AK Parti Sözcüsü Çelik MYK Sonrasi Konustu
AK Parti Genel Baskan Yardimcisi ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Netanyahu’nun ve yanindakilerin yaptiklari seyin Bosna’da yapilandan ya da Naziler’in daha önce yaptigindan hiçbir farki yoktur” dedi.
AK Parti Genel Baskan Yardimcisi ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Merkezi’nde AK Parti Genel Baskani ve Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in baskanligindaki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantisi sonrasi basin açiklamasi gerçeklestirdi. Çelik, Cumhurbaskani Erdogan’in yerel seçimlere dönük hazirliklari yapmasi gerektigi konusunda talimat verdigini ifade etti.
Seçim Isleri Baskanliginin yogun bir mesaisi oldugunu ve seçime hazir olduklarini belirten Çelik, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde sehit olan 3 asker için bassagligi dileklerinde bulundu. Çelik, açiklama yaparken arkasinda bulunan fotograflara iliskin, “Fotograflar birbirine çok benziyor. Bu taraftaki fotograflarla bu taraftaki fotograflar birbirine çok benziyor. Bunlar Nazilerin yaptigi Yahudi soykiriminin fotograflari. Bunlar Netanyahu hükümetinin yaptigi katliamlarin, soykirimin fotograflari. Aslinda ilk bakista hepsi Gazze’den fotograflar gibi gözüküyor. Çünkü fotograflar birbirine çok benziyor. Çünkü benzer bir soykirim yapiliyor. Burada gördügünüz fotograflarda Nazilerin masum Yahudileri öldürerek gerçeklestirdigi soykirima dair fotograflari koyduk. Bu benzerlik daha net bir sekilde gözüksün diye. Buradakiler de Netanyahu hükümetinin Gazzelilere karsi yaptigi soykirimin fotograflari. Bu fotograflari karsilastirdiginizda aslinda hepsi birbirine benziyor. Uzaktan ilk anda eger böyle bir siyah beyaz renklendirme de olmasa tamamen Gazze’de yapilan katliamlara iliskin fotograflar zannedilebilir. Ya da hepsini siyah beyaz bir tarih kitabina koysaniz hepsi Yahudilere yapilan soykirimin fotograflari gibi gözükebilir” diye konustu.
Filistin’de 6 bin 150’den fazlasi çocuk ve 4 binden fazlasi kadin yaklasik 15 bin insanin hayatini kaybettiginin altini çizen Çelik, “Bu bir katliam ve bu bir soykirim. Ve bunu Israil’in kendini savunma hakki var cümlesinin arkasina saklanarak destekleyen ülkeler maalesef Bati dünyasinda halen çogunlukta. Bütün bu süreç içerisinde Bati Seria’da ve Kudüs’te yerlesimciler tarafindan ve Israil askerleri tarafindan 232 Filistinli öldürüldü. 66 gazeteci meslektasiniz hayatini kaybetti. Tabii ilk defa belki de bir meselede Bati toplumlariyla Batili yönetimler arasinda bu kadar mesafe var. Batili yönetimler Israil’in ‘kendini savunma hakki var’ diyerekten bütün bu katliamlari destekleyen, ‘Israil’e bir kirmizi çizgi önermiyoruz’ diyen Biden’in sözlerinde ifade buldugu gibi Israil’i adeta bu katliamlara tesvik eden, herhangi bir sekilde onu elestirmeyecegini bile söyleyen bir üslup sergilerken, Batili halklar, Islam dünyasindaki halklar gibi son derece onurlu, asil, insanlik vicdanindan yana, insan haysiyetini, insan serefini koruyan ve ’Hepimiz Filistinliyiz, hepimiz insaniz’ temasi etrafinda toplanan son derece asil protestolar ortaya koyuyorlar. Ve ’Yasasin Filistin’ diyerekten Gazzeli masumlarin yanlarinda olduklarini gösteriyorlar. Evrensel vicdan sokaklarda yankilaniyor. Hem dogu kentlerinin sokaklarinda yankilaniyor hem bati kentlerinin sokaklarinda yankilaniyor. Ama maalesef Bati’da pek çok yönetim evrensel vicdanin sesine sirtini dönmüs durumda” seklinde konustu.
