Yayınladığı kutlama mesajında, 14 Mart Tıp Bayramı’nın, tıp öğrencileri tarafından 1. Dünya savaşı sonunda İstanbul’daki yabancı işgal kuvvetlerine karşı bir tepki olarak başladığını ifade eden Başkan Şirin, mesajında şunlara yer verdi: “14 Mart 1919 yılında işgal altındaki İstanbul’da tıp mesleği mensuplarının yurt savunma hareketi olarak başlayarak günümüze kadar gelen 14 Mart
Tıp Bayramı, insanı yaşatmayı ve insanlığa daha sağlıklı bir yaşam sunmayı ilke edinen, can kurtarıcılarımız başta doktorlarımıza ve tüm sağlık çalışanlarına olan minnet borcumuzu hatırlamak ve hatırlatmak için önemli bir gündür. Bu açıdan insan yaşamını en yüce değer bilen doktorlarımızın, hemşirelerimizin ve tüm sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi, onlara mesleklerinin saygınlığına yaraşır, rahat çalışabilecekleri ortam ve olanakların sağlanması
elzem bir durumdur.
Türkiye Cumhuriyeti bugün, ‘Türk’e ev ve bark olan her yer sağlığın, temizliğin, güzelliğin, çağcıl kültürün örneği olacaktır’ diyerek, kendi canını dahi Türk hekimlerine emanet eden
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaş düşünce sisteminden hareketle sağlık alanında çağı yakalamıştır. Ancak bu çağda, sağlık alanında bilim ve teknolojinin tüm imkanlarının kullanılabilmesine rağmen, sağlık çalışanlarına karşı şiddet eğilimi gibi olumsuz durumlarla karşı karşıyayız. Bu anlamda son yıllarda sağlık çalışanlarına karşı artan şiddet eylemlerinin son bulmasına yönelik girişimlerde bulunulması dileğiyle, insan odaklı kutsal görevlerini yerine getirmek için insanüstü çaba gösteren, şifa dağıtmayı insani ve milli bir görevle yerine getiren, yeminine sadık tüm sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı’nı içtenlikle kutluyor, bugüne kadar kurtardıkları hayatlar ve tüm hizmetlerinden dolayı teşekkür ederek sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”
