'Fetullahçı Terör Örgütü Üyeliği' İddiası Davası
Kamuoyunda "devletin iş yapamadığı" algısı oluşturmak amacıyla Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şubesine ait bir otomobil, çeşitli malzemeler ile bilgi ve belgeleri suç örgütlerine aktardığı iddia edilen 4'ü polis, 7 kişinin yargılanmasına devam edildi
ANKARA - Kamuoyunda "devletin iş yapamadığı" algısı oluşturmak amacıyla, Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şubesine ait bir otomobil, çeşitli malzemeler ile bilgi ve belgeleri suç örgütlerine aktardığı iddia edilen 4'ü polis, 7 kişinin yargılandığı ve sanıklardan 6'sının "Fetullahçı terör örgütü yöneticiliği veya üyeliği" ile suçlandığı davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Seyyit Akşit, tutuksuz sanıklardan Durak Yiğit ile bazı sanık ve müşteki avukatları katıldı.
Duruşmada, sanık Akşit'in avukatı Kadir Kocalar, müvekkilinin Emniyet ifadesinin "baskı ve vaat" ile alındığı yönündeki iddiasını tekrarlayarak, soruşturma hazırlık aşamasında sanıklardan Kadir İnan'ın ifade verirken hazır bulunduğu öne sürülen Emniyet Müdürünün "tanık" olarak dinlenmesi taleplerini yineledi.
Kocalar, müvekkilinin gözaltına alınıp Ankara Emniyet Müdürlüğüne getirildiği andan itibaren Emniyet Müdürlüğü içindeki güvenlik kamerası görüntülerinin mahkemeye getirtilmesini istedi.
Sanık Akşit ise savunmasını UYAP üzerinden mahkeme heyetine yolladığını belirterek, sanık İnan'ın ifade verirken hazır bulunduğu öne sürülen Emniyet Müdürünün "tanık" olarak dinlenmesi gerektiğini söyledi.
Savcı Umut Sadak, mütalaasında tanıklığı istenen Emniyet Müdürünün dinlenmesinin, maddi gerçeğe katkı sağlamayacağı için tanık olarak dinlenmesinin reddini istedi.
Savcı Sadak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından devam ettirilen "Fetullah Gülen Terör Örgütü" ana soruşturmasının sonucunun beklenilmesine ve sanık Akşit'in tutukluluğunun devamına karar verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, cumhuriyet savcısının da talebi doğrultusunda, Akşit'in tutukluluğunun devamına karar vererek, hazırlık aşamasında sanık İnan'ın cumhuriyet savcısına ifade verirken hazır bulunduğu iddia edilen Emniyet Müdürünün "tanık" olarak dinlenmesi yönündeki talebi reddetti.
Ayrıca mahkeme, talep edilen güvenlik görüntülerin istenilmesi için Ankara Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılmasına ve "Fetullah Gülen Terör Örgütü" ana soruşturmasının sonucunun beklenilmesini kararlaştırarak, duruşmayı erteledi.
- İddianame
İddianamede, Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne ait sivil plakalı otomobilin 16 Temmuz 2014'te, müşteki polis memuru Bilal Okumuş'un Keçiören'deki evinin önünden saat 04.00 sıralarında çalındığı, otomobilde çelik yelek, çelik levhalar, polis yeleği, şapkası, biber gazı, araç içi kamera ve hafıza kartı, navigasyon cihazı gibi malzemeler olduğu, otomobilin aynı gün 10.20 sıralarında terk edilmiş vaziyette Altındağ'da bulunduğu belirtildi.
Soruşturma sürecinde, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün, soruşturulan bazı organize suç örgütleriyle ilgili gizli belgelerinin, kuruma ait telsiz kodlarının, personel bilgilerinin, resmi ekip aracının çalınarak, suç örgütlerine "siyasi gayeler elde etmek maksadıyla" verildiğinin anlaşıldığı kaydedilen iddianamede, sanıklardan İnan dışındakilerin, "Fetullahçı terör örgütü üyesi oldukları" ve "örgütün devlet içinden pasivize ve tasfiye edilmesini engellemek, devleti Paralel Yapı'nın mensuplarına mahkum ve muhtaç göstermek, yeni atanan kadroların başarısız olduğunu ispatlamak, hükümetten intikam almak, yeni atanan kamu görevlilerinin suç örgütleri karşısında yeterli mücadele veremeyeceğini ortaya koymak" amacıyla atılı suçları işledikleri öne sürülüyor.