“Gelinen noktada 4 günlük ateskes bile denmiyor biliyorsunuz, insani ara deniyor”
Israil ve Hamas arasindaki esir takasina iliskin konusan Çelik, sözlerini su sekilde sürdürdü:
"Gelinen noktada 4 günlük ateskes bile denmiyor biliyorsunuz, insani ara deniyor. Fakat sunun daha iyi anlasilmasi bakimindan bu tip bir olayda rakamlardan bahsetmek gerçekten incitici bir sey, gerçekten üzücü bir sey. Ama mesele daha iyi anlasilsin diye bunu ifade etmek zorundayiz. Dünya Saglik Örgütü Genel Direktörü söyle demisti, ‘Her bir saatte alti tane çocuk ölüyor Gazze’de’ demisti. Dolayisiyla bu insani aranin bile 144 tane çocugun hayatini simdilik kurtardigini düsündügümüzde bu bile nihayetinde bir nefes alma firsati verecektir.”
“Bugün itibariyla ateskes devam etsin diyen pek çok çagri yapiliyor”
Ateskes devam etsin diye pek çok çagri yapildigina isaret eden Çelik, "Bugün itibariyla ateskes devam etsin diyen pek çok çagri yapiliyor. Daha dogrusu bu insani ara devam ederek bir ateskese dönsün diye. Hatta Amerika Baskani Biden’a atfen de böyle bir haber geçti. Ama maalesef Netanyahu yönetimi bunu pek uzatmaktan yana gözükmüyor. Ya da bugün haberlere düstügü gibi sadece günlük uzatmalar çerçevesinde bir insani mesele olarak degil, savasin bir taktik asamasi gibi görmeye devam ediyor” dedi.
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in Almanya’da yaptigi konusmayi hatirlatan Çelik, “Sayin Cumhurbaskanimizin Almanya’da yaptigi konusma bundan sonrasinda bütün insanlik vicdaninda yankilanmaya devam edecektir. Bu meselede ve benzeri insani krizlerde bir pusula olarak Bati siyasetinin önüne koyulmustur. Ardindan tabii zaten bu insani talebin kimde karsilik bulacagini bildigi için Israilli aileler sayin Cumhurbaskanimiza kendi ailelerinden esir olanlarin, rehine olanlarin kurtarilmasi için bir mektup yazdilar. Ayni sekilde Hamas’ta Taylandli esirlerin kurtarilmasinda Cumhurbaskanimizin rolünden bahsetti. Ilk günden itibaren herkes cümlenin yarisini, çeyregini ya da söylenmesi gereken cümlenin bir kismini söylerken Cumhurbaskanimiz cümlenin tamamini söyleyerek bu meselede nasil bir durus sergilenmesi gerektigini bütün dünyanin önünde cesur ve kararli bir sekilde ortaya koydu. Ve görüldügü gibi en son Ispanya Basbakani’nin ve Belçika Basbakani’nin beyanatlarinda da görüldügü gibi dogru olanin bu oldugu giderek dillendirilmeye baslanmistir. Bati halklarinda ortaya çikan o asil, soylu sahip çikmanin Gazzelilere sahip yönetimler için de bir uyari niteligi tasidigi görülmüstür. Tabii insani aranin uygulanmasinda birtakim sorunlar çikti. Burada Israil’in Gazze’nin kuzeyine yardimlarin gitmesini engellemek gibi bir tutum içerisine girdigini görüyoruz. Ama netice itibariyla o sorun da asilmis gözüküyor. Bu taktik bir mesele olarak görülen Israil tarafindan bu durum kalici bir ateskese dönüsür” ifadelerini kullandi.
Çelik, insani arayla birlikte yikimin boyutlarinin ortaya çiktiginin altini çizdi. Gazze’de ve o bölgedeki Türk vatandaslarin durumuyla yakindan ilgilendiklerini vurgulayan Çelik, simdiye kadar 500 vatandasin tahliye oldugunu aktardi. Çelik, Bati’nin temsil ettigini söyledigi degerlerin Bati hükümetleri nezdinde tamamen yok oldugunu söyledi.
