İstanbul Ansiklopedisi raflardaki yerini aldı

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkeni Ajansı'nın desteğiyle hazırlanan 'İstanbul Ansiklopedisi' raflardaki yerini aldı. Bilim, sanat, edebiyat ve medya dünyasından tanınmış 150'yi aşkın ismin İstanbul'u anlattığı ansiklopedide İstanbul'a özgü çok sayıda fotoğraf yer alıyor.

NTV Yayınları'nın hazırladığı 'İstanbul Ansiklopedisi'nin danışmanlığını Enis Batur, yayın koordinatörlüğünü Sevin Okyay yapıyor. 'İstanbul Ansiklopedisi'nde kültür, bilim, sanat, edebiyat ve dünyasından tanınmış 150'yi aşkın yazar ve fotoğrafçı, İstanbul'u, özgün anlatımları ve kişisel yakınlıklarıyla tanıtıyor.

Swiss otelde düzenlenen basın toplantısıyla konuşan İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sekreteri Yılmaz Kurt, 'İstanbul Ansiklopedisi'nin son derece özgün olduğunu söyledi. Ansiklopedinin içeriği konusunda bilgi veren Kurt, "Baskın Oran'dan Azınlıklar'ı, Masis Kürkçügil'den 6–7 Eylül Olayları'nı, 1 Mayıs 1977'yi ve Troçki'yi, Celal Şengör'den İstanbul'un jeolojisini Ansiklopedi sayfalarında bulmak mümkün. 1010 sayfadan oluşan İstanbul Ansiklopedisi'nde semtlerin, kurumların yanı sıra Münevver Ayaşlı, John Freely, Haldun Taner gibi İstanbul'dan etkilenmiş – İstanbul'u etkilemiş isimler de yer alıyor." diye konuştu.

NTV Yayınları Genel Koordinatörü Mustafa Dağıstan da, ansiklopedi hakkında şu bilgileri verdi: "Deprem, yangın, salgın hastalıklar gibi kentin sosyo-ekonomik yaşamını doğrudan etkileyen toplumsal olaylar da İstanbul Ansiklopedisi'nin maddeleri arasında. İstanbul Ansiklopedisi, tarihöncesinden Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet'e uzanan olaylar, kurumlar, semtler, mimari, doğa, müzik ve gösteri sanatları, mitoloji ve insanlar üzerinden İstanbul'u anlatıyor. NTV Yayınları'nın 350 maddeden oluşan İstanbul Ansiklopedi'sini benzerlerinden farklı kılan bir başka unsur ise; ilk insana ait izlerin 800 bin yıl öncesine dayandığı Yarımburgaz Mağarası'yla, ilk yerleşik yaşamın 8 bin 500 yıl öncesine uzandığı Yenikapı buluntularıyla, tarih boyu bir megakent olan İstanbul'u, onun kimliği haline gelen hızlı değişimi içinde konumlaması ve üstelik bunları yaparken de İstanbul'un sadece tarihine değil, bugününe de yer veren bir tür sübjektif ansiklopedi olması."

Ansiklopedinin ön sözünde Enis Batur, "Tarih Vakfı"nın ve Reşat Ekrem Koçu'nun kendine has ama yarım kalmış İstanbul ansiklopedilerinin 'hala eskimediklerine' dikkat çekiyor. Baş döndürücü bir hızla kendisini yenileyen İstanbul için, 21. yüzyılın ilk on yılındaki gelişmeleri de göz önünde tutacak bir çalışmanın gerekliliğini belirterek, ansiklopedinin zaman içinde yenilenerek canlı bir organizma halinde tutulacağının altını çiziyor.