApp üzerinden yazışmalarınızda 'Instagram'daki o fotoğrafı kaldır', 'Hala WhatsApp'ta niye çevrim içi geziyorsun?', 'Hala o çocukla baş başa mı oturuyorsunuz" gibi yasaklamalar koymuşsun. Bu kıskançlık değil mi?" sorusu üzerine de sanık, "İster 1 günlük ister 10 aylık olsun, kız arkadaşım sonuçta. Verdiğim bu tepkiler doğal." ifadesini kullandı.
Aykul, silahı eline aldığı iddia edilen genç kıza neden müdahale etme ihtiyacı hissettiğinin sorulması üzerine de kazara elinde patlamasından korktuğunu için harekete geçtiğini öne sürdü.
- Anne kızının elbisesini gösterdi
Müşteki olarak dinlenen anne Aysel Şahin ise "Bu şahıs sadece kızımın değil bu ailedeki 4 kişinin de katili oldu, hayatlarını kararttı." dedi.
Kızının mezuniyetinde giymeyi planladığı elbiseyi göstererek, gözyaşı döken Şahin, şunları söyledi:
"Sanığın kızımın evinde kaldığı yalan. Hiçbir arkadaşı, kimseler bu kişiyi tanımıyor, nasıl sevgilisi oluyor? Benim kızım her şeyini bana anlatırdı. Olay günü aradığımda sesi tedirgin geliyordu. Sanki kendisine silah dayanmış gibi tedirgindi. Her gün saatlerce konuşan kız, o gün konuşmayı kısa kesti. Ayrıca benim kızım eve kimseyi almaz. Olsa olsa bu kişi şantaj yapmıştır, tehdit edip korkutmuştur."
Baba Bekir Şahin ise sanığın yalan söylediğini iddia ederek, ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
Apartman görevlisi ile 2 apartman sakininin tanık olarak dinlendiği duruşmada cumhuriyet savcısı, sanığın tutukluluk halinin devamını, sanığın iddia ettiği silah alma şekline ilişkin bilirkişi raporu ve merminin seyrinin incelenmesi için de olay yerinde keşif yapılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, talepleri kabul ederek duruşmayı 18 Ocak'a erteledi.
İçel'in merkez Mezitli ilçesinde 19 Eylül'de üniversite son sınıf öğrencisi Şahin, evinde silahla vurularak hayatını kaybetmiş, olay yerine giden polis ekiplerince evde gözaltına alınan İstanbul kadrosunda görevli polis memuru Aykul, sevk edildiği nöbetçi sulh hakimliğince tutuklanmıştı.
Kaynak: AA
İçel 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya, sanık Fatih Burak Aykul, Şahin'in ailesi ile tarafların avukatları katıldı.
Hakkında "kasten öldürme" suçlamasıyla dava açılan Aykul, savunmasında, böyle bir olayın içerisinde bulunduğu için üzgün olduğunu belirtti, genç kızın ailesine başsağlığı diledi.
Aykul, Şahin ile çalıştığı bir kafede tanıştıklarını, arkadaşlıklarının İstanbul'a görevlendirmesi çıktıktan sonra "sevgililiğe" dönüştüğünü iddia ederek, "İstanbul'a beni görmeye gelecekti. O gelemeyince ben izin aldım. Geleceğimi söylemedim çünkü sürpriz yapmak istiyordum. İçel'e geldiğimde sürekli görüştük." dedi.
Genç kızın ölümüne neden olan olayın, evde oldukları sırada kazara meydana geldiğini öne süren Aykul, şöyle konuştu:
"Beni yemek yapmak için eve davet etmişti. O gün malzemeler olmayınca ben ona yemek yaptım. Kendisi silah konusunda istekliydi. Daha önce de evlerinde birkaç defa şarjörsüz silah kurmayı, hedef almayı falan göstermiştim. Önceleri poligonlara da gitmiş. Kız arkadaşımın şevkli olması hoşuma gitti, birkaç şey gösterdim. Bir elimizle silahı ittirip, diğer elimizle kapmayı içeren silah kapma hareketini gösterdim. Sonrasında silaha şarjörünü takıp sehpaya koydum. Bir süre sonra silahı eline aldı ama panik yapmadım. Sağa sola doğrulttu. Sonrasında da silah kurma hareketini yaptı ve namlu bana yönelmiş oldu. Ben de kazara ateş alır, sonuçta polis memuruyum diye düşünüp elinden kapma hareketi yapmak istedim. Elimi ona doğru doğrulttum. Ne olduğunu anlamadan bir anda silah ortamıza düştü ve ateş aldı."