“Bugün tarafsizlik, soykirim yapanlarin örtülü destekçisi olmak anlamina gelmektedir”
"Bugün tarafsizlik, soykirim yapanlarin örtülü destekçisi olmak anlamina gelmektedir" diyen Çelik, “Israil’in katliamlarini aklama adina Gazze’nin yikimina ses çikarmamak bütün bu parlak düsüncelerin insanin öz yikimi karsisinda sessiz kalmasi demektir. Bugün tarafsizlik katliamin gizli destekçisi olmak demektir. Bugün tarafsizlik, soykirim yapanlarin örtülü destekçisi olmak anlamina gelmektedir. Gelinen noktada acil bir ateskese ihtiyaç vardir. Bu ateskesin sürekli olmasi gerekir. Ve oradan da iki devletli cografi bütünlüge sahip bagimsiz bir Filistin Devleti’nin ortaya çikmasi seklindeki nihai çözüm olacaktir. Eger bu çözüme varilmazsa ayni sey defalarca yasanmak durumunda kalacaktir. Su anda beklentimiz ve ümidimiz ateskesin kalici olmasidir” dedi.
“Netanyahu’nun ve yanindakilerin yaptiklari seyin Bosna’da yapilandan ya da Nazilerin daha önce yaptigindan hiçbir farki yoktur”
Israil’in Roma sözlesmesinin tarafi olmadigini ama Filistin’in sözlesme tarafi olduguna deginen Çelik, “Dolayisiyla bundan sonrasinda Netanyahu ve yanindakilerin soykirim ve insanliga karsi islenen suçlar bakimindan takibinin dünyadaki bu meseleye sahip çikan bütün insanlar tarafindan yapilmasi son derece önemli olacaktir. Netanyahu’nun ve yanindakilerin yaptiklari seyin Bosna’da yapilandan ya da Nazilerin daha önce yaptigindan hiçbir farki yoktur. Nazilerin yaptigiyla Gazze’de Netanyahu’nun yaptigi arasindaki benzerlik zaten çok büyük bir teorik açiklamalara, herhangi bir sekilde izaha ihtiyaç birakmadan tabloyu net bir sekilde ortaya koymaktadir” seklinde konustu.
“Türkiye’nin güvenliginde kim olursa olsun santaj yaparsa bizde hiçbir etkisi olmaz”
???????Ege ve Dogu Akdeniz’de görev uçusu yapan Türk jetlerine Yunanistan’a ait S-300 hava savunma sistemi tarafindan radar kilidi atilmasi ve Türkiye’nin Eurofighter talebi ile ilgili soru üzerine Çelik, “Karsimizdakilerin süreçle ilgili kullandigi argümanlar, hava savunma sistemi açisindan Patriot istedigimizde verdikleri cevaplar, argümanlarin aynisi. Türkiye kendi güvenligi için gereklerini yerine getirirken, ayni zamanda NATO’nun güvenligini de saglamaktadir. Bulundugu jeostratejik konumda Avrupa’nin da güvenliginin saglandigi açiktir. Türkiye güvende degilse NATO büyük eksiklik ve zaaf içerisinde olur. Biz hava savunma sistemi istedigimizde ret cevabi verdiler. Bunu bize vermeniz gerekiyor. Bizim güvenligimiz NATO’nun güvenligi. Bunu saglamak için S-400 aliyoruz. Karsi karsiya oldugumuz durum ikiyüzlü bir durumdur. S-400 meselesinden önce de, sonra ’Gelin sizden Patriot alalim’ dedik. Buna da itiraz ettiler. Türkiye’nin güvenliginde kim olursa olsun santaj yaparsa bizde hiçbir etkisi olmaz. Türkiye güçlü bir diplomasi devletidir, santaja boyun egmez. Azerbaycan topraklarini almak, Karabag’i almak için verilen mücadeleye destek veren Türkiye’nin bu destekten vazgeçmesini istiyorlar. Suriye’de terör devletçikleri kurulmaya çalisiyor, Türkiye kendi güvenligi için operasyon yapiyor. ’Bu F-35 ve F-16 alisini engeller’ deniyor. Biz bu santaji kabul etmeyecegiz. Biz tarihin insanlik tarafinda durdugumuz için gurur duyuyoruz. Türkiye’nin güvenlik meselesi santaj konusu degildir. Simdi yine NATO savunma sistemi içerisinde kullanilan Eurofighter uçaklariyla ilgili bir degerlendirme var. Ama simdi tutuyorlar bunu Gazze meselesine baglamaya