300 milyar dolarlık cevher! Yüzde 50'sini yerli şirketler üretiyor: Yer altında bekleyen 5000 ton daha var

Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, Türkiye'nin altın ithalatına çözüm olarak altın üretiminin daha da artırılması gerektiğini vurgulayarak, "Türkiye'de, yapılmış bir modelleme çalışmasına göre, 6.500 ton metal altın potansiyeli var. Biz bunun 1.500 tonunun nerede olduğunu biliyoruz, üretmeye de başladık. Geriye kalan, yer altında bekleyen 5.000 ton var, bunun bugünkü değeri yaklaşık 300 milyar dolar civarında" ifadelerini kullandı.

300 milyar dolarlık cevher! Yüzde 50'sini yerli şirketler üretiyor: Yer altında bekleyen 5000 ton daha var
300 milyar dolarlık cevher! Yüzde 50'sini yerli şirketler üretiyor: Yer altında bekleyen 5000 ton daha var
Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, maden sektörüne yönelik açıklamalarda bulundu.

'ALTINDAKİ DIŞ TİCARET AÇIĞININ 3'TE 1'İNİ KAPATMAMIZ ANLAMINA GELİR'

Altında dış ticaret açığı bulunduğuna dikkat çeken Yılmaz, 'Biz şu anda yıllık 2,5 milyar dolarlık altın üretiyoruz. Üretimde 100 tona çıkacağımız zaman bu rakam yaklaşık 8-9 milyar dolara yükselecek. Bu da altındaki dış ticaret açığının 3'te 1'ini kapatmamız anlamına gelir' açıklamasını yaptı.

'YÜZDE 50'SİNİ TAMAMI YERLİ SERMAYE OLAN ŞİRKETLER ÜRETİYOR'

Türkiye'de, Bergama'daki altın madeninin 19 Mayıs 2001'de üretime başladığını hatırlatan Yılmaz, 'Takip eden 10 yılda, Türkiye'deki üretimin tamamını yabancılar yapıyordu. Şu anda Türkiye'de üretilen altının yüzde 50'sini tamamı yerli sermaye olan şirketler üretiyor' bilgisini verdi.

300 milyar dolarlık cevher! Yüzde 50'sini yerli şirketler üretiyor: Yer altında bekleyen 5000 ton daha var

'BORDA UÇ ÜRÜN ÜRETMELİYİZ'

Bor madeniyle ilgili de açıklamalarda bulunan Yılmaz, 'Belirli konularda uç ürüne gidersek, dünyada söz sahibi olma ihtimalimiz çok yüksek. Borda biz dünya rezervlerinin yaklaşık yüzde 70'ine sahibiz. Borda cevher veya ara ürün halinde satmak yerine uç ürün üretebilirsek, çok büyük bir katma değer oluştururuz. Örneğin; bir ton ham bor 300-500 dolar. Bunu ara ürüne çevirirseniz, bir ton ara ürüne dönüşmüş borun fiyatı 4 bin dolara kadar çıkıyor. Cam teknolojisi, zırh teknolojisini bu ülkede yaparsanız, bir ton ham borun değeri 500 bin dolara kadar çıkıyor' diye konuştu.

'YEŞİL DÖNÜŞÜM, 9 KAT FAZLA MADENCİLİK DEMEK'

Uzun süredir ülkelerin gündeminde olan yeşil dönüşüm konusundan madenciliğin nasıl etkileneceğine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Yılmaz, yeşil dönüşümün mevcuttan 9 kat daha fazla madencilik yapmak anlamına geldiğini ifade etti. Yılmaz, 'Fosil yakıtlardan uzaklaşalım, daha fazla yenilenebilir enerji kullanalım ve daha fazla batarya üretelim, elektriği depolayalım, güneş panelleri ve rüzgâr santralleri üretelim deniliyor. Bunun bugünkü tespitle faturası 9 kat daha fazla madencilik demek... Daha fazla lityum, kobalt, nikel, bakır, hatta altın bile daha fazla üretilmek zorunda' dedi.

300 milyar dolarlık cevher! Yüzde 50'sini yerli şirketler üretiyor: Yer altında bekleyen 5000 ton daha var

'TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONU DOĞRULARI ORTAYA ÇIKARIR'

Erzincan İliç'te yaşanan maden kazasıyla ilgili de açıklama yapan Yılmaz, TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu'nun konuyla ilgili doğruları açığa çıkaracağına inandıklarını anlattı.
Maden faciasına neden olan yığın liçi prosedürünün bugün dünyada 268 madende uygulandığını anlatan Yılmaz, 'ABD'de, Kanada'da, Avustralya'da, Rusya'da, Arabistan'da birçok yerde uygulanıyor. Uygulanmayan bir şey değil. Burada önemli olan şey kök sebep analizini iyi yapmak' diye konuştu.
Sektörde bir bağımsız denetim mekanizması oluşturulması gerektiğini anlatan Yılmaz, Kanada Madenciler Derneği'nin uyguladığı 'Sürdürülebilir Madencilik İlkeleri' gibi bir iç denetim sertifikasının Türkiye'de de uygulanabileceğini söyledi.