Mimar Sinan Ekolünün Ankara'daki Tek Örnegi Olan Cenab-I Ahmet Pasa Camii'nde 5 Asirdir Ezan Sesi Yükseliyor

Klasik Osmanli mimarisinin Ankara’daki tek temsilcisi olan Cenab-i Ahmet Pasa Camii’nde 5 asirdir ezan sesi yükselmeye devam ediyor.

Mimar Sinan Ekolünün Ankara'daki Tek Örnegi Olan Cenab-I Ahmet Pasa Camii'nde 5 Asirdir Ezan Sesi Yükseliyor
Ankara’nin Altindag ilçesi Ulucanlar Caddesi üzerinde yer alan Cenab-i Ahmet Pasa Camii, Mimar Sinan’in eseri oldugu belirtilmesine ragmen 1565-1566 yillarinda Hassa Mimarlar Ocagi’ndaki ögrencileri tarafindan yapildigi düsünülmektedir. Yapimina Kanuni Sultan Süleyman’in veziri ve Anadolu Beylerbeyi Cenab-i Ahmet Pasa’nin istegi üzerine baslanilan cami, Cenab-i Ahmet Pasa’nin vefatindan 4 yil sonra tamamlanmistir. Camide yer alan kitabelerden 1217 (1802) ve 1305 (1887) tarihlerinde onarilarak yenilendigi ögrenilen camiden 5 asirdir ezan sesleri yükselmeye devam ediyor. Cumhuriyet döneminde ise 1940 ve 1959-1970 yillari arasinda onarimdan geçen cami Ankara’nin en eski camilerinden biri olarak yer aliyor. Caminin tamami kesme tastan yapilmasi ve kubbeli olmasi özelligiyle Ankara’daki diger camilerden ayrisirken, klasik Osmanli mimarisinin Ankara’daki önemli temsilcilerinden biri olarak dikkat çekiyor.

“Mimar Sinan’in talebeleri tarafindan yapilmis oldugu tahmin edilmektedir”

Vakiflar Genel Müdürlügü Sanat Eserleri ve Yapi Isleri Sube Müdürü Mimar Buket Onat Dagdeviren, Cenab-i Ahmet Pasa Camii hakkinda bilgi verdi. Dagdeviren caminin 16. yüzyilda Ankara’nin en önemli eserlerinden biri oldugunu dile getirerek, “Cenab-i Ahmet Pasa Camii, klasik Osmanli mimarisinin Ankara’daki yegane temsilcilerinden biri olup, 16. yüzyilda Ankara’nin en önemli eserlerinden biridir. Kanuni Sultan Süleyman döneminde 20 yil boyunca Anadolu Beylerbeyi olarak görev yapan Cenab-i Ahmet Pasa tarafindan 1565 yilinda yaptirilmistir. Ankara’da kubbeli cami örnegine pek rastlamiyoruz. Tek kubbeli cami ender örneklerinden biridir. Sinan’in bas mimar oldugu döneme denk gelmesi sebebiyle Sinan’in talebeleri tarafindan yapilmis oldugu tahmin edilmektedir. Cami kare planli, tamami kesme tastan beden duvarlari üzerinde yükseliyor ve istiridye formundaki tromplarla birlikte kubbeye geçis saglaniyor. Kemerlerde genelde iki renk tas kullanilmis Cenab-i Ahmet Pasa Camii’nde. Camiye son cemaatteki cümle kapisindan giriliyor. Cümle kapisinin hemen üzerinde caminin insa kitabesi bulunuyor. Zaten tarihlere de o kitabeden ulasabiliyoruz. Saginda ve solundaki pencereler üzerinde de birer tamirat kitabesi bulunuyor. En son esasli onarimi ise Vakiflar Genel Müdürlügü tarafindan 2011 yilinda yapilmis durumda” diye konustu.



“Tamami kesme tastan kubbeli olmasi özelligiyle de diger camilerden ayrismaktadir”

Dagdeviren Cenab-i Ahmet Pasa Camii’nin günümüze saglam ve özgün haliyle ulasmis ender camilerden birisi oldugunu belirterek, “Içerisinde mermerden çok sade bir mihrabi bulunuyor. Mermer müezzin mahfili ve minberi yine sadeligiyle dikkatleri çekiyor. Kalem islerine gelince özellikle kubbede bulunan kalem islerinin özgün oldugunu biliyoruz. Ama geçmis dönemlerde geçirdigi onarimlarda da ilave kalem isleri oldugu bilgisine ulasiyoruz. Ankara’da genellikle kerpiç ve moloz tastan kirma çatili camilere rastlamaktayiz. Cenab-i Ahmet Pasa tamami kesme tastan kubbeli olmasi özelligiyle de diger camilerden ayrismaktadir” ifadelerini kullandi.

Caminin avlusunda Cenab-i Ahmet Pasa Türbesi, Azimi türbesi ve Osmanli Mezarligi da yer almaktadir. Camiyi yaptiran Cenab-i Ahmet Pasa, Gürcü asilli Osmanli devlet adamiydi. Sarayda kilerbasi ve çasnigirbasi görevlerinde bulunmus, Sehzade Bayezid ve Sehzade Selim’in Kütahya’daki valiliklerinden dolayi Ankara’da oturmak üzere Anadolu Eyaleti valisi olmustu. 1565 senesine kadar uzun müddet burada kalan Cenab-i Ahmet Pasa Ankara’da vefat etmisti.
Kaynak: İHA