Ensarioğlu, Ahmet Türk'ün Durumu Ve Referandum Sürecini Değerlendirdi
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Ahmet Türk’ün durumu ve referandum sürecini değerlendirdi.
Diyarbakır İş Kadınları Derneği’nin (DİKAD) düzenlediği bir programa katılan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, programın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Terör operasyonları kapsamında gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak cezaevine gönderilen Ahmet Türk’ün adli tıp raporunun kayıp olduğu, ulaşılmadığı yönünde iddiaların olduğunu belirten Ensarioğlu, “Basından takip ettiğimiz kadarıyla hastaneye götürülmüş. Ahmet Türk öteden beri rahatsızlıkları olan siyasetçi. İnşallah kendisi için sağlık durumunun koşulları göz önüne alınarak bir sonuç çıkacağı kanaatindeyim” dedi.
Anayasa değişikliğinde referandum süreci ile ilgili de konuşan Ensarioğlu, şunları söyledi:
“Başbakanın da açıkladığı gibi, olağanüstü halin hangi koşullarda ilan edildiği ve devam ettiğini hepimiz biliyoruz. Olağanüstü koşullardan geçtik. Ciddi çatışmalar ve ülkemize yönelik hem DEAŞ’ın hem PKK’nın hem de FETÖ’den kaynaklı darbe ve ihanet girişimi vardı. Bütün bunların eş zamanlı olarak Türkiye’ye karşı dış kaynaklı olarak bir operasyon şeklinde yürütülmesi Türkiye’de olağanüstü hali zorunlu kılmıştır. Bunun sonuçları henüz alınmamışken bunu ayrı değerlendirmek lazım, referandum sürecini ayrı değerlendirmek lazım, ikisi apayrı şeyler. Başbakanın da açıkladığı gibi, olağanüstü hal devlet içinden bir gördüğü için devlete karşı bir olağanüstü haldir, vatandaşa karşı değil, vatandaşı korumaya yönelik bir olağanüstü haldir. Devlet içindeki bu hain odakları temizlemeye yönelik bir olağanüstü haldir. Referandum sürecinin de daha sağlıklı yürütülmesini sağlayacak yoksa referandumun sonuçlarını etkileyecek bir OHAL tavrı olamaz.”
Kaynak: İHA
Anayasa değişikliğinde referandum süreci ile ilgili de konuşan Ensarioğlu, şunları söyledi:
“Başbakanın da açıkladığı gibi, olağanüstü halin hangi koşullarda ilan edildiği ve devam ettiğini hepimiz biliyoruz. Olağanüstü koşullardan geçtik. Ciddi çatışmalar ve ülkemize yönelik hem DEAŞ’ın hem PKK’nın hem de FETÖ’den kaynaklı darbe ve ihanet girişimi vardı. Bütün bunların eş zamanlı olarak Türkiye’ye karşı dış kaynaklı olarak bir operasyon şeklinde yürütülmesi Türkiye’de olağanüstü hali zorunlu kılmıştır. Bunun sonuçları henüz alınmamışken bunu ayrı değerlendirmek lazım, referandum sürecini ayrı değerlendirmek lazım, ikisi apayrı şeyler. Başbakanın da açıkladığı gibi, olağanüstü hal devlet içinden bir gördüğü için devlete karşı bir olağanüstü haldir, vatandaşa karşı değil, vatandaşı korumaya yönelik bir olağanüstü haldir. Devlet içindeki bu hain odakları temizlemeye yönelik bir olağanüstü haldir. Referandum sürecinin de daha sağlıklı yürütülmesini sağlayacak yoksa referandumun sonuçlarını etkileyecek bir OHAL tavrı olamaz.”