çalisiyorlar. Bakin eger birileri sunu söylüyorsa, yani bu bir raporda da çikti biliyorsunuz, parlamento raporunda. Türkiye Avrupa Birligi’ne aday bir ülke olarak onlarla Israil konusunda ayni dis politika tutumuna sahip degilmis. Biz sizinle ayni dis politika tutumuna sahip olmadigimiz için, tarihin insanlik tarafinda durdugumuz için, zulüm tarafinda durmadigimiz için biz bununla gurur duyuyoruz. Bunu bizim elimizde bir santaj meselesi olarak, bir bilek güresi meselesi olarak getirmeyin. Türkiye’nin güvenlik meselesi bir tartisma konusu degildir. Türkiye’nin egemenlik meselesi bir santaj konusu degildir. Ortak gelecek, ortak mücadele, ortak tehditlere karsi ortak savunma kapasitesinin gelistirilmesi gibisinden bir yaklasim eger söz konusuysa Türkiye burada mükellefiyetlerini tam olarak yerine getiren kudretli bir ortaktir. Güvenilir bir ortaktir. Dolayisiyla bütün bunlarin bu Eurofighter meselesinde da o sekilde degerlendirilmesi gerekir. Aksi takdirde herkesin sunu bilmesi gerekir. Yarin öbür gün bütün bunlari engelleyip de Türkiye bu ihtiyaçlarini baska yerden temin ettiginde gelip de siz Bati sisteminin disina çikiyorsunuz, NATO sisteminin disina çikiyorsunuz demesinler. Bugün oturulsun, ortak o gelecek perspektifi içerisinde Türkiye’nin bu ihtiyaçlarina olumlu cevap verilsin” dedi.
"CHP lideri Özgür Özel’in ‘Türkiye’de herkes esittir ama Kürtler daha az esittir’, ‘Kürtlere belediye baskani seçtirmeyizi Kürt seçmen unutmaz. Yani kis geçer kurt yedigi ayazi unutmaz, Kürt de yedigi ayazi unutmaz’ sözlerini nasil degerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Çelik, “CHP’nin Kürt seçmeni istismar sezonu seçimler yakinlasirken baslamis. Yeni CHP genel baskaninin Kürt seçmenini istismar ettigi anlasiliyor. Cumhurbaskanimiz demokratik reformlarda güçlü mücadele verdi. En son gördük ki son seçimlerde imzaladiklari protokollerle aslinda Kürt seçmene nasil yalan söylemisler? CHP sözcüsü ve baskalari da oradaymis. Bu konularda Türkiye’deki bütün kesimler üzerindeki esitsizlikleri ortadan kaldirmak için mücadele etmisiz. Bir gün gelir anlatiriz, Cumhurbaskanimizin ve bu mücadeleyi veren arkadaslarimizin hangi tehditlerle karsi karsiya kaldigini kendimiz çok iyi biliyoruz. Herkes çok iyi biliyor. Yerel seçimler yaklasirken CHP’nin yeni genel baskaninin sözüyle Kürt seçmenini istismar sezonunu açmistir” ifadelerini kullandi.
“Cumhur Ittifaki’nda hiçbir sorun yok”
Bir gazetecinin ‘MHP Genel Baskani Bahçeli ile Cumhurbaskani Erdogan’in geçen hafta bir görüsme yapacagi kamuoyuna yansimisti ama böyle bir görüsme gerçeklesmedi. Bu konuda sorunlar oldugu iddialari vardi" sözleri üzerine Çelik, “Cumhur Ittifaki ile ilgili bir sorun var yorumlari ittifakin disinda ortaya çikiyor. Cumhur Ittifaki’nda hiçbir sorun yok. AK Parti ile MHP heyetleri arasinda görüsmeler gayet tempolu sekilde devam etti. Ittifakta bütün partiler kendi kimliklerini, kisiliklerini koruyarak ilkeler temelinde bir araya geliyorlar. Tek bir partiye dönüsmüyorlar. Herhangi bir sorun yok, en güçlü bir sekilde seçime hazirlaniyoruz. Cumhurbaskanimiz ile Bahçeli ihtiyaç duyduklari her zaman bir araya geliyorlar. Taktik meseleler tartisilir, siyasi konularda farkli yaklasimlar olabilir ama bu Cumhur Ittifaki’nin ana omurgasini zedelemez. IYI Parti meselesinde onlar kendileri her ilde ayri aday çikaracaklarini ifade ettiler. Kendileri bu yolda ilerliyorlar” seklinde konustu.
