IDF, Dünya Süt Günü'nde Sütün Besleyici Özelligine Dikkat Çekti

IDF, bu yil Dünya Süt Günü temasini, ‘Süt sektörünü; sürdürülebilirlik, çevresel etki, beslenme ve sosyoekonomik yönden güçlendirmek’ olarak belirledi. Bu kapsamda süt sektörünün dogaya, topluma ve hayvanlara sorumlu davranirken insanlarin ihtiyaci olan saglikli ve besleyici temel gidayi saglamakla ilgili sinirsiz potansiyeline dikkat çekiliyor.



2001’den beri her yil 1 Haziran’da Birlesmis Milletler Gida ve Tarim Örgütü (FAO) öncülügünde kutlanan Dünya Süt Günü; sütün insan sagligi için önemi, ekonomiye ve toplumsal yasama katkilari hakkinda farkindalik olusturmayi hedefliyor. Süt ve süt ürünleri sektöründe yol gösterici bir rol üstlenen Uluslararasi Süt Ürünleri Federasyonu (IDF) süt ve süt ürünlerinin faydasina ve dünya nüfusunun yeterli ve dengeli beslenmesindeki önemine dikkat çekiyor. IDF, bu yil Dünya Süt Günü temasini, ‘Süt sektörünü; sürdürülebilirlik, çevresel etki, beslenme ve sosyoekonomik yönden güçlendirmek’ olarak belirledi.

Sütün önemine ve besin degerlerine dikkat çeken IDF, su açiklamayi yapti:

’’Süt, saglikli bir yasam sürebilmek için gerekli olan besin ögelerini, dogasinda mükemmel bir dengede bulunduran, en temel gida. Içerigindeki proteinler, esansiyel amino asitler, esansiyel yag asitleri, kalsiyum, fosfor, magnezyum, potasyum, iyot, çinko, süt sekeri ve B vitaminleri ile süt ürünleri; saglikli ve dengeli beslenmenin çok önemli bir parçasi. Bu besinlerin, sütün içerisinde birlikte bulunmasi da sinerjik bir etki olusturarak yararlarini artiriyor. Süt ve süt ürünleri; kemik ve dis sagligini, güçlü bir bagisiklik sistemini ve beyin hücrelerinin gelisimini destekliyor ayrica yüksek tansiyon ve tip-2 diyabetin azalmasina da yardimci oluyor.

Arastirmalara göre, sadece 2 bardak süt günlük; protein ihtiyacinin yüzde 28’inin, kalsiyum ihtiyacinin yüzde 62’sinin, B12 ihtiyacinin yüzde 72’sinin, B2 (riboflavin) ihtiyacinin yüzde 52’sinin, iyot ihtiyacinin yüzde 32’sinin, fosfor ihtiyacinin yüzde 56’sinin ve potasyum ihtiyacinin yüzde 32’sinin karsilanmasini sagliyor.

Gidanin yeterliligi endiselerinin ve tarimin sürdürülebilirligine yönelik arayislarin arttigi bu dönemde, süt ve süt ürünlerinin, sürekli artan dünya nüfusunun beslenmesindeki rolü de giderek güçleniyor. Bu degerli gidanin üretilmesi tarim, sanayi ve hizmet olmak üzere farkli alt sektörleri harekete geçiriyor.’’
Kaynak: İHA