Ali Erdoğan; 'Uşak Halkı Neden CHP'ye Oy Vermeli?'

CHP Uşak Milletvekili Adayı Ali Erdoğan, gerekçeleriyle birlikte Uşak halkının neden CHP’ye oy vermesi gerektiğini açıkladı.

Ali Erdoğan; 'Uşak Halkı Neden CHP'ye Oy Vermeli?'
1 Kasım Genel Seçimlerine sayılı saatler kala siyasi aktörler son cümlelerini kurmaya başladı.

Bu kapsamda 1 Kasım Genel Seçimleri için CHP Uşak’tan milletvekili adayı gösterilen ve 2 dönem Uşak Belediye Başkanlığı yapan Ali Erdoğan, yaptığı açıklama ile “Başkan Ali Erdoğan ile Vekil Ali Erdoğan’ın farkını” ve “Uşak halkının neden CHP’ye oy vermesi gerektiği” cümlelerinin altını doldurdu.

Uşak’ın tecrübeli siyasetçisi CHP Milletvekili adayı Ali Erdoğan, Başkan Ali Erdoğan ile Vekil Ali Erdoğan’ın farkını şu cümlelerle anlattı; “Biz bu güne kadar yerel organizasyonlar içerisinde Uşak halkımızın sesi olduk ve bu anlamda ciddi tecrübeler kazandık. Yerel yönetimin başındayken partisine, inancına bakmadan yeraltı, yerüstü ne kadar götürülmesi hizmet varsa gücümüz doğrultusunda bunu karşılamaya çalıştık. Belediyeler doğumdan ölüme kadar arada yaşanan her türlü konuda hissedarı olan vatandaşlarına hizmet götürmekle yükümlü, Devlet organizasyonun bir alt kademesinde yer alan yerel işletmeler konumundadır. Benim yerel yönetimde edindiğim tecrübeyi genel yönetime taşımamdaki en büyük maksat, kent yaşamının dışında kalan köy, kasaba vb yerleşim yerlerindeki insanların sosyal, kültürel, ekonomi gibi unsurların arasında bulunan uçurumlarını gidermek ve yıpratılan adalet sisteminde yaşanan sıkıntıların yeniden tesisi sağlanırken bir parçası olmak. Kısaca yereldeki başarılı hizmetleri ulusal alana taşımak için milletvekili adaylığına soyundum.

ALİ ERDOĞAN; “UŞAK HALKI NEDEN CHP’YE OY VERMELİ?”

CHP adayı Erdoğan, seçim zamanı her siyasi adayın doğal olarak partisine oy istediğine değinerek, Uşaklı seçmenlerin neden CHP’ye oy vermesi gerektiğine açıklık getirdi. Ali Erdoğan; “Öncelikle şunun altını çizmek gerek ‘Türkiye’de sağ nedir? Sol Nedir’ Türkiye’ de sağ parti kavramına daha çok İslam kavramı oturtulmuş durumda. Dünyada ise daha çok sağ parti kavramı kapitalist sistemi, yani işveren merkezli ekonomi patronları eksenli parti eğilimidir. Avrupa Birliği’nin de çıkış merkezi bu sağ partilerin eğilimidir. Dünyada sol parti çıkışı ise işveren ile işçi arasında çıkan sorunlara çözüm olmak için işçi, çiftçi, emekçi ve halkın haklarını savunan eylem ve fikirler sonucu sol partiler çıkmıştır. Türkiye’de ise sol parti kavramında laiklik ön plana çıkarılmış durumda. Aslında istenilen tam bunların ortasıdır. Merkez sağ ve merkez solun entegre olması ile birlikte ekonomi modelimize uygun yönetim şekline ulaşmak gerekli. Bir taraftan işçi, çiftçi, memur ve emekçi insanların hakları korunacak, diğer taraftan da işveren, üreten kesimi destekleyerek yatırım ruhunu ihracata yönelik yükselişini sağlayıp elde edilen girdilerle halkın gelir seviyesine yansıtıp yaşam şartlarını standardın üzerinde tutabilmektir. Mustafa Kemal Atatürk’te Cumhuriyetin ilk yıllarında orta eksenli bir politika ile verimli bir karma ekonomi modeli oluşmasını sağlamıştır. Günümüze gelindiğinde halkçı politikalar terk edilmiş, kooperatifçilik bırakılmış ve zor hale getirilmiştir. Haziran ayından itibaren Cumhuriyet Halk Partisi’nin uyguladığı politikalar halkçı politikalar olmakla beraber liberal ekonomiyi destekleyen merkez sağ politikalarını eş zamanlı karma olarak uygulamıştır. Örneklerine bakacak olursak Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı askeri ücretin bin 500 TL olması, emeklilere sağlanacak ek ödemeler, tarımda kullanılacak mazotun 1,8 TL olması, işverene sağlanacak teşvikler sayılabilir. Bu örnekler bu güne kadar net bir şekilde dile getirilmedi. Tam aksine AKP Haziran seçimlerinde CHP’nin seçim beyannamesinde yer alan bu örnekle şiddetle karşı çıkarak ‘bunlara nasıl kaynak bulacaksınız, ülkeyi batırırsınız’ gibi söylemlerde bulunmuştu. Şimdi baktığınızda AK Parti kopyalamaya yakın bir programla seçim meydanlarında imkansız dedikleri vaatleri vermeye çalışıyorlar. Bunun göstergesi de şudur; demek ki Cumhuriyet Halk Partisi doğru tespitlerle Türkiye’de alternatif olduğunu ispatlamıştır. Algı hep şuydu; sağ partinin alternatifi sağ parti, sol partinin alternatifi sol parti idi. Cumhuriyet Halk Partisi bu yanılgıyı ortadan kaldırarak her kesimin isteklerini projeleriyle karşılayan parti haline gelmiştir. CHP bu programı başardığı takdirde tek başına iktidar olmaya en yakın partidir. Bu nedenle tüm Türkiye gibi Uşak halkı da Cumhuriyet Halk Partisi’nin samimiyetini, gerçeği yansıtan projelerini anlamıştır. CHP’nin projelerine imkansız diyerek yeni seçim sürecinde projelerimizi kopyalayanları ayırt edecektir. Önce insan, önce birlik, önce Türkiye”
Kaynak: İHA