Izmir Için Afet Çalismasi Açiklamasi 'Binalarin Yüzde 50'Sinde Kontrol Sart, Acil'
Izmir’de, son afet çalismasi kapsaminda 30 ilçede 903 bine yakin bina stoku oldugu tespit edilirken, binalarda korkutan bilgiler ortaya çikti. "Kentteki binalarin yüzde 50’sinin kontrol edilmesi lazim, hem de acil" diyen Prof. Dr. Celalettin Kozanoglu, "Kentte 903 bin bina stoku var. Yüzde 36’sinin maalesef kaçak oldugunu ögrendik, oldukça yüksek bir rakam. Izmir korkutuyor; ama korkunun ecele faydasi yok. Binalarin yüzde 50’sinin tamaminin sinavi geçecegi konusunda kesin bir sey söylememiz mümkün degil" dedi.

Izmir Ekonomi Üniversitesi (IEÜ) Insaat Mühendisligi Bölüm Baskani Prof. Dr. Celalettin Kozanoglu, "Izmir korkutuyor; ama korkunun ecele faydasi yok" dedi.
"Kentteki binalarin yüzde 50’sinin kontrol edilmesi lazim"
Celalettin Kozanoglu, kentteki binalarin yüzde 50’sinin kontrol edilmesi gerektigini ifade ederek, "Bu kontrol sonucunda saglam da, yetersiz de çikabilir. Acil kontrol edilmesi lazim; çünkü depremin ne zaman gelecegi belli degil. Bu tedbirler ne kadar erken alinirsa halkimiz için o kadar iyi olur" seklinde konustu.
Dikkat çeken rakamlari paylasan Prof. Dr. Celalettin Kozanoglu, Izmir’de 903 bin bina stoku oldugunu aktararak, bu stokun yüzde 12’sinin 1998’den sonraki yeni deprem yönetmeligine göre yapildigini anlatti.
Izmir’deki binalarin yüzde 36’si kaçak çikti
Binalarin yüzde 36’sinin kaçak oldugunu kaydeden Kozanoglu, bu kadar büyük kaçak oraninin kendisini sasirttigini söyledi.
Kaçak yapilarin, kaçak kat ya da bina seklinde olabilecegini dile getiren Prof. Dr. Celalettin Kozanoglu, "Bu bilgiler, Izmir Büyüksehir Belediyesi’nin afet planiyla ilgili yaptigi çalisma sonucu ortaya çikti. Izmir’deki binalarin yüzde 36’sinin kaçak oldugu tespit edilmis durumda. Izmir’de 30 ilçe var, 11’i merkez ilçe. Bu binalarin yüzde 40’i merkez ilçelerde toplanmis durumda. Izmir’de yapilarin yüzde 52’si, 1998’den önceki deprem yönetmeliklerine göre yapildi" ifadelerine yer verdi.
Binalarin eski olmasinin yikilacagi anlamina gelmedigini paylasan Prof. Dr. Celalettin Kozanoglu, "O zamanin mevcut yürürlükteki deprem yönetmeliklerine göre; dogru malzeme, dogru proje, dogru uygulama yapildiysa, binamiz elbette saglam olabilir. Eski bina, her zaman riskli bina demek degildir. Binanin eski olmasi, yikilacagi anlamina asla gelmez. Elbette, Izmir’deki eski yapilarin mutlaka elden geçirilmesi; uygun karotlar alinarak ve performans analizleri yapilarak kontrol edilmesi gerekir" diye konustu.
"Kontrol edilmesi gereken binalar sinavi geçer mi çürük mü bilemeyiz"
Izmir’de kontrol edilmesi gereken binalarin deprem sinavini geçecegine kimsenin garanti veremeyecegini anlatan Prof. Dr. Celalettin Kozanoglu, söyle devam etti:
"Izmir’de, 1998 öncesi deprem yönetmeligine göre yapilmis binalarin tamaminin sinavi geçecegi konusunda kesin bir sey söylememiz mümkün degil. Bu tamamen testler sonucunda görecegimiz bir sey. Bir betona disaridan baktigimiz zaman; saglam mi, çürük mü, içindeki donati iyi mi, kötü mü, bunu anlamak mümkün degil. Bu test sonucu görülebilecek bir sey. Dolayisiyla bu testlerin bir an önce yapilmasi gerekir."
Sahil seritlerindeki zemin sivilasmasina dikkat çekti: "Çok tehlikeli"
Kozanoglu, Izmir’deki bazi noktalarda zemin sivilasmasi oldugunu ifade ederek, bu durumun tehlikeli oldugunu söyledi.
Kozanoglu, son olarak sözlerine söyle devam etti:
"Sivilasan zeminin bir özelligi var; sivilasma olan zeminlerde, deprem aninda su açiga çikiyor. Bu durum da zeminin zayiflamasina yol açiyor. Sivilasma, iste bu nedenle çok tehlikeli. Bu zeminler, normal zamanda saglam gibi gözüküyor; ancak asil problem deprem esnasinda ortaya çikiyor. Bina, yikilmadan devrilebiliyor, ya da batabiliyor. Bunlar tabi büyük mal ve can kayiplarina sebep oluyor. Alsancak, Kordon, Güzelbahçe seridi, Bostanli, Çigli sahilleri, zaman içinde alüvyonlarla dolmus, sert gibi gözüken fakat zaman içinde oturmus zeminler. Bu zemine yapi yapacaksak, zeminin mutlaka çok iyi analiz edilmesi ve gerekli önlemlerin alinmasi gerekiyor. Ben, bu zemine asla bina yapilamaz demiyorum; ama mutlaka önlemini almali, çok iyi bir geoteknik çalisma yapmaliyiz. Özel tedbirler almaliyiz. Aksi takdirde depremde, hepimizi üzen sonuçlara sebep verebilir."
