Kültepe'de Bulunan 'Anisa Levhasi'

Kayseri tarihini 6 bin yil önceye dayandiran arkeolojik bulgu ve belgelerin gün isigina çikarildigi Kültepe Kanis-Karum Ören Yeri’nde bulunan ve üzerinde milattan önce 160-150 dönemindeki meclis kararinin tunçtan yapilmis tablet üzerine yazildigi Anisa Levhasi; Anadolu’da o dönem Yunanca’nin kullanildigini ve çok kültürlü bir yasamin var oldugunu kanitlayan belge özelligini tasiyor.

Kültepe'de Bulunan 'Anisa Levhasi'
Kültepe Kazi Baskani Prof. Dr. Fikri Kulakoglu; bu önemli eserin suan Berlin Müzesi’nde bulundugunu söyleyerek; "Bir meclis karari yazilmis bu tablet üzerinde. Bu metnin buradaki bir tapinaga asilmasi karari alinmis. Bu karari alan Kayseri’deki bir sehir meclisi. Bu metne göre anladigimiz kadariyla o dönemki adi Anisa olan Kanis’te, Kültepe’de bir sehir oldugu anlasilmakta" dedi.

Kayseri-Sivas karayolu üzerinde bulunan Kültepe-Kanis-Karum Ören Yeri’nde Prof. Dr. Fikri Kulakoglu baskanligindaki kazi çalismalari Kültür ve Turizm Bakanligi öncülügünde ve Kayseri Büyüksehir Belediyesi’nin destekleriyle devam ederken, elde edilen bulgular tarihe isik tutuyor. 6 bin yillik köklü geçmisi olan Kültepe Kanis-Karum Ören Yeri’nde kazi çalismalari 75 yildir araliksiz devam ederken, Kültepe Kazi Baskani Prof. Dr. Fikri Kulakoglu; kazilarda sadece tabletler degil, belge niteliginde birçok eserin de ortaya çikarildigini söyledi.

Prof. Dr. Kulakoglu; "Kültepe sadece tabletleriyle bilinen bir yer degil. Kültepe’de yapilan kazilarda en az 6 bin yil önceye kadar giden bir yerlesim silsilesi tespit edildi ve daha erken dönemlere dogru da kazilar devam etmekte. Tabi ki Kültepe’yi öne çikaran kisim özellikle ikinci bin yilda Asurlu tüccarlarin gelmesi ve burada bir sistem olusturmasiyla birlikte ticaretin baslamasi. Neredeyse Mezopotamya’nin en güneyinden baslayarak bütün her tarafi kapsayacak sekilde ag kuran Asurlular, elde ettikleri malzemeleri Anadolu’ya getirmisler, altin ve gümüs karsiliginda satmislar. Fakat Kültepe’nin bu sistemli ticareti 300 yil kadar sürmüs, yaklasik olarak milattan önce 1700’lü yillarda bu ticaret kesintiye ugramis. Yaklasik olarak 900 yil kadar Kültepe’de yerlesim olmamis. Tam Hitit’ler dönemine gelen zaman diliminde Kültepe’de bir yerlesim yok. Bunun çesitli sebepleri var ama bu süreden sonra yine ’Demir Devri’ dedigimiz yaklasik 8. yüzyila tarihlenen dönemlerden itibaren tekrar yerlesim kurulmus ve kesintisiz olarak Selçuklu Dönemi’ne kadar devam etmis. Kültepe’de tabletlerin yaninda geç dönemlere iliskin çesitli anitsal yapilari süsleyen kabartmalar, steller de var. Onlarin yaninda daha çok ’Geç Demir Çagi’ dedigimiz dönemlere iliskin yerlesim tabakalari var. Asil dikkat çeken kismi ’Helenistik dönem’ dedigimiz yani asagi yukari 300’lerden sonraki döneme ait çok ilginç veriler var. Yapilan kazilarda ve arastirmalarda biliyoruz Kültepe’de yogun bir Helenistik Dönem yerlesimi var. Buna iliskin yapilar da tespit edildi. Kutsal yapi olmasi gereken yerde çesitli heykeltras eserleri, o döneme ait oldukça güzel seramikler bulundu" dedi.



1880’lerde Berlin’e kaçirilmis

yüne Kültepe’de bulunan ve belge niteliginde olan Anisa Levhasi’nin bir antikaci tarafindan Berlin’e kaçirildigini kaydeden Kulakoglu; "Bu döneme ait bir tablet var ama bu tunçtan yapilmis bir tablet. ’Anisa Levhasi’ olarak geçen bir tablet var. Maalesef 19. yüzyilda bu eser ve yaninda bulunan baska eserler Istanbul’da bir antikaci tarafindan yurt disina kaçirilmis. Anisa Levhasi dedigimiz bu tunç tablet, bugün Berlin Müzesi’nde yer almakta. 1880’lerde oraya kaçirilmis önemli bir belge bizim için. Tarihi yaklasik olarak da milattan önce 160-150 yillarina gelen bir dönem" ifadelerini kullandi. Levhanin özelligi hakkinda bilgiler veren Prof. Dr. Kulakoglu; "Bir meclis karari yazilmis bu tablet üzerinde. Bu metnin buradaki bir tapinaga asilmasi karari alinmis. Bu karari alan Kayseri’deki bir sehir meclisi. Bu metne göre anladigimiz kadariyla o dönemki adi Anisa olan Kanis’te, Kültepe’de bir sehir oldugu anlasilmakta. Bu kararnamedeki üst düzey yöneticinin onurlandirilmasi karari var. O anlamda Kültepe’nin özellikle geç dönemlerde de halen sehir statüsünde oldugu anlasilmakta. Yunanca o dönemde sehrin dili gibi gözüküyor. Fakat diger taraftan da tablette adi geçen isimlerden anlasildigi kadariyla ayni zamanda burada bir Pers kültürünün de var oldugu anlasilmakta. Özellikle de buradaki yasayan insanlarin isimlerinin baba adlarina bakildiginda bu dönemde gerçekten çok kültürlü bir toplumun yasamakta oldugunu anlayabiliyoruz" seklinde konustu.

Levhanin bir örneginin Kayseri’de sergilenmesinin oldukça önemli oldugunun da altini çizen Kültepe Kazi Baskani Prof. Dr. Fikri Kulakoglu; "Niyetimiz Berlin’deki arkadaslarla görüsüp en azindan bunun bir sekilde kalibini alip Kültepe’de veya yakininda kurulacak olan müzede teshir edilmesi hem Kayseri hem de Kültepe açisindan önemli olacaktir diye düsünüyorum" dedi.

Kültepe’nin Hellenistik Dönemi ile ilgili bilgi veren önemli verilerin basinda Anisa Levhasi ve Anisa sikkeleri geliyor. MÖ 160-150 yillari arasina tarihlenen Anisa Levhasi üzerindeki kararname hem Kültepe’nin hem de Kapadokya Bölgesi’nin hukuksal uygulamalari ve sosyal yasami hakkinda bilgi vermesi ile oldukça önemlidir. Yunanca olarak yazilan kararnamenin konusu ise Anisa kentinde yöneticilik yapmakta olan Abbas’in oglu Apollonios’un, ardinda mirasçi birakmadan ölen bir vatandasin mirasini kente kazandirmasi sonucunda Anisa’da sehir meclisi ve halk meclisi tarafindan ’hayirsever’ unvani ile onurlandirilisini içermektedir.
Kaynak: İHA