Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın Açıklaması (2)

'Hiç kimse Türkiye'den Avrupa'nın her dediğini yapan bir ülke beklemesin. Biz Avrupa Birliği ile, AB üyeliği anlamında olsun, Avrupa ülkeleriyle olsun iyi ilişkiler içerisinde olmak istiyoruz. Bunun şartı eşitliktir, adalettir, karşılıklı saygıdır. Her ülkenin ve aktörün kendi ulusal çıkarları çerçevesinde hareket etmesinin sağlanması ve buna saygı duyulmasıdır'

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü İbrahim Kalın, "Hiç kimse Türkiye'den Avrupa'nın her dediğini yapan bir ülke beklemesin. Biz Avrupa Birliği ile, AB üyeliği anlamında olsun, Avrupa ülkeleriyle olsun iyi ilişkiler içerisinde olmak istiyoruz. Bunun şartı eşitliktir, adalettir, karşılıklı saygıdır. Her ülkenin ve aktörün kendi ulusal çıkarları çerçevesinde hareket etmesinin sağlanması ve buna saygı duyulmasıdır." dedi.

Kalın, TRT Haber'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye yönelik tutumlarını eleştiren Kalın, bazı Avrupa ülkelerinin, Türkiye aleyhine propaganda yapanları ve terör örgütlerini desteklediğini belirtti.

"Türkiye aynısını yapsa Avrupalıların, Amerikalıların tepkisi ne olurdu? Dünyayı ayağa kaldırırlardı." ifadesini kullanan Kalın, Avrupa Birliğine (AB) üyelik sürecinde yaşananları hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlık yaptığı dönemde, 2005'te AB'ye üyelik müzakerelerinin büyük bir heyecanla ve umutla başladığını hatırlattı.

Avrupa'nın 10 yıl önce demokrasinin, hukukun üstünlüğünün, çoğulculuğun merkezi olarak görüldüğüne işaret eden Kalın, şimdi ise Avrupa'nın yükselen ırkçılıkla, güvenlik sorunlarıyla, Müslümanlara, azınlıklara ve Türklere karşı yapılan husumetle anıldığını dile getirdi.

Kalın, Avrupa'da aşırı sağcı, faşist, ırkçı, nazist partilerin parlamentolarda yer bulmaya başladığını bildirdi.

Avrupa'nın sığınmacı krizindeki tavrını anımsatan Kalın, "Bunlar gelmesin de ne olursa olsun." diyen bir Avrupa ile karşı karşıya kalındığını belirtti.

- "Türkiye ve Erdoğan karşıtlığı Alman siyasetine kaybettirmiştir"

"Avrupalıların aynaya bakması gerekiyor." diyen Kalın, aşırı sağcı, ırkçı hareketlerle popülizm yaparak bir yere varılamayacağının Almanya'daki seçimlerde görüldüğünü vurguladı.

Kalın, "Türkiye ve Erdoğan karşıtlığı Alman siyasetine kazandırmamış, kaybettirmiştir. Almanya'nın ana akım siyaseti giderek aşırı sağa kaymıştır. Ana akım siyaseti temsil eden partiler Erdoğan düşmanlığı yaparak güya o partilerden oy alacaklarını zannettiler. Tam tersi oldu, 1 milyondan fazla oy kaybettiler." değerlendirmesini yaptı.

Kalın, birilerinin İslam ve Batı toplumlarını çatıştırmak için mücadele verdiğini ifade etti.

Bir arada yaşama ahlakının ve kültürünün inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Kalın, İslam ve Batı toplumlarının bu konuda ortak zeminde buluşamadığında Avrupa'nın daha ırkçı, sağcı bir çizgiye kayacağını, sorunların giderek derinleşeceğini söyledi.

- "Demokratik tercihlere saygı duymayı öğrenmek zorundalar"

Adil, eşit olunarak karşılıklı saygı ilkesi çerçevesinde hareket edilmesi gerektiğinin altını çizen Kalın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hiç kimse Türkiye'den Avrupa'nın her dediğini yapan bir ülke beklemesin. Biz Avrupa Birliği ile, AB üyeliği anlamında olsun, Avrupa ülkeleriyle olsun iyi ilişkiler içerisinde olmak istiyoruz. Bunun şartı, eşitliktir, adalettir, karşılıklı saygıdır, her ülkenin ve aktörün kendi ulusal çıkarları çerçevesinde hareket etmesinin sağlanması ve buna saygı duyulmasıdır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının demokratik tercihlerine saygı duymayı öğrenmek zorundalar. Yani Tayyip Erdoğan'ı, bu ülkenin yüzde 51'i seçiyorsa ve 15 yılda girdiği her seçimde tekrar onu başbakan olarak, cumhurbaşkanı olarak iktidar yapıyorsa artık bunu görmeleri ve kabul etmeleri gerekir. 'Türkiye'nin iç işlerine biz karışmıyoruz. Türkiye, Avrupa'nın iç işlerine karışmasın' deyip ondan sonra referandum sürecinde gördüğümüz gibi 'Biz hayırcılarla beraber çalışacağız, onlara destek olacağız, alan açacağız' gibi tutumlardan artık uzak durmaları gerekir."

Kalın, Avrupa'nın aklını ve vicdanını mercek altına alması gerektiğini dile getirdi.

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü Kalın, bir soru üzerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ukrayna, Sırbistan ve Polonya seyahatlerinin olacağını, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in de Türkiye'ye geleceğini bildirdi.

(Sürecek)
Kaynak: AA