Fatih Erbakan'dan 6'Li Masadaki 5 Partiye Kritik Çagri

Yeniden Refah Partisi lideri Erbakan, altili masayi olusturan 5 muhalefet partisine seslenerek, “CHP disindaki partilere çagrida bulunuyoruz; gelin bu yanlistan dönün ve gelin Milli Görüs ilkeleri ve çatisi altinda bir ittifak kuralim. Gelin Sayin Kiliçdaroglu’nu Cumhurbaskani yapma planina, 60 sene sonra ülkenin basina CHP’li bir cumhurbaskani getirme planina ortak olmayin” çagrisinda bulundu.

Fatih Erbakan'dan 6'Li Masadaki 5 Partiye Kritik Çagri
Yeniden Refah Partisi Genel Baskani Dr. Fatih Erbakan, partisinin Antalya’da bir otelde gerçeklestirilen Aylik Olagan Il Baskanlari Toplantisi’ndan ülke ve dünya gündemine iliskin önemli açiklamalarda bulundu.

6’li masayi olusturan 5 partiye kritik çagri

‘Iktidar böyle de muhalefet ne durumda’ diyen Erbakan, sözü 28 Subat’ta yapilan 6’li masa toplantisina getirerek, 5 muhalefet partisine su önemli çagriyi yapti:

“28 Subatçilar, Bilderbergçiler, Chatham House’çular, Istanbul Sözlesmesi severler, yillarca ekonomiden sorumlu bakanlik yapip ekonominin bugünkü hale gelmesinde en büyük pay sahibi olanlar, daha simdiden her hafta Ingiliz-Amerikan Büyükelçileriyle bir araya gelenler bir masada toplanmislar. Erbakan Hocamizin tabiriyle ‘alt alta mi gelelim üst üste mi gelelim, yan yana mi gelelim’ bunu tartisiyorlar. Kim üstte olsun, kim altta olsun, kim yanda olsun bunu tartisiyorlar. Buradan CHP disindaki partilere çagrida bulunuyoruz; gelin bütün bu yanlislarinizdan dönün ve gelin Milli Görüs ilkeleri ve çatisi altinda bir ittifak kuralim. Yasanabilir ve Yeniden büyük Türkiye’nin kurulmasi için, dis politikada Avrupa’nin G20’nin, ABD’nin pesinden kosmaktan kurtulup D-60 projesini yürütmek için ve ekonomi alaninda da borç ve faiz ekonomisi yerine üretim istihdam ihracat odakli bir ekonomi modeline geçmek için, paylasimda ve yönetimde adaleti tesis etmek için, önce imtiyazlilar degil önce millet diyen bir iktidarin Türkiye’nin basina gelmesi için geliniz yeni bir ittifak kuralim. Geliniz Kiliçdaroglu’nu Cumhurbaskani yapma planina, 60 sene sonra ülkenin basina CHP’li bir cumhurbaskani getirme planina ortak olmayiniz. Gelin Önce imtiyazlilar diyen, paylasimda ve yönetimde adaleti unutmus olan bu iktidari degistirelim.”