Kaynak: İHA
Seçim Isleri Baskanliginin yogun bir mesaisi oldugunu ve seçime hazir olduklarini belirten Çelik, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde sehit olan 3 asker için bassagligi dileklerinde bulundu. Çelik, açiklama yaparken arkasinda bulunan fotograflara iliskin, “Fotograflar birbirine çok benziyor. Bu taraftaki fotograflarla bu taraftaki fotograflar birbirine çok benziyor. Bunlar Nazilerin yaptigi Yahudi soykiriminin fotograflari. Bunlar Netanyahu hükümetinin yaptigi katliamlarin, soykirimin fotograflari. Aslinda ilk bakista hepsi Gazze’den fotograflar gibi gözüküyor. Çünkü fotograflar birbirine çok benziyor. Çünkü benzer bir soykirim yapiliyor. Burada gördügünüz fotograflarda Nazilerin masum Yahudileri öldürerek gerçeklestirdigi soykirima dair fotograflari koyduk. Bu benzerlik daha net bir sekilde gözüksün diye. Buradakiler de Netanyahu hükümetinin Gazzelilere karsi yaptigi soykirimin fotograflari. Bu fotograflari karsilastirdiginizda aslinda hepsi birbirine benziyor. Uzaktan ilk anda eger böyle bir siyah beyaz renklendirme de olmasa tamamen Gazze’de yapilan katliamlara iliskin fotograflar zannedilebilir. Ya da hepsini siyah beyaz bir tarih kitabina koysaniz hepsi Yahudilere yapilan soykirimin fotograflari gibi gözükebilir” diye konustu.
Filistin’de 6 bin 150’den fazlasi çocuk ve 4 binden fazlasi kadin yaklasik 15 bin insanin hayatini kaybettiginin altini çizen Çelik, “Bu bir katliam ve bu bir soykirim. Ve bunu Israil’in kendini savunma hakki var cümlesinin arkasina saklanarak destekleyen ülkeler maalesef Bati dünyasinda halen çogunlukta. Bütün bu süreç içerisinde Bati Seria’da ve Kudüs’te yerlesimciler tarafindan ve Israil askerleri tarafindan 232 Filistinli öldürüldü. 66 gazeteci meslektasiniz hayatini kaybetti. Tabii ilk defa belki de bir meselede Bati toplumlariyla Batili yönetimler arasinda bu kadar mesafe var. Batili yönetimler Israil’in ‘kendini savunma hakki var’ diyerekten bütün bu katliamlari destekleyen, ‘Israil’e bir kirmizi çizgi önermiyoruz’ diyen Biden’in sözlerinde ifade buldugu gibi Israil’i adeta bu katliamlara tesvik eden, herhangi bir sekilde onu elestirmeyecegini bile söyleyen bir üslup sergilerken, Batili halklar, Islam dünyasindaki halklar gibi son derece onurlu, asil, insanlik vicdanindan yana, insan haysiyetini, insan serefini koruyan ve ’Hepimiz Filistinliyiz, hepimiz insaniz’ temasi etrafinda toplanan son derece asil protestolar ortaya koyuyorlar. Ve ’Yasasin Filistin’ diyerekten Gazzeli masumlarin yanlarinda olduklarini gösteriyorlar. Evrensel vicdan sokaklarda yankilaniyor. Hem dogu kentlerinin sokaklarinda yankilaniyor hem bati kentlerinin sokaklarinda yankilaniyor. Ama maalesef Bati’da pek çok yönetim evrensel vicdanin sesine sirtini dönmüs durumda” seklinde konustu.