Kaynak: AA
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Seyyit Akşit, tutuksuz sanıklardan Durak Yiğit ile bazı sanık ve müşteki avukatları katıldı.
Duruşmada, sanık Akşit'in avukatı Kadir Kocalar, müvekkilinin Emniyet ifadesinin "baskı ve vaat" ile alındığı yönündeki iddiasını tekrarlayarak, soruşturma hazırlık aşamasında sanıklardan Kadir İnan'ın ifade verirken hazır bulunduğu öne sürülen Emniyet Müdürünün "tanık" olarak dinlenmesi taleplerini yineledi.
Kocalar, müvekkilinin gözaltına alınıp Ankara Emniyet Müdürlüğüne getirildiği andan itibaren Emniyet Müdürlüğü içindeki güvenlik kamerası görüntülerinin mahkemeye getirtilmesini istedi.
Sanık Akşit ise savunmasını UYAP üzerinden mahkeme heyetine yolladığını belirterek, sanık İnan'ın ifade verirken hazır bulunduğu öne sürülen Emniyet Müdürünün "tanık" olarak dinlenmesi gerektiğini söyledi.
Savcı Umut Sadak, mütalaasında tanıklığı istenen Emniyet Müdürünün dinlenmesinin, maddi gerçeğe katkı sağlamayacağı için tanık olarak dinlenmesinin reddini istedi.
Savcı Sadak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından devam ettirilen "Fetullah Gülen Terör Örgütü" ana soruşturmasının sonucunun beklenilmesine ve sanık Akşit'in tutukluluğunun devamına karar verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, cumhuriyet savcısının da talebi doğrultusunda, Akşit'in tutukluluğunun devamına karar vererek, hazırlık aşamasında sanık İnan'ın cumhuriyet savcısına ifade verirken hazır bulunduğu iddia edilen Emniyet Müdürünün "tanık" olarak dinlenmesi yönündeki talebi reddetti.
Ayrıca mahkeme, talep edilen güvenlik görüntülerin istenilmesi için Ankara Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılmasına ve "Fetullah Gülen Terör Örgütü" ana soruşturmasının sonucunun beklenilmesini kararlaştırarak, duruşmayı erteledi.
- İddianame
İddianamede, Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne ait sivil plakalı otomobilin 16 Temmuz 2014'te, müşteki polis memuru Bilal Okumuş'un Keçiören'deki evinin önünden saat 04.00 sıralarında çalındığı, otomobilde çelik yelek, çelik levhalar, polis yeleği, şapkası, biber gazı, araç içi kamera ve hafıza kartı, navigasyon cihazı gibi malzemeler olduğu, otomobilin aynı gün 10.20 sıralarında terk edilmiş vaziyette Altındağ'da bulunduğu belirtildi.
Soruşturma sürecinde, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün, soruşturulan bazı organize suç örgütleriyle ilgili gizli belgelerinin, kuruma ait telsiz kodlarının, personel bilgilerinin, resmi ekip aracının çalınarak, suç örgütlerine "siyasi gayeler elde etmek maksadıyla" verildiğinin anlaşıldığı kaydedilen iddianamede, sanıklardan İnan dışındakilerin, "Fetullahçı terör örgütü üyesi oldukları" ve "örgütün devlet içinden pasivize ve tasfiye edilmesini engellemek, devleti Paralel Yapı'nın mensuplarına mahkum ve muhtaç göstermek, yeni atanan kadroların başarısız olduğunu ispatlamak, hükümetten intikam almak, yeni atanan kamu görevlilerinin suç örgütleri karşısında yeterli mücadele veremeyeceğini ortaya koymak" amacıyla atılı suçları işledikleri öne sürülüyor.