Demirtas'in Avukatlarindan 'Itibar Suikasti' Vurgusu

Gülüç Belediye Baskani Gökhan Mustafa Demirtas’in Avukatlari Mehmet Karadag ve Turan Uzun basin açiklamasi yapti.

Demirtas'in Avukatlarindan 'Itibar Suikasti' Vurgusu
Gülüç Belediye Baskani Gökhan Mustafa Demirtas hakkinda belediyede çalisan iki kadin kendilerine taciz yapildigi iddiasi ile suç duyurusunda bulunmus, savcilik kadinlardan birinin iddialarini asilsiz bularak “kavusturmaya yer yoktur” karari vermis ve karar kesinlesmisti. Diger kadin çalisanin iddialarina yönelik açilan mahkemenin birinci durusmasi Kdz. Eregli Adliyesi’nde görülürken, durusma ileri bir tarihe ertelendi.

“Asil amaçlari müvekkilimizin siyasi gelecegini bitirmeye yönelik”

Durusmanin ardindan adliye önünde müsteki kadinin avukatinin basin açiklamasi yapmasi sonrasinda, Gülüç Belediye Baskani Gökhan Demirtas’in Avukatlari Mehmet Karadag ile Turan Uzun’dan da yanit geldi. Demirtas adina açiklamayi yapan Avukat Karadag, müvekkiline yönelik sorusturmanin basindan bu yana basin yoluyla itibar suaikasti yapilmaya çalisildigini vurguladi. Müsteki avukatinin adil yargilamayi etkilemeye yönelik iddialarinin dogru olmadigini belirten Karadag “Durusma tarihinin seçimlerden sonraya birakilmasinin kendileri için üzücü oldugunu ifade ederek asil amaçlarinin müvekkilimizin siyasi gelecegini ve kimligini bitirmeye yönelik oldugunun açikça göstergesidir.” Dedi.

“Basindan beri itibar suikasti yapilmaya çalisiliyor”

Karadag açiklamasina su sözlere yer verdi: “Müvekkilimiz Gökhan Mustafa Demirtas’in 22.02.2024 tarihinde yapilan 1. Durusma sonrasinda müsteki vekilinin adliye önünde yanina 7-8 kisi alarak yapmis oldugu basin açiklamasi mesleki kurallar ile bagdasmayip Avukatlik Kanunu’nun 40. Maddesi geregince suç niteligi tasimaktadir. Avukatlik Mesleki Kanunu’nun; taraf olarak kesin hal bulunmadikça basina açiklamada bulunamayacagi açik sekilde ifade edilmektedir. Açiklama yapilmasi mecbur olmasi halinde ise de bu açiklamanin adaleti etkileyecek nitelikte olmamasi gerektigi kesindir. Müvekkilimize yönelik olarak sorusturmanin basindan itibaren sistematik olarak itibar suikasti yapilmasi ve bu yönde müsteki vekilinin durusmanin içerigi basta olmak üzere delillerin durumunu degerlendirmesi, taniklara yönelik baski olusturmaya çalismasi, bir kisim basin yayin kuruluslari ile birlikte sorusturma ve kovusturmayi buraya kadar getirdiklerini beyan etmesi yargilamanin durusma salonunda degil de bazi basin yayin kuruluslari ile birlikte kamuoyu önünde adalet mekanizmasi disinda yapildigi izlenimini dogurmustur. Hâlbuki sorusturma tarafsiz ve herkese esit mesafede olan Cumhuriyet Savcilari tarafindan yapilmis ve yine kovusturma adil bir sekilde Türkiye Cumhuriyeti Mahkemesi tarafindan maddi gerçege ulasmak için titizlikle yapilmaktadir. Kaldi ki sorusturma dosyasina konu olan diger bir müstekinin iddialari hakkinda yapilan sorusturmada, bu iddialarin asilsiz oldugu yönünde yargi karar vermis ve bu karar kesinlesmistir. Sorusturmanin basindan itibaren müvekkilimizin siyasi kimligi ve sorusturma dosyasinda verilmis olan gizlilik karari neticesinde simdiye kadar tarafimizca hiçbir basin açiklamasi yapilmamistir. Hatta ve hatta müvekkilimizin siyasi bir parti ile bagi olmasi nedeniyle, siyasetin adaleti etkiledigi izlenimi vermemek için bagli bulundugu siyasi partiden istifa etmistir. Müvekkilimizin yasal haklarini kullanmasi neticesinde müracaatta bulunmasinin bir mobing oldugunu kamuoyuna çarpitarak açiklamada belirtmistir. Müsteki vekilinin mahkemenin tüm delillerini kabul etmis gibi kamuoyu ile paylasmasi kendisini yargi mercii olarak görmekte ve hükmü kendince vermistir. Yargilamada taniklarin dinlenilmeden cezaya hükmedileceginden bahsederek yargilamayi etkileme çabasina içerisine girmistir. Durusma tarihinin seçimlerden sonraya birakilmasinin kendileri için üzücü oldugunu ifade ederek asil amaçlarinin müvekkilimizin siyasi gelecegini ve kimligini bitirmeye yönelik oldugunun açikça göstergesidir. Müvekkilimiz ile yapmis oldugumuz telefon görüsmesinde; hukuka aykiri, dogrulari yansitmayan ve adaleti yönlendirme niteligindeki basin açiklamasindan dolayi müsteki vekili hakkinda Adalet Bakanligina ve bagli bulundugu Baro Baskanligina suç duyurusunda bulunacagini haricen ögrenmis bulunmaktayiz. Müsteki vekili tarafindan yapilan, dogrulari yansitmayan, etik olmayan ve hukuka aykiri basin açiklamasi sonrasinda müvekkilimiz adina cevap verme ve dogru bilgilendirme zorunlulugu dogmustur. Kamuoyuna saygiyla arz ederiz.”
Kaynak: İHA