“Gelinen noktada 4 günlük ateskes bile denmiyor biliyorsunuz, insani ara deniyor”
Israil ve Hamas arasindaki esir takasina iliskin konusan Çelik, sözlerini su sekilde sürdürdü:
"Gelinen noktada 4 günlük ateskes bile denmiyor biliyorsunuz, insani ara deniyor. Fakat sunun daha iyi anlasilmasi bakimindan bu tip bir olayda rakamlardan bahsetmek gerçekten incitici bir sey, gerçekten üzücü bir sey. Ama mesele daha iyi anlasilsin diye bunu ifade etmek zorundayiz. Dünya Saglik Örgütü Genel Direktörü söyle demisti, ‘Her bir saatte alti tane çocuk ölüyor Gazze’de’ demisti. Dolayisiyla bu insani aranin bile 144 tane çocugun hayatini simdilik kurtardigini düsündügümüzde bu bile nihayetinde bir nefes alma firsati verecektir.”
“Bugün itibariyla ateskes devam etsin diyen pek çok çagri yapiliyor”
Ateskes devam etsin diye pek çok çagri yapildigina isaret eden Çelik, "Bugün itibariyla ateskes devam etsin diyen pek çok çagri yapiliyor. Daha dogrusu bu insani ara devam ederek bir ateskese dönsün diye. Hatta Amerika Baskani Biden’a atfen de böyle bir haber geçti. Ama maalesef Netanyahu yönetimi bunu pek uzatmaktan yana gözükmüyor. Ya da bugün haberlere düstügü gibi sadece günlük uzatmalar çerçevesinde bir insani mesele olarak degil, savasin bir taktik asamasi gibi görmeye devam ediyor” dedi.
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in Almanya’da yaptigi konusmayi hatirlatan Çelik, “Sayin Cumhurbaskanimizin Almanya’da yaptigi konusma bundan sonrasinda bütün insanlik vicdaninda yankilanmaya devam edecektir. Bu meselede ve benzeri insani krizlerde bir pusula olarak Bati siyasetinin önüne koyulmustur. Ardindan tabii zaten bu insani talebin kimde karsilik bulacagini bildigi için Israilli aileler sayin Cumhurbaskanimiza kendi ailelerinden esir olanlarin, rehine olanlarin kurtarilmasi için bir mektup yazdilar. Ayni sekilde Hamas’ta Taylandli esirlerin kurtarilmasinda Cumhurbaskanimizin rolünden bahsetti. Ilk günden itibaren herkes cümlenin yarisini, çeyregini ya da söylenmesi gereken cümlenin bir kismini söylerken Cumhurbaskanimiz cümlenin tamamini söyleyerek bu meselede nasil bir durus sergilenmesi gerektigini bütün dünyanin önünde cesur ve kararli bir sekilde ortaya koydu. Ve görüldügü gibi en son Ispanya Basbakani’nin ve Belçika Basbakani’nin beyanatlarinda da görüldügü gibi dogru olanin bu oldugu giderek dillendirilmeye baslanmistir. Bati halklarinda ortaya çikan o asil, soylu sahip çikmanin Gazzelilere sahip yönetimler için de bir uyari niteligi tasidigi görülmüstür. Tabii insani aranin uygulanmasinda birtakim sorunlar çikti. Burada Israil’in Gazze’nin kuzeyine yardimlarin gitmesini engellemek gibi bir tutum içerisine girdigini görüyoruz. Ama netice itibariyla o sorun da asilmis gözüküyor. Bu taktik bir mesele olarak görülen Israil tarafindan bu durum kalici bir ateskese dönüsür” ifadelerini kullandi.
Çelik, insani arayla birlikte yikimin boyutlarinin ortaya çiktiginin altini çizdi. Gazze’de ve o bölgedeki Türk vatandaslarin durumuyla yakindan ilgilendiklerini vurgulayan Çelik, simdiye kadar 500 vatandasin tahliye oldugunu aktardi. Çelik, Bati’nin temsil ettigini söyledigi degerlerin Bati hükümetleri nezdinde tamamen yok oldugunu söyledi.
