67 Yil Sonra Gelen Sehitlik

Antalya’nin Serik ilçesinde yasayan Nazmi Can, yaklasik 7 yil boyunca abisi Osman Nazmi Can’in sehitlik hakki kazanmasi için mücadele etti. Sehit abisinin asker arkadaslarindan ölümü hakkinda bilgi aldiktan sonra ilk olarak Hatay’daki kabrini ziyaret etti. Her yil motosikleti ile ziyaret ettigi sehit abisinin sehitlik hakki kazanmasi için hukuki yollara basvurdu. 1956 yilinda tifo hastaligina yakalanan abisi J. Er Osman Can’in sehitlik hakki kazanmasi haberini almasiyla bir tarafinin buruk, bir tarafinin sevinçli oldugunu belirten demir ustasi Can, "Abim için ödenecek nakdi tazminati Hatay’daki depremzedelere bagislamak istiyorum. Çünkü Hatay, 67 yildir abimin mezarina ev sahipligi yapti” dedi.

Nazmi Can, “Abim Osman Nazmi Can, 1956 yilinda Hatay 121. Alay Komutanliginda görev yaptigi sirada rahatsizlanmis. Hastaliktan dolayi yattigi hastanede vefat etmis. Daha sonra Hatay askeri mezarligina defnetmisler. Bununla ilgili 2017 yilinda kabrini buldum ve mezarini yaptirdim. Abimin Tasagil Mahallesinde iki asker arkadasi vardi. Onlardan bilgi aldim nasil vefat ettigi ile ilgili. Bu bende takinti yapti. 1956 yilinda çok büyük bir sicak olmus. Kaldigi bölükte gida zehirlenmesi olmus. Vücudu hastaliga yenik düsmüs ve tifo hastaligina yakalanmis. Antakya hastanesinde Hemsehrisi ayni zamanda asker arkadasi 1 ay basinda kalmis. Daha sonra vefat ediyor ve asri mezarliga defnediliyor." dedi.

2017 yilinda arsivleri arastirdigini ve mezarin yerini bulup yaptirdigini söyleyen Nazmi Can, "Ailemdeki sehitlerimiz adini yasatmak için Manavgat’in Tasagil mahallesinde babamdan kalan yere çesme yaptirdim. 2019 yilinda kardesi sehit olan Avukat Ismail Kiliç ile görüstüm. Benden abimin ölüm raporunu, eski kimlik ile askeriyede kullandigi tüfek ve kasatura numaralarini istedi. Ankara’ya giderek dava açtik. 2022 yilinda davayi kaybettik ve istinafa tasidik. Geçen hafta avukatim beni aradi ve sevindirici haberi verdi. Bütün sehitlerimizi rahmetle aniyorum. Bütün hasta olarak ölen sehitlerimizin davalarini kazanmasini diliyorum. 67 yil sonra abinin sehitligi kabul oldu. Bir tarafim buruk, bir tarafim sevinçli. Çünkü 7 yil boyunca çok mücadele verdim. 3 gündür çok mutluyum. Bu davayi kazandigimiz için nakdi tazminat hakkimiz olacak. Biz 5 kardesiz. Benim hakkima düsen pay ile Kur-an okutup bir kismini da Hatay’daki depremzedelere bagislamak istiyorum. Çünkü 67 yil abimin mezarina ev sahipligi yapti” seklinde konustu.

Avukat Ismail Kiliç ise tifonun bakteriyel bir enfeksiyon olmasi, Nazmi Can’in bu hastaliga askerlik görevini yaparken yakalanmis olmasi,hastaligin askerlik gibi toplu yasama alanlarinda bulusaci olmasi, ölüm tarihi ve günün kosullari gibi kosullar göz önüne alindiginda müteveffanin sehit sayilmasi durumunun çok bariz olarak ortada oldugunu söyledi.

5434 sayili Kanun’un 45. Maddesinin bu durumu tartismaya yer veremeyecek nitelikte düzenledigine dikkat çeken Kiliç, "Verilen bu karar ile Nazmi Can askerlik görevini yaparken hastalanarak hayatini kaybettigi için Ankara Bölge Idare Mahkemesi 11. Idari Dava Dairesi tarafindan 5434 sayili kanun un 45 maddesi kapsaminda kesin olarak sehit sayilmistir. Bu karar 67 yil sonra bir askerimizin sehit sayilmasi sonucunu dogurdugu gibi bu sekilde hayatini kaybeden askerlerimiz bakimindan da emsal nitelikte bir karardir" dedi.