13. Berlin Güvenlik Konferansı

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, "Avrupa, komşu coğrafyalarda büyüyen tehditlerle karşı karşıyadır. Avrupa, bu tehditlere kolektif bir şekilde komşu ülkelerle ve NATO müttefikleriyle işbirliği içinde karşı koymalıdır" dedi.

Yılmaz, 13. Berlin Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmada, son 10 yılda dünyada belirsiz bir güvenlik durumu yaşandığını belirterek, küreselleşen dünyada bölgesel istikrarsızlıkların en büyük tehditlerden biri haline geldiğini söyledi.

Dondurulan ihtilafların hızlı bir şekilde yeniden silahlı çatışmalara yol açabileceği uyarısında bulunan Yılmaz şöyle devam etti:
"Dünyada bugün karmaşık ve kırılgan bir güvenlik durumu söz konusu. Geleneksel tehditlere artık terörizm, köktencilik, kitle imha silahlarının yayılması, yasa dışı göç, iklim değişikliği, su ve enerji açığı gibi yeni riskler eşlik etmektedir. Türkiye, üç kıtayı, üç denizi ve farklı kültürleri birleştiren coğrafi konumu nedeniyle tüm bu gelişmelerden yakından etkilenmektedir.''
İsmet Yılmaz, Balkanlar'da, Sahra altı bölgede ve Ortadoğu'da Arap Baharı kapsamında yaşananlar sonucu güvenlik konusunda sınamaların ortaya çıktığını belirterek, ''Suriye, Irak ve Ukrayna'da karşı karşıya kaldığımız gelişmeler, yeni koşullarda geleneksel risk ve tehditlerin artık geçerliliğinin azaldığını iddia edenleri sınamaktadır'' diye konuştu.

- Ukrayna'daki gelişmeler -
Ukrayna'daki krizde gerginliğin azaltılması ve yapıcı bir diyaloğun oluşturması için tüm siyasi araçların sonuna kadar kullanılması gerektiğini gösterdiğini ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:
''Bugün Avrupa komşu coğrafyalarda büyüyen tehditlerle karşı karşıyadır. Avrupa bu tehditlere kolektif bir şekilde, komşu ülkelerle ve NATO müttefikleriyle işbirliği içinde karşı koymalıdır. Bugünün dünyasının dinamik ve sorumlu bir ülkesi olarak Türkiye, batı ile doğu, kuzey ile güney arasında uzlaşma için elinden gelenin en iyisini yapmaya çaba göstermektedir.''
Ukrayna'da ateşkesin sağlanması ve Minsk Anlaşması'nın uygulanmasından yana olduklarını belirten Yılmaz, ''Rusya'nın Kırım'ı yasa dışı ilhak etmesini tanımıyoruz. Biz bu ihtilafta Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve uluslararası hukuk temelindeki barışçıl çözüm girişimlerini destekliyoruz'' ifadelerini kullandı.
Ülkelerin egemenliği ve toprak bütünlüğüne saygının tüm ihtilaflardaki sorunların çözümünün temelini oluşturması gerektiğini ifade eden Yılmaz, bunun Dağlık Karabağ bölgesi için de geçerli olması gerektiğini belirtti.

Türkiye'nin doğrudan ve dolaylı olarak Azerbaycan ile Ermenistan arasında ikili görüşmeleri desteklediğini ifade eden Yılmaz, iki ülkenin kabul edeceği tüm çözümleri desteklemeye hazır olduklarını kaydetti.


- Suriye'deki iç savaş-
Ortadoğu'nun ve Afrika'nın kuzeyinin, halkın demokrasi, insan hakları ve daha iyi hayat standartları yönündeki meşru talepleri kapsamında yeni bir döneme girildiğini belirten Yılmaz, ''Suriye'deki gelişmeler bölgedeki barış ve güvenlik için büyük riskler taşıyor'' dedi.

''Suriye'deki rejim, şu anki kaostan tek başına sorumlu'' diyen Yılmaz, rejimin halkına savaş açamaya karar verdikten sonra 200 binin üzerinde insanın hayatını kaybettiğini söyledi.

