Bakan Tunç Açiklamasi 'Kira Davalarinda Arabulucuya Basvuru Sayisi 129 Bin 259'

Hakimlere Yönelik Arabuluculuk ve Tahkim Bilgilendirme Semineri’ne katilan Adalet Bakani Yilmaz Tunç, "Kira davalarinda arabulucuya basvuru sayisi 129 bin 259. Bu basvurulardan 69 bin 239’si anlasma ile sonuçlandi" dedi.

Adalet Bakani Yilmaz Tunç, Hakimlere Yönelik Arabuluculuk ve Tahkim Bilgilendirme Semineri’ne katildi.

Ankara’da bir otelde düzenlenen semineri birçok yargi mensubu takip etti.

Bakan Tunç, konusmasinda Avrupa Birligi ve Avrupa Konseyi ile Adalet Bakanligi is birligiyle yürütülen “Türkiye’de Alternatif Uyusmazlik Çözüm Yollarinin Gelistirilmesi Projesi” kapsaminda düzenlenen “Hakimlere Yönelik Arabuluculuk ve Tahkim Bilgilendirme Semineri” hakkinda bilgi verdi.

Tunç, son 21 yilda sagladiklari güven ve istikrarin, ülkeyi sürekli büyüyen bir ekonomi haline getirdigini söyledi.

Bu büyümeyle de ticari iliskiler, sosyal ve ekonomik hayat gelisirken bu gelisimin sonucunda yeni hukuki iliskiler ve kurumlar da ortaya çiktigini vurguladi.

Bunun sonucunda mahkemelerin is yükünü arttirdigini belirten Bakan Tunç, tüm dünyada her geçen gün hukuk sistemlerinde yerini alan alternatif uyusmazlik çözüm yöntemlerinin, Türkiye’de de genisleyerek yerini almaya devam ettigini ifade etti.

Arabuluculuk hakkinda bilgi veren Tunç, “Uyusmazliklarin çözümünde, adalet gayesine uygun çatisma önleme ve ihtilaflarin çözümü yöntemlerine ihtiyaç artmistir. Arabuluculuk; taraflarin dostane bir sekilde, barisçil bir yöntemle, uzlasarak haklarina az masrafla daha kisa sürede kavusmasini saglayan bir yöntemdir. Ve böylece yarginin da is yükünü azaltan, bu nedenle yarginin da kalitesine katki sunan bir mekanizmadir” seklinde konustu.



“Kiraci, kiraya veren uyusmazliklari barisçil yollarla çözecektir”

Ilamsiz icra yoluyla tahliye hariç kira iliskisinden dogan uyusmazliklar için zorunlu arabuluculuk sisteminin getirildigini söyleyen Tunç, “Müzakereyle çözüme kavusturulmaya uygun olan tasinmaz kirasina iliskin uyusmazliklarin da kazan kazan ilkesi dogrultusunda çözümlenmesi için önemli bir adim attik. Bu sayede, toplumun hemen hemen her kesiminin gerek kiraci gerekse de kiraya veren olarak dahil olabilecegi söz konusu uyusmazliklarin barisçil yollarla çözülerek ticari ve sosyal hayata katki saglanmis olacaktir. Söz konusu düzenleme ile kiraci kiralayanin yasayabilecegi ihtilaflari büyümeden barisçil sekilde çözülmekte ve toplumsal barisa katki sunulmaktadir” ifadelerine yer verdi.

“Arabulucuya basvuru sayisinin 129 bin 259”

Uyusmazliklarda arabuluculuk sistemini getirdiklerini belirten Tunç, kira davalarinda arabulucuya basvuru sayisinin 129 bin 259’u buldugunu, bu basvurulardan 69 bin 239’unun anlasma ile sonuçlandigini kaydetti.

Tunç, ardindan söyle devam etti:

“Bu da demek oluyor ki; 138 binden fazla vatandasimizin uyusmazligini, yargiya tasimadan barisçil yolla çözümlenmesini saglamis oluyoruz. Hatta söz konusu sayiya kiracilarin aile bireylerini de katarsak bu sayi çok daha fazla olacaktir. Sayilar bize anlasma sayisinin, anlasmama sayisindan fazla oldugunu gösteriyor.”

“Arabuluculuga 172 bin 444 basvuru yapilmistir”

7. yargi paketi ile birlikte arabuluculuk konularina deginen Tunç, “Ortakligin giderilmesi uyusmazliklarindan kaynakli 32 bin 647 basvuru, kat mülkiyeti uyusmazliklardan kaynakli 7 bin 511 basvuru, komsuluk hukuku uyusmazliklardan kaynakli 2 bin 590 basvuru, tarimsal üretim sözlesmelerinden kaynakli 437 basvuru, buna az önce bahsettigim kira uyusmazligindan kaynaklanan 129 bin 259 basvuruyu eklersek toplam 172 bin 444 basvuru yapilmistir” dedi.



