Geçmisi Binlerce Yila Dayanan Myra Antik Kentinde Kazilar Tapulu Arazilere Takildi

Demre ilçesindeki Myra Antik Kenti ve Çayagzi’ndaki Andriake kazilari devam ediyor. Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik baskanliginda Akdeniz Üniversitesi’nden Ögr. Gör. Süleyman Bulut ve Dr. Beste Tomay, Isparta Uygulamali Bilimler Üniversitesi Ögr. Gör. Erhan Özkan, Dicle Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cüneyt Öz, yine Akdeniz Üniversitesi’nden doktorantlar Mehmet Sengül ve Sema Talu gibi isimlerin yer aldigi ekibin yürüttügü kazilarda, Roma, Bizans dönemleri ve Kalkolitik Çaga kadar gidilebilen kalintilar ve bulgular gün yüzüne çikartiliyor. Andriake’de kazi çalismalarina son sürat devam eden ekip, Myra Antik Kenti’ndeki 11 bin kisilik antik tiyatronun kazilarini da neredeyse bitirmis durumda. Tarihe isik tutan kazilarda geçmis dönem medeniyetlerinin bölgedeki yasam biçimleri, sosyokültürel yapilari, Sanatlari, inançlari ve ticaret yapilarina kadar hayatin tüm alanlarinda inceleniyor.

"Kamulastirma çalismalari eger yapilirsa, Myra’yi açabiliriz"

Kültür ve Turizm Bakanligi Myra ve Andriake kazilarilari hakkinda Ihlas Haber Ajansi’na açiklamalarda bulunan Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, bu bölgede en erken buluntunun 2 yil önce yapilan 9,5 metre derinlikteki sondaj çalismalarinda bulunan Kalkolitik Çag’a ait seramikler oldugunu söyledi.

Antik Akdeniz’in en önemli limanlarindan olan Andriake Liman merkezinde kazi ve restorasyonlari bitirip Likya Uygarliklari Müzesi’ne dönüstürdüklerini ve Myra’da tiyatro kazilarini neredeyse bitirdiklerini aktaran Çevik, “Biz kazi isimizi tamamladik. Artik Bakanlik tarafindan restorasyon ihalesinin yapilmasini bekliyoruz. Bölgenin en büyük tiyatrosu. Orijinal malzemesi büyük oranda elimizde olan bir tiyatro, bir ihale yaparak bu tiyatroyu ayaga kaldirmak bizim için Myra açisindan temel bir hedef oluyor. Ancak bir zorlugumuz var. Demre çok kiymetli tarim topraklarinin oldugu bir yer. Büyük ölçekte seracilik yapiliyor. Antik kentin üstü tamamen seralarla dolu. Kamulastirma çalismalari eger yapilirsa, biz de Myra’da bin yillardir bize bilgi rezervi gibi paketlenmis Myra’yi açabiliriz. Sadece tiyatro degil, diger yapilarla beraber açmayi hayal ediyoruz. Olursa olur, olmazsa da önemli degil. 150-250 yil sonraki meslektaslarimiz kazabilir ve o zamana bilgiyi depolamis olarak saglam sekilde göndermis olacagiz” dedi.



“Çok iyi korunmus”

1 yil süren jeofizik çalismalarda Demre’nin her bölgesinde yer alti ölçümü yaptiklarini da ifade eden Çevik, bu ilçenin 4 ila 10 metre altinda her döneme ait, katman katman antik yerlesimler oldugunu söyledi.

Çevik, “Bütün Demre’nin içini yer altini ölçtük. 4 – 10 metre derinlik arasinda degisen sekilde zamanla üstü örtülmüs. Üstü Demre ama altinda 4-10 metre degisen derinlikte katman katman antik kentler yatiyor. Kalintilar asagida. Bastiginiz topragin 9,5 metre altina kadar kalinti var. Burasi bir tür Pompei gibi, tümüyle alüvyonlar altinda gömülmüs ve korunarak bize kadar gelmis. Çok iyi korunmus. Neredeyse bin yildir gömülü bu kalintilar. Bütün Demre aslinda antik sehir. 1,5 – 2 kilometre çapinda büyük bir metropolis. Tiyatronun 11 bin kisilik oldugunu düsünürseniz, bu tiyatronun ait oldugu kentin ne ölçekte büyük bir metropol oldugunu da anlayabilirsiniz” seklinde konustu.