- Terör örgütü IŞİD'le mücadele-
IŞİD terör örgütünün de bölgede ciddi tehditler oluşturduğunu ifade eden Yılmaz, ''Sorunun özüne odaklanmak lazım. Suriye'deki rejim kaldığı müddetçe, Suriye güvenli bölge olmayacaktır'' şeklinde konuştu.

Yılmaz, Irak'ta Avrupalı ülkelerin ve ABD'nin askeri desteğiyle IŞİD'in geri püskürtüldüğünü ancak hala birçok bölgenin IŞİD'in kontrolünde olduğunu ve bu şartlar altında bunun stratejik tehdit oluşturduğunu kaydetti.

Bu kaotik ortamda Türkiye'nin herkese, Arap, Türkmen, Kürt, Nusayri, Şii, Yezidi veya Hristiyan ayrımı yapamadan yardım elini uzattığına işaret eden Yılmaz, Türkiye'ye 1,8 milyon Suriyeli'nin geldiğini ve bunlara 4,5 milyar dolar harcandığını dikkati çekti.
Yılmaz, tüm partnerlerden bu yükün hafifletmesine yardımcı olmalarını beklediklerini kaydetti.

- "Türkiye, davet edildiği tüm AB operasyonlarına katılmıştır"-
Türkiye'nin ihtilafların diyalog, işbirliği ve uluslararası hukuk temelinde barışçıl bir şekilde çözülmesinden yana olduğunu belirten Yılmaz, Türkiye'nin sorumluluğunun bilincinde odluğunu ve bundan dolayı da barışçıl önlemler için Bosna-Hersek'te, Kosova'da, Afganistan'da, Lübnan'da ve diğer NATO operasyonlarına katıldığını hatırlattı.
Türkiye'nin terörizmle mücadelede ikili, bölgesel, ve uluslararası işbirliğini vazgeçilmez olarak gördüğünü ifade eden Yılmaz, Türkiye'nin güvenlik politikasında NATO'nun önemli bir yer aldığını kaydetti.

İsmet Yılmaz, ''Türkiye hem AB adayı bir ülke hem de NATO müttefiki olarak AB'nin ortak bir güvenlik ve savunma politikası geliştirmesine sürekli destek vermiştir. Bu bağlamda Türkiye, davet edildiği tüm AB operasyonlarına katılmıştır. Ancak AB Türkiye ile daha yakın işbirliği geliştirme konusunda eşit derecede istekli olmamıştır'' şeklinde konuştu.

- AB'ye eleştiri-
Türkiye'nin katkı sağladığı AB operasyonlarının planlamalarına ve hazırlıklarına davet edilmediğini belirten Yılmaz, ayrıca Türkiye'nin Avrupa Savunma Ajansı'nın geliştirilmesi sürecinden dışlanmasını ve gizli bilgilerin değişimi konusundaki güvenlik anlaşmasının Türkiye ile imzalanmamasını eleştirdi.

Türkiye'ye yönelik siyasi engellemelerin kaldırılmasını isteyen Yılmaz, ''AB üyesi olmayan NATO müttefiklerine, AB'nin savunma inisiyatiflerinde ve Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası'nın (OGSP) planlama ve karar alma mekanizmalarında taahhütleri ve katkılarına uygun şekilde yer verilmelidir'' dedi.

Dünyada artan güvenlik tehditlerinin arttığını, diğer taraftan tüm ülkelerde askeri harcamalarda kısıtlama yapıldığını belirten Yılmaz, bu konuda daha etkin olmak için işbirliğine gitmek gerektiğini kaydetti.

Yılmaz, gelişen ve rekabet edebilir hale gelen Türkiye'nin savunma sanayisinin, cirosunun 5 milyar dolara, ihracatının ise 1 milyar dolara ulaştığını bildirdi.
Konuşmasının ardından Bernauer Caddesi'nde bulunan ve Berlin Duvarı'nın yıkılmayan bir bölümünün yer aldığı açık müzeyi ziyaret etti. Türkiye'nin Berlin Büyükelçiliğini de ziyaret eden Yılmaz, daha sonra uçakla Türkiye'ye gitti.

Kaynak: AA