CHP Genel Başkan Yardımcısı Aksünger Açıklaması
'Bugün Rıza Sarraf konusu 1725 Aralık'la, buradaki bakanlarla tek başına ilgisi olan bir konu değil artık. Türkiye'nin Suriye ve dış politikalarıyla alakalı artık'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, 'Bugün Rıza Sarraf konusu 17-25 Aralık'la, buradaki bakanlarla tek başına ilgisi olan bir konu değil artık. Türkiye'nin Suriye ve dış politikalarıyla alakalı artık.' dedi.
Aksünger, bir otelde düzenlediği basın toplantısında, Güneydoğu Anadolu'dan her gün şehitlerin geldiğini ifade etti. Bir taraftan da orada yaşanan dramatik konularla ilgili gelen raporlara baktıklarında, 13 yaşındaki çocukların okul önlükleriyle hayatlarını kaybettiğini belirten Aksünger, Güneydoğu'da dramatik, her tarafı yara bere içinde olaylar yaşandığını söyledi.
Aksünger, 'Bize yansıyan kısmı hepimizin yüreğini yakan şehitlerimiz konusu. Ama bunu tek başına sadece bir terörün durdurulması operasyonu olarak göremeyiz. 7 Haziran sonrası, 21-22 Temmuz sonrasında yaşananlar, barış masalarını devirenlerin, ülkeyi terörize edenlerin, terör örgütlerini daha öncesinde misafir odalarında ağırlayıp daha sonrasında 'dış kapının madalı' diyenlerin ülkeyi getirdiği durumdur bu.' görüşünü savundu.
-Sarraf'ın ABD'de tutuklanması
Aksünger, Rıza Sarrafın ABD'de yakalanmasının, 17-25 Aralık davalarının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının takipsizlik kararına rağmen kapanmadığını gösterdiğini ileri sürdü.
Sarraf'ın birlikte iş yaptığı Babek Zencani'nin İran'da idama mahkum edildiğini hatırlatan Aksünger, 'Sayın Davutoğlu bir süre önce İran'a gitti. Tahran'da basın toplantısı yaptı, 'İran'la tüm konularda mutabıkız' dedi. Bu açıklamayı yaptıktan bir kaç saat sonra Zencani hakkında idam hükmü verildi. Siz hangi konularda mutabıksınız, Zencani konusunu içeriyor mu? Sayın Cumhurbaşkanı da mutabık mı? Bugün Rıza Sarraf konusu 17-25 Aralık'la, buradaki bakanlarla tek başına ilgisi olan bir konu değil artık. Türkiye'nin Suriye ve dış politikalarıyla alakalı artık. Siz bakanları aklamaya çalışırken uluslararası bir suç örgütünü aklama pozisyonuna, Türkiye'yi daha zor bir duruma düşürebilirsiniz demiştim.' ifadelerini kullandı.
Sarraf'ın yargılanması sürecinde Türkiye'nin de uluslararası anlaşmalara uygun hareket edeceğini ifade eden Aksünger, şöyle devam etti:
'Hukuka hukuk işletilmeye başlandığında ABD 'mal varlığına el koyalım' diyecek. Üçüncü kişiler hakkında işlemler yapılması, arkasından bunların yargılanması ya da iadeleri talepleri... 3 bakanın Sarraf'la alakası var. Diyecek ki ambargoyu nasıl deldin? 17 Aralık dosyası içinde gördük ki ambargo delinirken bir kamu bankası ve onun başındaki kişi vardı işin içinde. Bu adam ambargoyu deldi, peki nasıl yaptı bunu? İşte bu nasıl yaptı meselesinde Türkiye bu noktada sıkıntıya girebilir. Ben zannetmiyorum ki Sarraf'ı ABD, herhangi bir şey elde etmeden bırakmaz. Siyasi uzantılarıyla ilgili olarak Adalet Bakanlığının sözcüsünün açıklamaları var. Nedir bu Türkiye'yi dizaynla, zorlamayla ilgili bir konu mudur? Gerekli faillerin hepisinin ortaya çıkarılması için yeniden bir yargılama süreçlerinin başlatılmasına ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. ABD'de bu dava sonuçlanmadan Türkiye bu girişimde bulunmalı.'