Ukrayna ve Rusya savasinda Bati da en az Rusya kadar suçlu

Dünyanin gözünü çevirdigi Rusya’nin Ukrayna’yi isgalinin, ülkemizi yakindan ilgilendirdigini kaydeden Erbakan, “En basta söylenmesi gereken hangi ülke olursa olsun toprak bütünlügüne yapilan saldirilari kabul etmemiz mümkün degildir. Burada da Ukrayna’nin bagimsizligina egemenligine toprak bütünlügüne yapilan saldiriyi kabul etmemiz mümkün degildir. Hiçbir zaman savasin hele de sivillerin öldürülmesini kabul etmemiz mümkün degildir. Bir an önce savasin durmasi, ateskesin ilan edilmesi ve Ukrayna’nin toprak bütünlügüne saygi duyulmasi çagrisinda bulunuyoruz. Ancak tabii Rusya’nin bu davranislari sergilemesi de durup dururken olmadi. Bu saldirilari her ne kadar tasvip etmesek de bütün dünyanin jandarmasi ve kaosun, fesadin basi ABD’nin NATO araciligiyla son 15 senedir Rusya’yi tahrik etmekten geri durmamistir. 2009’dan beri Gürcistan’da yapilan NATO tatbikatlari, Kafkasya’dan Rusya’yi kusatma plani dogrultusunda Gürcistan ve Ukrayna’yi Avrupa Birligine aday ülke haline getirilmesi, Turuncu ve Gül devrimleri ile degistirilen iktidarlarin NATO yanlisi olmasi, Ukrayna’ya yerlestirilebilecek orta menzilli füzelerle Moskova’nin vurulabilecek noktaya gelmesi, Ukrayna’nin Odessa Limani’nin bir NATO limani haline gelmesi gibi tehditler bu savasa neden olmustur. 1994 yilinda Ingiltere, ABD, Ukrayna ve Rusya arasindan yapilan Lizbon ve Budapeste anlasmalarina ABD ve Ingiltere, ‘NATO’yu Dogu Avrupa’ya dogru genisletmeyecegiz’ sözlerini tutmadilar. Özellikle ABD sözünü tutmuyor ve Gürcistan’a ve Ukrayna’ya varincaya kadar NATO’ya katmak için harekete geçiyor. Yeniden Sovyet hayali kuran Putin gibi bir liderin de NATO’nun bu yayilmaci politikasina karsi kayitsiz kalmasi da tabii ki düsünülemez. Ayrica Rusya’nin dogalgaz silahini da henüz kullanmadigini da söylemek lazim. Bu tablo karsisinda Türkiye’nin mutlaka Ukrayna’nin toprak bütünlügüne sahip çikmasi lazim. NATO, Ukrayna ve Rusya nezdinden bu savasin durmasi için elinden geleni yapmasi lazim. Montrö anlasmasinin önemi bu savas vesilesiyle bir kez daha öne çikti. Tavizsiz bir sekilde uygulanmasi lazim” seklinde konustu.

Erbakan’dan Bati’nin ikiyüzlü tavrina sert tepki

Bati’nin mülteci konusunda iki yüzlü politikasini da elestiren Erbakan, sözlerine söyle devam etti:

“Bu olaylardan çikartilacak ders, Milli Görüs’ün her zaman söyledigi gibi Bati’nin ve Avrupa Birligi’nin ikiyüzlü ve çifte standartçi tavri. 44 milyon nüfuslu Ukrayna’dan en az 1 milyon mülteci geldi. Ne kadar mülteci gelirse gelsin kapimiz açik deniyor. Suriye’den, Afganistan’dan gelenlere kapilari açmayi birakin üzerlerine kaynar su döküyorlar, plastik mermi sikiyorlar. Tel örgülü duvarlar örmeler, denizde sisme botlari delip ölüme terk etmeler Oysa ayni AB üyesi ülkeler; daha birkaç ay önce Suriye ve Libya iç savasindan, Afganistan’da Taliban zulmünden kaçarak Belarus sinirina yigilan on binlerce insana sinirlari kapattilar. Mültecileri durdurmak maksadiyla sinirlarina takviye askeri güç gönderdiler. Binlerce insan soguktan perisan oldu, çok sayida insan da donarak hayatini kaybetti. Neden çünkü bunlar Afganli, Suriyeli, Irakli, Afrikali bunlar Müslüman öyle ise bunlar ölsünler ne halleri varsa görsünler. Cesedi Bodrum kiyilarina vuran Aylan bebegin babasina dahi siginma hakki verilmedi. Babasi Aylan bebegin naasini da alarak Kuzey Irak’a dönmek zorunda kaldi. Daha geçen ay 19 mülteci Yunanistan tarafindan geri itilerek Meriç sinirinda donarak ölmüs halde bulundu. Bütün bu yasananlar Bati’nin Çifte Standartçi tutumunu ortaya koymakta, Milli Görüs’ün hakliligini göstermekte ve içimizdeki Bati asiklarina da ibretlik bir ders olmaktadir”.
Kaynak: İHA