Bursa'da Büyük Dram...Disi Çekilen 5 Yasindaki Çocuk Hayatini Kaybetti
Bursa’da dis agrisi sikayeti ile gittigi özel bir klinikte fenalasip kaldirildigi hastanede 3 gün sonra hayatini kaybeden 5 yasindaki Deniz Sönmez’in ailesi olayda ihmaller zinciri oldugunu iddia ederek savciliga sikayette bulundu. Minik Deniz, gözyaslari içinde topraga verilirken Rus asilli annesi Elena cenaze namazinda oglunu yalniz birakmadi.
Annenin ambulans çagirma talebine de olumsuz cevap veren doktorlar durumun ‘normal’ oldugunu söyleyerek Deniz ve annesi evine yolladi. Kisa bir süre sonra baba Aydin Sönmez eve geldiginde oglunun yari baygin inleme sesleri çikarttigini duydu. Bunun ardindan Baba Aydin çocuklarini Bursa Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdü. Doktorlarin çabasina ragmen Deniz’in durumu ciddilesti. Entube edilen minik Deniz’in organlarinin iflas ettigi ögrenildi. 3 gün boyunca yogun bakimda kalan Deniz, çocuk organ yetmezligine bagli olarak dün hayatini kaybetti.
Babasinin köyü olan Keles ilçesi Sariyar Mahallesi’nde bugün gözyaslari ile topraga verilen Deniz’in annesi Rus asilli Elena Sönmez cenaze namazinda bile çocugunu yalniz birakmadi.
Cenaze sonunda acili anne ve baba yasananlari anlatti. Baba Aydin Sönmez, “Çocugumun dis agrisi için MESAM Dis Klinigi’ne gittik. Orada çocuk durmadigi için genel anestezi ile yapalim dediler. 1 dis çekildi, 4 dise dolgu yapildi. Islem bittikten sonra anestezi doktoru, bize islem yapan doktor çikip, gitmis. Çocugun ayilmasini annesi yarim saat kadar beklemis. Kendine geliyor çocuk, ‘ama ölüyorum, çok kötüyüm’ diyor. Atesi var, titriyor. Esim doktora bagiriyor, durumu izah ediyor. Hemsire ‘Her sey normal hiçbir sikinti yok bunda, sadece anesteziden dolayi böyle, geçecek’ diyor. Çocuk daha sonra titremeye basliyor, atesi daha yükseliyor ve esim tekrar söylüyor. Doktor disaridan kalkip çocugun yanina gelip gözüne, agzina baksa zaten anlayacak. Agzinda kanamasi da var. Ben eminim dis doktoru olmasina ragmen onun egitimini almistir. Bir anormallik oldugunu hissedecek. Ama yerinden kalkip çocugun yanina gelmedi. Is yeri kameralari da var gelmedigini görebilirler” dedi.
Esi çocugu ile eve gittikten sonra yazdiklari ilaci almak için eve 20 dakika geç gittigini aktaran Aydin Sönmez, “Doktor "istiyorsa ilaç yazayim" deyince annesi "istiyorum" demis. Sonra taksi çagirip annesi ve oglumu eve gönderiyorlar. Ilaçlari almaya gidince eve 20 dakika geç gittim ve çocugun inledigini duydum. Ben ilk defa oglumun altini islattigini gördüm. 1 yasindan beri bunu yapmazdi. Sonra apar topar aldim hem gidiyorum hem dis klinigini ariyorum. Bana istiyorsaniz ‘Doktora gidin’ diyor. Ben direkt Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdüm. Doktorlar ilk geldigi andan itibaren inanilmaz bir mücadele verdiler. 3 gün boyunca caniyla cebellesti, biz disarida dualarla bekledik. En son doktor ümidin azaldigini söyledi.
‘Ben tomogrofi çekmek istiyorum’ dedi.