Aksünger, Dikili ilçesinde 'mülteci kampı' kurulacağı yönünde açıklamaların olduğunu belirterek, bu kararın bilimsel raporlar ışığında gözden geçirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Aksünger, bir otelde düzenlediği basın toplantısında, Güneydoğu Anadolu'dan her gün şehitlerin geldiğini ifade etti. Bir taraftan da orada yaşanan dramatik konularla ilgili gelen raporlara baktıklarında, 13 yaşındaki çocukların okul önlükleriyle hayatlarını kaybettiğini belirten Aksünger, Güneydoğu'da dramatik, her tarafı yara bere içinde olaylar yaşandığını söyledi.
Aksünger, 'Bize yansıyan kısmı hepimizin yüreğini yakan şehitlerimiz konusu. Ama bunu tek başına sadece bir terörün durdurulması operasyonu olarak göremeyiz. 7 Haziran sonrası, 21-22 Temmuz sonrasında yaşananlar, barış masalarını devirenlerin, ülkeyi terörize edenlerin, terör örgütlerini daha öncesinde misafir odalarında ağırlayıp daha sonrasında 'dış kapının madalı' diyenlerin ülkeyi getirdiği durumdur bu.' görüşünü savundu.
-Sarraf'ın ABD'de tutuklanması
Aksünger, Rıza Sarrafın ABD'de yakalanmasının, 17-25 Aralık davalarının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının takipsizlik kararına rağmen kapanmadığını gösterdiğini ileri sürdü.
Sarraf'ın birlikte iş yaptığı Babek Zencani'nin İran'da idama mahkum edildiğini hatırlatan Aksünger, 'Sayın Davutoğlu bir süre önce İran'a gitti. Tahran'da basın toplantısı yaptı, 'İran'la tüm konularda mutabıkız' dedi. Bu açıklamayı yaptıktan bir kaç saat sonra Zencani hakkında idam hükmü verildi. Siz hangi konularda mutabıksınız, Zencani konusunu içeriyor mu? Sayın Cumhurbaşkanı da mutabık mı? Bugün Rıza Sarraf konusu 17-25 Aralık'la, buradaki bakanlarla tek başına ilgisi olan bir konu değil artık. Türkiye'nin Suriye ve dış politikalarıyla alakalı artık. Siz bakanları aklamaya çalışırken uluslararası bir suç örgütünü aklama pozisyonuna, Türkiye'yi daha zor bir duruma düşürebilirsiniz demiştim.' ifadelerini kullandı.
Sarraf'ın yargılanması sürecinde Türkiye'nin de uluslararası anlaşmalara uygun hareket edeceğini ifade eden Aksünger, şöyle devam etti:
'Hukuka hukuk işletilmeye başlandığında ABD 'mal varlığına el koyalım' diyecek. Üçüncü kişiler hakkında işlemler yapılması, arkasından bunların yargılanması ya da iadeleri talepleri... 3 bakanın Sarraf'la alakası var. Diyecek ki ambargoyu nasıl deldin? 17 Aralık dosyası içinde gördük ki ambargo delinirken bir kamu bankası ve onun başındaki kişi vardı işin içinde. Bu adam ambargoyu deldi, peki nasıl yaptı bunu? İşte bu nasıl yaptı meselesinde Türkiye bu noktada sıkıntıya girebilir. Ben zannetmiyorum ki Sarraf'ı ABD, herhangi bir şey elde etmeden bırakmaz. Siyasi uzantılarıyla ilgili olarak Adalet Bakanlığının sözcüsünün açıklamaları var. Nedir bu Türkiye'yi dizaynla, zorlamayla ilgili bir konu mudur? Gerekli faillerin hepisinin ortaya çıkarılması için yeniden bir yargılama süreçlerinin başlatılmasına ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. ABD'de bu dava sonuçlanmadan Türkiye bu girişimde bulunmalı.'
Aksünger, Dikili ilçesinde 'mülteci kampı' kurulacağı yönünde açıklamaların olduğunu belirterek, bu kararın bilimsel raporlar ışığında gözden geçirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.