Bu Köyde 400 Yildir Davul Çalmak Yasak
Balikesir’in Sindirgi ilçesine bagli Hisaralan Mahallesi’nde yüz yillardir bayramlarda ve dügünlerde davul çalinmiyor.
Sindirgi’ya 23 kilometre uzaklikta bulunan ve 1600’lü yillarda kuruldugu söylenen Hisaralan Mahallesi’nde Ibrahim Dede Türbesi sebebiyle derenin bir tarafinda davul çalinirken, diger tarafinda davul çalinmiyor. Dügünlerde de köy girisinde gelin karsilamasinda dere üzerindeki köprüye kadar davul çaliniyor, mahalle aralarinda darbuka ile devam ediliyor. Ramazan aylarinda ise Ibrahim Dede’ye saygidan dolayi davul yerine önceleri teneke çalinarak mahalle halki sahura kaldirilirken, son zamanlarda camiden verilen sela ile sahura kalkiliyor.
Hisaralan Mahallesi Muhtari Sezgin Altinöz, "Rivayetlere göre Ibrahim Dede, köyümüzün kurulusu yillarinda Dursunbey Göbül köyünden çoban olarak gelir. Vaktiyle hizmetini yaptigi zengin aga, hacca gitmis ve orada bir gün cani nisasta helvasi çekmis. Onun bu arzusu Ibrahim Dede’ye malum olunca aganin haniminin yanina giderek helva yapmasini ister. Aganin hanimi helvayi ne yapacagini sorunca birine gönderecegini söyler. Aganin hanimi helvayi yaparak Ibrahim’e teslim eder. O esnada aga Mekke’de çadirinda namaz kilarken selam verince helvayi görür. Yeni pismis sicacik helvayi biri birakmistir diye düsünüp afiyetle yer ve dua eder. Ancak helvayi yedikten sonra helva kabinin kendi kaplarina benzedigini görünce torbasina koyup köye geri döner. Köye geri döndügünde hanimina helva kabinin nerede oldugunu sorunca gerçek ortaya çikar. Aganin hanimi çobanlari Ibrahim’in birine göndermek üzere helva yaptirdigini ve o günden beri helva kabini görmedigini söyleyince gerçek anlasilir. Hayvanlari otlamadan getiren Ibrahim, agasinin elini öpüp hos geldin demek ister. Bunun üzerine aga Ibrahim’e elini vermez ve asil eli öpülecek olan sensin der ve kösesine oturtmak ister. Ama Ibrahim agasinin istegini kabul etmeyerek çobanliga devam eder” dedi.
“Davul çaldirdi evi yandi”
Yillardir köylerinde dügün ve Ramazan aylarinda davul çalinmadigini ifade eden Muhtar Altinöz, “Ibrahim Dede’nin istekleri köyümüzde kusaktan kusaga yerine getiriliyor. Zaten bunu bilen davulcular da köye dügüne geldigi zaman davul çalmiyor. Ancak yakin zamanda köyümüz sakinlerinden bir kisi oglunu evlendirirken zorla davulcuya davul çaldirmak istedi. Davul çalinmaya baslayinca dügün evinde yangin çikiyor. Onun için köyde o gündür bugündür davul çalinmiyor” diye konustu.
Muhtar Altinöz, “Yine çok yakin zamanda bizim de bildigimiz köyümüzün önde gelenlerinden biri dügünde kuyrugu bagli atla köye girince köy içinde bulunan dut agacina çarpar. Dut agacina çarpinca felç kaldi ve hayatini felçli olarak devam ettirdi. Onun için köyümüzde kuyrugu bagli at bulunmaz” dedi.
Altinöz, yüzyillardir Ibrahim Dede’ye hürmeten köyde davul çalinmadigini ve köylüler tarafindan yilda iki defa adina hayirlar yapildigini söyledi.
Kaynak: İHA
Hisaralan Mahallesi Muhtari Sezgin Altinöz, "Rivayetlere göre Ibrahim Dede, köyümüzün kurulusu yillarinda Dursunbey Göbül köyünden çoban olarak gelir. Vaktiyle hizmetini yaptigi zengin aga, hacca gitmis ve orada bir gün cani nisasta helvasi çekmis. Onun bu arzusu Ibrahim Dede’ye malum olunca aganin haniminin yanina giderek helva yapmasini ister. Aganin hanimi helvayi ne yapacagini sorunca birine gönderecegini söyler. Aganin hanimi helvayi yaparak Ibrahim’e teslim eder. O esnada aga Mekke’de çadirinda namaz kilarken selam verince helvayi görür. Yeni pismis sicacik helvayi biri birakmistir diye düsünüp afiyetle yer ve dua eder. Ancak helvayi yedikten sonra helva kabinin kendi kaplarina benzedigini görünce torbasina koyup köye geri döner. Köye geri döndügünde hanimina helva kabinin nerede oldugunu sorunca gerçek ortaya çikar. Aganin hanimi çobanlari Ibrahim’in birine göndermek üzere helva yaptirdigini ve o günden beri helva kabini görmedigini söyleyince gerçek anlasilir. Hayvanlari otlamadan getiren Ibrahim, agasinin elini öpüp hos geldin demek ister. Bunun üzerine aga Ibrahim’e elini vermez ve asil eli öpülecek olan sensin der ve kösesine oturtmak ister. Ama Ibrahim agasinin istegini kabul etmeyerek çobanliga devam eder” dedi.
“Davul çaldirdi evi yandi”
Yillardir köylerinde dügün ve Ramazan aylarinda davul çalinmadigini ifade eden Muhtar Altinöz, “Ibrahim Dede’nin istekleri köyümüzde kusaktan kusaga yerine getiriliyor. Zaten bunu bilen davulcular da köye dügüne geldigi zaman davul çalmiyor. Ancak yakin zamanda köyümüz sakinlerinden bir kisi oglunu evlendirirken zorla davulcuya davul çaldirmak istedi. Davul çalinmaya baslayinca dügün evinde yangin çikiyor. Onun için köyde o gündür bugündür davul çalinmiyor” diye konustu.
Muhtar Altinöz, “Yine çok yakin zamanda bizim de bildigimiz köyümüzün önde gelenlerinden biri dügünde kuyrugu bagli atla köye girince köy içinde bulunan dut agacina çarpar. Dut agacina çarpinca felç kaldi ve hayatini felçli olarak devam ettirdi. Onun için köyümüzde kuyrugu bagli at bulunmaz” dedi.
Altinöz, yüzyillardir Ibrahim Dede’ye hürmeten köyde davul çalinmadigini ve köylüler tarafindan yilda iki defa adina hayirlar yapildigini söyledi.