Çektiler tomografiyi, onlar zaten seyden süpheleniyordu, kanama durmuyor, ilk geldigi gün bogazinda da kanamasi vardi, operasyon yapmislardi. Tomografide her sey göründü. Kandaki oksijen oraninin yüzde 40’a düsmesiyle o anda çocuk gitmis. Aslinda bu ilk seyler MESAM’da basliyor, çocugun atesi, kusmasi. Ben yerde bir hayvani bile inlerken görsem gider bakarim bu hayvan niye inliyor diye. Içerideki çocuk ya, bebek yani. Niyetimiz kimsenin hakkina girmek, kimseyi suçlamak degil. Ama Allah her seyi görüyor. Bizim canimiz yandi. Ben oynayarak biraktim evladimi buraya. Ben biraktim kendi ellerimle. Sonuç bu su anda. Genel anestezi, dis çekimi, doktorun umursamazligi. Çocugun genetik bir hastaligi bile olsa, diyelim ki biz bilmiyoruz öyle bir sey var. Bir kere bak ya, bir kere bak çocugun agzindan kan geliyor. Çocuk kusuyor, atesi var, titriyor. Zaten adli tip uzmanlari gelip baktiginda ilk basta, söylediler ondan kaynakli bir sikinti oldugunu. Otopsi sonucunu bekleyecegiz ama çok uzun bir süreç diyorlar. Tabii o insanlar bu zamana kadar baska çocuklara bu islemleri yapmaya devam edecekler. Önce Rabbimin adaletine, sonra devletin adaletine inaniyorum. Bekleyecegiz. Sikayetçi olduk. Sorusturulsun en sonuna kadar. Bir insan cani bu kadar basit olmamali. Hak eden hak ettigini alsin, gerçekten alsin. Bizim canimiz, cigerimiz yandi. Su anki acim tarifsiz zaten, baska birinin cani cigeri yanmasin. O kadar saglikli bir çocuktu ki. Anaokuluna gidene kadar, 5 yasina kadar çocuk bir kere bile doktora gitmedi. Okula gittigi zaman öksürük gibi okul rahatsizliklari oldu. Onun haricinde en ufak bir problemi yoktu, gayet saglikli bir çocuktu” diye konustu.
Acili anne Elena ise, “Ben yardim istedim ama bana yardim etmediler. Klinik personel de dis hekimi de oturdu, Deniz biraz konustu.
Çok hareket yapinca kadinlar güldü. Ne komik ne komik. Bir kez bakmadilar. Anestesi uzmani, operasyon bittigi gibi gitti. Önce su istedi, ben kadina su vermesini söyledim. Bakmadi, sadece su verdi. Içmedi, döktü. ‘Ben ölüyorum’ dedi.
Ben dedim ki ‘Deniz’im sen ölmüyorsun, sadece biraz uyudun. Simdi ilacin etkisi var. Biraz bekle’ dedim. Sonra böyle yapti, ‘Çikar beni, çikar beni’. Sonra çok hareket yapti. Ama kimse gelmedi. Hepsi gördü ve güldü. Ben hiçbir sey anlamadim. Ben her seyi sordum, atesi var dedim. ‘Normal’ dediler. ‘Çok kaniyor’ dedim, ‘Biz dis çikardik normal’ dediler. Simdi baksinlar bakalim her sey normal mi” ifadelerini kullandi.
Öte yandan IHA muhabirinin telefonla ulastigi MESAM yetkilisi, kendilerinin de çok üzgün olduklarini Hürriyet’teki klinigin Franchise verilen bir yer oldugunu ifade ederek, "Raporu bekliyoruz. Çocugun geniz akintisindan kaynakli oldugunu düsünüyoruz. Ailenin bir acisi var. Hassas bir konu. Ben aileyi yadirgamiyorum. Bilirkisinin verecegi karari bekliyoruz. Anesteziden önce aileden tabi ki onay aliniyor. Oranin mesul müdürü ve doktorlar aliyorlar. Ben klinigi devrettim. Franchise, olarak hizmet veriyorduk. Bütün belgeleri saglik müdürlügüne, emniyete verdik.
Sosyal medyada 5 dis çekildi diye haberler çikiyor. Olay o sekilde olmadi. Bu isi yapan doktor, aile ve bu isi yapan ekip arkadaslar muzdarip. Bir ihmal varsa, savcilik gerekeni yapacaktir. Ailenin bu sekilde hareket etmesini çok iyi anliyorum. Aile kadar bizler de üzüldük" dedi