Memur-sen Genel Başkanı Gündoğdu Van'da

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, 12 Eylül Referandumu ile 60 yıllık darbeci geleneğine son verildiğini söyledi.

Memur-Sen Van İl Temsilciliği'nde düzenlenen Eğitim-Bir-Sen Van 2 No'lu Üniversite Yurt-Kur Şubesi 1. Olağan Kongresi'ne katılmak üzere bugün Van'a gelen Gündoğdu, il binası önünde bağlı sendika şube başkanları ve üyeler tarafından karşılandı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan kongrede bir konuşma yapan Gündoğdu, 12 Eylül Referandumu sonrası yeni bir Türkiye'nin oluştuğunu söyledi. Referandum ile 60 yıllık darbeci geleneğe son verildiğini ifade eden Gündoğdu, ''Darbecilerin
kirlettiği bir gün olan 12 Eylül'ün millet iradesiyle temizlendiği bir gün olarak yeni Türkiye'nin de başlangıcını oluşturmuştur. Merhum Mehmet Akif İnan ve dava arkadaşları, bugün bu bayrağı Van'da ve Türkiye'de omuzlayan, daha ilerilere taşıyan siz değerli adanmış kardeşlerimizin de en önemli işi vesayeti deşifre etmektir. Bu vesayet içerisinde darbecilerin, hakimiyetin millete ait olmasına rağmen millet iradesini anayasal kurum görüntüsü altında baltalayan kurumların yaptıklarını deşifre etmekte
Eğitim-Bir-Sen, Memur-Sen ailesinin en önemli görevi olmuştur. Van Memur-Sen il temsilciliğimiz de darbe ürünü kurumlardan Yüksek Öğretim Kurulu'nun (YÖK) 'Ordu göreve' pankartının altında yürümeyi marifet sayan zavallıların bu ülkenin üniversitelerini iri liselere dönüştürenlerin en önemli ayaklarından birisini burada en mükemmel biçimde deşifre ederek bu ülkenin tarihindeki onurlu yerini almıştır'' dedi.
1924 Anayasası ile milleti, güveni teoride tesis eden bir anlayışın 1950'ye kadar tek parti diktatörlüğü ile devam ettiğini ifade eden Gündoğdu, ''1960'da darbe, 1970'de muhtıra, 1980'de darbe, 28 Şubat süreci kirli süreç, e-muhtıra, Balyoz planı, Yakamoz, Sarıkız, Ay Işığı, Ergenekon, ne kadar geçmişte adı güzel kavram varsa onları da ülkeyi de kirlettiler. Onun için 12 Eylül çok önemli. Gerek memurun toplu sözleşme hakkına kavuşması, gerek baş darbeci Kenan Paşa'nın anayasa ile korunuyor olabilmesinin
sona ermesi, gerekse kadınlara, çocuklara, şehit yakınlarına pozitif ayırımcılık, bunların hepsi önemli'' şeklinde konuştu.
Yüksek Askeri Şura (YAŞ) ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararlarının yargıya açılmasını çok önemli bir gelişme olarak nitelendiren Gündoğdu, ''Burada yargısız infaza tabi tutulan Ferhat Sarıkaya ve onun gibilere evrensel hakkı olan savunma hakkının verilecek olması başta olmak üzere Türkiye'de demokrasinin katılımcılığa geçişi, vesayetin millet iradesine geçişi ve en önemlisi bu geçişin paketidir'' dedi.

''MESLEKİ EĞİTİMİ, ÇIRAKLIK EĞİTİMİNİ, DİN EĞİTİMİNİ 8 YIL DAYATMA İLE YOK EDEN BİR ÜLKE YOK''
Milli Eğitim Şura'larında alınan kararlara rağmen, YÖK'ün ideolojik yaklaşımıyla 28 Şubat sürecinde kesintisiz eğitim dayatmasıyla karşılaşıldığını ifade eden Gündoğdu, ''Dünyanın hiçbir yerinde mesleki eğitimi, çıraklık eğitimini, din eğitimini 8 yıl dayatma ile yok eden bir ülke yok. İşte kabul edilen önergemizde, 4 artı 4, ardından akademik lise hazırlığı, mesleki eğitim hazırlığı, çıraklık eğitimi hazırlığı ve kabiliyetine göre çocukların istediği, rehberlikle yönlendirileceği bir alan. Onun için
yeni Türkiye'nin 28 Şubat sürecinin bütün dayatmalarını sona erdirme mecburiyeti var'' dedi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Peyami Battal, sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı kongrede tek liste ile sandığa giden Yrd. Doç. Dr. Davut Okçu, 150 delegeden 90'nın oyunu alarak tekrar başkan seçildi.