Vajinismus Hastalığı Türkiye'de Sosyal Bir Sorun

Hera Vajinismus Tedavi, Eğitim ve Araştırma Derneği Başkan Yardımcısı Uzman Dr. Şenay Eserdağ, vajinismus hastalığının Türkiye’de sosyal bir sorun haline geldiğini belirterek, “Oysa kesin tedavisi bulunan bu hastalığa bilinçli yaklaşmak yeterli” dedi.

Vajinismus Hastalığı Türkiye'de Sosyal Bir Sorun
Hera Vajinismus Tedavi, Eğitim ve Araştırma Derneği Başkan Yardımcısı Uzman Dr. Şenay Eserdağ, vajinismus hastalığının Türkiye’de sosyal bir sorun haline geldiğini savundu. Eserdağ, bu sorunu yaşayan kadınların pek çoğunun aylar, hatta yıllarca süren evliliklerine rağmen bakire kalmalarının önemli psikolojik rahatsızlıklara yol açtığını ifade etti.

Türkiye’de bu sorunu yaşayan kadınların çoğunun yalnızca kendilerine ait gördükleri bu tuhaf durum karşısında sorunlarını kimselere açamadığını kaydeden Dr. Eserdağ, şunları söyledi:

“Vajinismus, cinsel ilişkide istem dışı kasılmalara bağlı olarak cinsel birleşmenin tamamlanamaması şeklinde görülen bir cinsel sorundur. Sık görülmesine karşın çiftler utanma duygusundan dolayı genelde sorunlarını kimselerle paylaşamamaktadır. Oysa yaygın görülen bir cinsel sorundur ve günümüzde kesin tedavisi mevcuttur.”

Dernek Başkanı Jinekolog Op. Dr. Süleyman Eserdağ ise, vajinismus teşhisinin kesin olarak bir jinekolog muayenesi ile konulması gerektiğini söyledi.

Eserdağ, “Herhangi bir alet kullanılmadan görsel bir değerlendirme şeklinde yapılan, bir dakikadan az süren ve kesinlikle ağrısız şekilde gerçekleşen jinekolojik muayene sırasında iki soruya cevap aranır; ‘insel ilişkiye girememe nedeni olan anatomik bir engel var mı ve vajinismusun derecesi nedir” diye konuştu.

“JİNEKOLOJİK MUAYENE SANDIĞINIZDAN KOLAY”

Yapılan jinekolojik değerlendirmenin son derece basit olduğunu vurgulayan Avrupa Board Sertifikalı Cinsel Terapist Jinekolog Op. Dr. Süleyman Eserdağ, bazen kızlık zarı ile ilgili anatomik sorunların hastanın jinekolojik muayene koltuğunda kendisini kasması sonucunda atlanabildiğine dikkat çekerek, bu nedenle tam bir değerlendirmenin şart olduğunu söyledi.

Muayenenin önemine değinen Op. Dr. Eserdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Jinekolog hekimin hasta ile empati kurması ve cinsel sorunlar üzerine deneyimli olması muayenenin rahat bir şekilde gerçekleşmesi açısından önemlidir. Vajinismusta kızlık zarı önemlidir, çünkü zarın yapısı bakirelerde genelde ‘anüler’ yani halka şeklinde ve yumuşak kıvamdadır. Kızlık zarının doğuştan ara bölmeli, yarım ay veya elek şeklinde olması durumlarında veya sert (fibrotik) yapıdaysa cerrahi olarak kızlığın çıkarılması veya kızlık zarına kesi yapılması şarttır. Nadiren de olsa bazı durumlarda vajina içinde rastlanılan bölmeler, vajina girişinde yer alan kist ve kitleler de cinsel ilişkiye girmeye engel olabilir.”

Kliniğindeki uygulamalarda kızlık zarının cerrahi yoldan alınması ya da kesilmesi işlemini lazer cihazıyla gerçekleştirdiklerini söyleyen Dr. Eserdağ, bu sayede hem kanamanın yok denecek kadar az olduğunu hem de işlemin ağrısız, acısız şekilde gerçekleştiğini bildirdi.

“CİNSEL TERAPİ VAJİNİSMUS TEDAVİSİNİN ÖNEMLİ AŞAMALARINDAN BİRİ”

Op. Dr. Süleyman Eserdağ, söz konusu işlemle ilgili dikkat edilmesi gerekenleri de şöyle sıraladı:

“Kızlık zarının alınması veya kesilmesi sonrasında cinsel terapi şarttır. Çünkü çoğu hastada kızlık zarı anormalliğine bağlı olarak cinsel ilişkideki ağrılar neticesinde psikolojik korku da yerleşmektedir. Yani fiziksel sorun zamanla psikolojik soruna dönüşebilmektedir. Vajinismus teşhisi konulduktan hemen sonra tedaviye geçerek, uyguladığımız bilimsel tedavi yöntemleri ışığında 3 gün gibi bir sürede bu önemli sorundan kalıcı şekilde kurtulmak mümkün.”
Kaynak: İHA