Sanık, genç kızın kanlar içinde yere düştüğünü görünce kucağına aldığını ve yakın olduğu için onun telefonundan 112 Acil Servis ekiplerine haber verdiğini söyledi.
Olayın şokuyla evin adresini tam tarif edemediği için balkona çıktığını ve yönlendirmeye çalıştığını savunan sanık, feryatları üzerine daireye gelen, sağlık alanında çalışan bir apartman sakininin yaptığı kontrolde genç kızın hayatını kaybettiğini tespit ettiğini anlattı.
Sanığın avukatı da müvekkilinin olayda kastının olmadığını, delil karartma gibi bir çabaya da girmediğini öne sürerek tutuksuz yargılanmasını talep etti.
- WhatsApp yazışmaları soruldu
Şahin ailesinin avukatının talebi üzerine maktul ile aralarında kavga veya kıskançlığa bağlı bir tartışma yaşanıp, yaşanmadığı sorulan Aykul, yeni bir çift olduklarını, bu tarz sebepler nedeniyle büyük bir kavga yaşamadıklarını ileri sürdü.
Avukatın, "WhatsApp üzerinden yazışmalarınızda 'Instagram'daki o fotoğrafı kaldır', 'Hala WhatsApp'ta niye çevrim içi geziyorsun?', 'Hala o çocukla baş başa mı oturuyorsunuz" gibi yasaklamalar koymuşsun. Bu kıskançlık değil mi?" sorusu üzerine de sanık, "İster 1 günlük ister 10 aylık olsun, kız arkadaşım sonuçta. Verdiğim bu tepkiler doğal." ifadesini kullandı.
Aykul, silahı eline aldığı iddia edilen genç kıza neden müdahale etme ihtiyacı hissettiğinin sorulması üzerine de kazara elinde patlamasından korktuğunu için harekete geçtiğini öne sürdü.
- Anne kızının elbisesini gösterdi
Müşteki olarak dinlenen anne Aysel Şahin ise "Bu şahıs sadece kızımın değil bu ailedeki 4 kişinin de katili oldu, hayatlarını kararttı." dedi.
Kızının mezuniyetinde giymeyi planladığı elbiseyi göstererek, gözyaşı döken Şahin, şunları söyledi:
"Sanığın kızımın evinde kaldığı yalan. Hiçbir arkadaşı, kimseler bu kişiyi tanımıyor, nasıl sevgilisi oluyor? Benim kızım her şeyini bana anlatırdı. Olay günü aradığımda sesi tedirgin geliyordu. Sanki kendisine silah dayanmış gibi tedirgindi. Her gün saatlerce konuşan kız, o gün konuşmayı kısa kesti. Ayrıca benim kızım eve kimseyi almaz. Olsa olsa bu kişi şantaj yapmıştır, tehdit edip korkutmuştur."
Baba Bekir Şahin ise sanığın yalan söylediğini iddia ederek, ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
Apartman görevlisi ile 2 apartman sakininin tanık olarak dinlendiği duruşmada cumhuriyet savcısı, sanığın tutukluluk halinin devamını, sanığın iddia ettiği silah alma şekline ilişkin bilirkişi raporu ve merminin seyrinin incelenmesi için de olay yerinde keşif yapılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, talepleri kabul ederek duruşmayı 18 Ocak'a erteledi.
İçel'in merkez Mezitli ilçesinde 19 Eylül'de üniversite son sınıf öğrencisi Şahin, evinde silahla vurularak hayatını kaybetmiş, olay yerine giden polis ekiplerince evde gözaltına alınan İstanbul kadrosunda görevli polis memuru Aykul, sevk edildiği nöbetçi sulh hakimliğince tutuklanmıştı.