“Bugün tarafsizlik, soykirim yapanlarin örtülü destekçisi olmak anlamina gelmektedir”
"Bugün tarafsizlik, soykirim yapanlarin örtülü destekçisi olmak anlamina gelmektedir" diyen Çelik, “Israil’in katliamlarini aklama adina Gazze’nin yikimina ses çikarmamak bütün bu parlak düsüncelerin insanin öz yikimi karsisinda sessiz kalmasi demektir. Bugün tarafsizlik katliamin gizli destekçisi olmak demektir. Bugün tarafsizlik, soykirim yapanlarin örtülü destekçisi olmak anlamina gelmektedir. Gelinen noktada acil bir ateskese ihtiyaç vardir. Bu ateskesin sürekli olmasi gerekir. Ve oradan da iki devletli cografi bütünlüge sahip bagimsiz bir Filistin Devleti’nin ortaya çikmasi seklindeki nihai çözüm olacaktir. Eger bu çözüme varilmazsa ayni sey defalarca yasanmak durumunda kalacaktir. Su anda beklentimiz ve ümidimiz ateskesin kalici olmasidir” dedi.
“Netanyahu’nun ve yanindakilerin yaptiklari seyin Bosna’da yapilandan ya da Nazilerin daha önce yaptigindan hiçbir farki yoktur”
Israil’in Roma sözlesmesinin tarafi olmadigini ama Filistin’in sözlesme tarafi olduguna deginen Çelik, “Dolayisiyla bundan sonrasinda Netanyahu ve yanindakilerin soykirim ve insanliga karsi islenen suçlar bakimindan takibinin dünyadaki bu meseleye sahip çikan bütün insanlar tarafindan yapilmasi son derece önemli olacaktir. Netanyahu’nun ve yanindakilerin yaptiklari seyin Bosna’da yapilandan ya da Nazilerin daha önce yaptigindan hiçbir farki yoktur. Nazilerin yaptigiyla Gazze’de Netanyahu’nun yaptigi arasindaki benzerlik zaten çok büyük bir teorik açiklamalara, herhangi bir sekilde izaha ihtiyaç birakmadan tabloyu net bir sekilde ortaya koymaktadir” seklinde konustu.
“Türkiye’nin güvenliginde kim olursa olsun santaj yaparsa bizde hiçbir etkisi olmaz”
???????Ege ve Dogu Akdeniz’de görev uçusu yapan Türk jetlerine Yunanistan’a ait S-300 hava savunma sistemi tarafindan radar kilidi atilmasi ve Türkiye’nin Eurofighter talebi ile ilgili soru üzerine Çelik, “Karsimizdakilerin süreçle ilgili kullandigi argümanlar, hava savunma sistemi açisindan Patriot istedigimizde verdikleri cevaplar, argümanlarin aynisi. Türkiye kendi güvenligi için gereklerini yerine getirirken, ayni zamanda NATO’nun güvenligini de saglamaktadir. Bulundugu jeostratejik konumda Avrupa’nin da güvenliginin saglandigi açiktir. Türkiye güvende degilse NATO büyük eksiklik ve zaaf içerisinde olur. Biz hava savunma sistemi istedigimizde ret cevabi verdiler. Bunu bize vermeniz gerekiyor. Bizim güvenligimiz NATO’nun güvenligi. Bunu saglamak için S-400 aliyoruz. Karsi karsiya oldugumuz durum ikiyüzlü bir durumdur. S-400 meselesinden önce de, sonra ’Gelin sizden Patriot alalim’ dedik. Buna da itiraz ettiler. Türkiye’nin güvenliginde kim olursa olsun santaj yaparsa bizde hiçbir etkisi olmaz. Türkiye güçlü bir diplomasi devletidir, santaja boyun egmez. Azerbaycan topraklarini almak, Karabag’i almak için verilen mücadeleye destek veren Türkiye’nin bu destekten vazgeçmesini istiyorlar. Suriye’de terör devletçikleri kurulmaya çalisiyor, Türkiye kendi güvenligi için operasyon yapiyor. ’Bu F-35 ve F-16 alisini engeller’ deniyor. Biz bu santaji kabul etmeyecegiz. Biz tarihin insanlik tarafinda durdugumuz için gurur duyuyoruz. Türkiye’nin güvenlik meselesi santaj konusu degildir. Simdi yine NATO savunma sistemi içerisinde kullanilan Eurofighter uçaklariyla ilgili bir degerlendirme var. Ama simdi tutuyorlar bunu Gazze meselesine baglamaya