“Basari orani yüzde 67’dir”

Arabuluculuga iliskin tüm basvuru sayilari hakkinda bilgi veren Tunç, “Ihtiyari ve zorunlu arabuluculukta 2013’ten bu yana toplamda; 5 milyon 486 bin basvuru yapilmis, 3 milyon 573 bin 900’ü anlasmayla sonuçlanmistir. Bu noktada basari orani yüzde 67’dir. Bu oran büyük bir basariyi ortaya koymaktadir. Yilda, bir mahkemede ortalama 500 dosyanin karara baglandigini kabul edersek, 650 mahkemenin is yüküne denk gelmektedir” diye konustu.



“Arabuluculuk sisteminde toplum kazanmaktadir”

Devam eden süreçte de arabuluculuk sisteminin kapsamini genisleteceklerini aktaran Tunç, “Çünkü arabuluculuk sisteminde, yalnizca bir taraf degil, her iki taraf da kazanmaktadir. Toplum kazanmaktadir. Toplumsal huzur ve baris kazanmaktadir. En nihayetinde insanimiz, milletimiz kazanmaktadir. Ayni zamanda arabuluculuk yarginin is yükünün azalmasina katki sunmaktadir. Adalete olan güven artmaktadir” ifadelerine yer verdi.

Farkli bir alternatif uyusmazlik yöntemi olan tahkim hakkinda da konusan Tunç, sunlari söyledi:

“Tahkimde taraflar; kendi aralarinda anlasarak hakemleri tayin edebilecekleri gibi mahkemece ya da bir tahkim merkezince hakemin belirlenmesi yolunu da tercih edebilirler. Tahkimde en önemli özellik, uyusmazligin, o uyusmazlik konusunda uzman, alanda tecrübeli hakemler vasitasiyla ve yasa ile belirlenen kisa sürelerde çözülmesidir. Kanunun emredici hükümleri sakli kalmak üzere, taraflar tahkimde uygulanacak yargilama kurallarini da serbestçe belirleyebilirler. Bu nedenlerle tahkim yargilamasi hizli, sade ve esnek bir yargilamadir.”

“Vatandaslarimizin adalete en hizli ve en kolay ulasmasi adina, çok büyük adimlar attik”

Arabuluculuk ve tahkimin, ekonomi ile yatirima etkisinden bahseden Tunç, “Hem arabuluculuk hem tahkim yöntemi; uyusmazliklari çözümünde etkili, kolay, çözüme hizli ulastiran ve en önemlisi hukuki güvenlik bakimindan tercih edilebilecek yöntemlerdir. Hukuk Devletinin teminati olan hukuki güvenlik ilkesi, adaletin en etkili, hizli, kolay ve ucuz saglandigi durumlarda en iyi sekilde gerçeklestirilmis ve korunmus olacaktir. Bu çerçevede hem tahkim hem arabuluculuk önemli islevler görmektedir. Nitekim Dünyada da bu yöntemlerin giderek daha yaygin kullanilmasi yönünde önemli bir egilim vardir. Bakanlik olarak, vatandaslarimizin adalete en hizli, en kolay ve en az masrafla ulasmasi adina, bu konuda çok büyük adimlar attik. Bundan sonra da söz konusu yöntemlerin gelisiminin takipçisi ve özendiricisi olmaya devam edecegiz” ifadelerini kullandi.

Ticari hayatta, hukukun ekonomiyle olan iliskisinin büyük önem tasidigini söyleyen Tunç, hukukun sagladigi güvenlik ve istikrar ortaminin, isletmelerin rekabet gücünü artirarak yatirimlari tesvik ettigini belirtti.

Hukuki güvenligin saglanmasi amaciyla yapilan tüm bu çalismalarin ekonomik hayata da olumlu yönde etki ettigini aktaran Tunç, 22 yilda Türkiye’de 262 milyar 338 milyon dolar dogrudan yabanci yatirim yapildigindan bahsetti. Tunç ayrica 80 bin 504 yabanci sermayeli sirketin de Türkiye’de faaliyet göstermeye basladigini söyledi.



Tüm bu rakamlarin, ülkede hukuka olan güveni göstermenin yani sira ülkenin yabanci yatirim ve yatirimcilar için de güvenli bir liman oldugunu gösterdigini vurgulayan Bakan Tunç, konusmasini söyle noktaladi:

“Adaletin hakkiyla tecellisi için 22 yildir oldugu gibi, bundan sonra da bu amaçla çalisacagiz. Nihai amacimiz Türkiye Yüzyili’ni, haklinin ve adaletin de yüzyili yapmaktir. Arabuluculuk ve tahkim sistemi ile ilgili önemli oturumlarin düzenlenecegi bu programin, bu hedefi gerçeklestirecek mevzuat çalismalarinda ve yargi uygulamalarinda önemli açilimlar getirecegine inaniyorum.”

Seminer fotograf çekiminin ardindan sonlandi.
Kaynak: İHA