Boyner Grup 'Kadınlar Yaşasın' Kampanyası
Boyner Grup, 2009’dan bu yana her yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde grup şirketleri ve markalarının katılımıyla hazırladığı özel ilanlarına bu yıl 'Kadınlar Yaşasın' ve '#Yaşa' ilanıyla devam ediyor.
Boyner Grup açıklamasına göre, geçtiğimiz yıllarda 'Kadınlar Ne İster', 'Seç' ve 'Çık' gibi sloganlarla toplumsal cinsiyet eşitliğine dair bakış açısını tüm toplumla paylaşan Grup, kadınların saklanmadan, katlanmadan, korkmadan, hayallerinin peşinde, sevgi ve umutla özgürce yaşaması dileğini bu yıl '#Yaşa' sloganıyla gündeme getiriyor. En az yaşamak kadar önemli olan 'özgürce yaşamaya' şair Nazım Hikmet’in dizeleriyle gönderme yapan ilan 'Kadınlar Yaşasın' şeklinde sonlanıyor.
Boyner Grup, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ulusal gazeteler, İnternet siteleri, 500’ün üzerinde mağazası ve sosyal medya kanallarında yayımlanacak ilanıyla şu mesajları veriyor:
'Hayatını yaşa, hayallerini yaşa, çocukluğunu yaşa, olgunluğunu yaşa, okulda yaşa, işte yaşa, sevgiyle, aşkla, umutla yaşa, kendi kararlarını yaşa, saklanmadan yaşa, katlanmadan yaşa, susmadan yaşa, korkmadan yaşa, kalbinle, aklınla, bedeninle özgür yaşa, bir ağaç gibi yaşa, bir orman gibi yaşa, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için bir kez daha üstüne basa basa: YAŞASIN KADINLAR #YAŞA.'
Açıklamada görüşlerine yer verilen Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, toplumsal cinsiyet eşitliğinin bir kadın meselesi değil demokrasi meselesi olduğunu belirterek,'Türkiye’de kadınların ekonomik, toplumsal ve siyasal alanlara katılımları ve temsilleri eşitlikçi ve demokratik toplumların hayli gerisinde olmaya devam ediyor. Ülkemiz ve kadınlar için hayal ettiğimiz, hedeflediğimiz seviyenin çok gerisinde olmamız, yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü de hepimiz için daha da önemli kılıyor' ifadelerini kullandı.
- 'Özgürlük taleplerine sesimizi katmak istedik'
Boyner Grup olarak her zaman 'iyi'nin üstünlüğüne inandıklarını vurgulayan Boyner, 'İyi tanımının içinde eşitlik, adalet, özgürlük var, her şeyden önce insan var ve insan hakları, kadının ve tüm kimliklerin hakları var. İş yaşamında toplumsal cinsiyet eşitliğini tesis etmeyi de bir kadın meselesi değil bir demokrasi meselesi olarak görüyoruz. İş dünyasının da iş yeri uygulamaları ve sosyal programlara katılımla bu zihniyet devriminde çok büyük bir rolü olduğuna inanıyorum. Bu bakış açımızı yaygınlaştırmak için şimdiye kadar pek çok çalışma yaptık. Bu çalışmalarımızın bir yansıması ve geçtiğimiz yıllardaki mesajlarımızın bir devamı olarak bu yılki kampanyamızla iş dünyasından ve toplumun tüm kesimlerinden kadınların eşitlik ve özgürlük taleplerine sesimizi katmak istedik' değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
Boyner Grup, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ulusal gazeteler, İnternet siteleri, 500’ün üzerinde mağazası ve sosyal medya kanallarında yayımlanacak ilanıyla şu mesajları veriyor:
'Hayatını yaşa, hayallerini yaşa, çocukluğunu yaşa, olgunluğunu yaşa, okulda yaşa, işte yaşa, sevgiyle, aşkla, umutla yaşa, kendi kararlarını yaşa, saklanmadan yaşa, katlanmadan yaşa, susmadan yaşa, korkmadan yaşa, kalbinle, aklınla, bedeninle özgür yaşa, bir ağaç gibi yaşa, bir orman gibi yaşa, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için bir kez daha üstüne basa basa: YAŞASIN KADINLAR #YAŞA.'
Açıklamada görüşlerine yer verilen Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, toplumsal cinsiyet eşitliğinin bir kadın meselesi değil demokrasi meselesi olduğunu belirterek,'Türkiye’de kadınların ekonomik, toplumsal ve siyasal alanlara katılımları ve temsilleri eşitlikçi ve demokratik toplumların hayli gerisinde olmaya devam ediyor. Ülkemiz ve kadınlar için hayal ettiğimiz, hedeflediğimiz seviyenin çok gerisinde olmamız, yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü de hepimiz için daha da önemli kılıyor' ifadelerini kullandı.
- 'Özgürlük taleplerine sesimizi katmak istedik'
Boyner Grup olarak her zaman 'iyi'nin üstünlüğüne inandıklarını vurgulayan Boyner, 'İyi tanımının içinde eşitlik, adalet, özgürlük var, her şeyden önce insan var ve insan hakları, kadının ve tüm kimliklerin hakları var. İş yaşamında toplumsal cinsiyet eşitliğini tesis etmeyi de bir kadın meselesi değil bir demokrasi meselesi olarak görüyoruz. İş dünyasının da iş yeri uygulamaları ve sosyal programlara katılımla bu zihniyet devriminde çok büyük bir rolü olduğuna inanıyorum. Bu bakış açımızı yaygınlaştırmak için şimdiye kadar pek çok çalışma yaptık. Bu çalışmalarımızın bir yansıması ve geçtiğimiz yıllardaki mesajlarımızın bir devamı olarak bu yılki kampanyamızla iş dünyasından ve toplumun tüm kesimlerinden kadınların eşitlik ve özgürlük taleplerine sesimizi katmak istedik' değerlendirmesinde bulundu.