çalisiyorlar. Bakin eger birileri sunu söylüyorsa, yani bu bir raporda da çikti biliyorsunuz, parlamento raporunda. Türkiye Avrupa Birligi’ne aday bir ülke olarak onlarla Israil konusunda ayni dis politika tutumuna sahip degilmis. Biz sizinle ayni dis politika tutumuna sahip olmadigimiz için, tarihin insanlik tarafinda durdugumuz için, zulüm tarafinda durmadigimiz için biz bununla gurur duyuyoruz. Bunu bizim elimizde bir santaj meselesi olarak, bir bilek güresi meselesi olarak getirmeyin. Türkiye’nin güvenlik meselesi bir tartisma konusu degildir. Türkiye’nin egemenlik meselesi bir santaj konusu degildir. Ortak gelecek, ortak mücadele, ortak tehditlere karsi ortak savunma kapasitesinin gelistirilmesi gibisinden bir yaklasim eger söz konusuysa Türkiye burada mükellefiyetlerini tam olarak yerine getiren kudretli bir ortaktir. Güvenilir bir ortaktir. Dolayisiyla bütün bunlarin bu Eurofighter meselesinde da o sekilde degerlendirilmesi gerekir. Aksi takdirde herkesin sunu bilmesi gerekir. Yarin öbür gün bütün bunlari engelleyip de Türkiye bu ihtiyaçlarini baska yerden temin ettiginde gelip de siz Bati sisteminin disina çikiyorsunuz, NATO sisteminin disina çikiyorsunuz demesinler. Bugün oturulsun, ortak o gelecek perspektifi içerisinde Türkiye’nin bu ihtiyaçlarina olumlu cevap verilsin” dedi.
"CHP lideri Özgür Özel’in ‘Türkiye’de herkes esittir ama Kürtler daha az esittir’, ‘Kürtlere belediye baskani seçtirmeyizi Kürt seçmen unutmaz. Yani kis geçer kurt yedigi ayazi unutmaz, Kürt de yedigi ayazi unutmaz’ sözlerini nasil degerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Çelik, “CHP’nin Kürt seçmeni istismar sezonu seçimler yakinlasirken baslamis. Yeni CHP genel baskaninin Kürt seçmenini istismar ettigi anlasiliyor. Cumhurbaskanimiz demokratik reformlarda güçlü mücadele verdi. En son gördük ki son seçimlerde imzaladiklari protokollerle aslinda Kürt seçmene nasil yalan söylemisler? CHP sözcüsü ve baskalari da oradaymis. Bu konularda Türkiye’deki bütün kesimler üzerindeki esitsizlikleri ortadan kaldirmak için mücadele etmisiz. Bir gün gelir anlatiriz, Cumhurbaskanimizin ve bu mücadeleyi veren arkadaslarimizin hangi tehditlerle karsi karsiya kaldigini kendimiz çok iyi biliyoruz. Herkes çok iyi biliyor. Yerel seçimler yaklasirken CHP’nin yeni genel baskaninin sözüyle Kürt seçmenini istismar sezonunu açmistir” ifadelerini kullandi.
“Cumhur Ittifaki’nda hiçbir sorun yok”
Bir gazetecinin ‘MHP Genel Baskani Bahçeli ile Cumhurbaskani Erdogan’in geçen hafta bir görüsme yapacagi kamuoyuna yansimisti ama böyle bir görüsme gerçeklesmedi. Bu konuda sorunlar oldugu iddialari vardi" sözleri üzerine Çelik, “Cumhur Ittifaki ile ilgili bir sorun var yorumlari ittifakin disinda ortaya çikiyor. Cumhur Ittifaki’nda hiçbir sorun yok. AK Parti ile MHP heyetleri arasinda görüsmeler gayet tempolu sekilde devam etti. Ittifakta bütün partiler kendi kimliklerini, kisiliklerini koruyarak ilkeler temelinde bir araya geliyorlar. Tek bir partiye dönüsmüyorlar. Herhangi bir sorun yok, en güçlü bir sekilde seçime hazirlaniyoruz. Cumhurbaskanimiz ile Bahçeli ihtiyaç duyduklari her zaman bir araya geliyorlar. Taktik meseleler tartisilir, siyasi konularda farkli yaklasimlar olabilir ama bu Cumhur Ittifaki’nin ana omurgasini zedelemez. IYI Parti meselesinde onlar kendileri her ilde ayri aday çikaracaklarini ifade ettiler. Kendileri bu yolda ilerliyorlar” seklinde konustu.