Bakan Akar, Suriye'nin Kuzeyindeki Terör Hedeflerine Yönelik Muhtemel Harekat Hakkinda Konustu
Milli Savunma Bakani Hulusi Akar, Suriye’nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik muhtemel bir harekata iliskin, "Terör örgütü PKK/YPG, Türkiye’nin huzur ve güvenligini hedef almaktadir. Ülkemizin ve sinirlarimizin korunmasi için BM Sarti’nin 51. Maddesi’nden kaynaklanan mesru müdafaa hakkimizi kullanmaktayiz. Bunu yaparken de kimseden izin almamiz söz konusu degildir" dedi.
Milli Savunma Bakani Hulusi Akar, Italya’nin Il Messaggero gazetesine verdigi röportajda sorulari yanitlayarak, gündeme iliskin açiklamalarda bulundu. Ukrayna-Rusya savasinin sona ermesine yönelik basta Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in olmak üzere Türkiye’nin çabalari isaret edilerek, "Savasin kisa sürede sona ermesini mümkün görüyor musunuz?" sorusu üzerine Akar, Türkiye’nin bölgesel, küresel baris ve istikrar için sorunlarin uluslararasi hukuk, iyi komsuluk, karsilikli iyi niyet ve saygi çerçevesinde, diyalog ve müzakere yoluyla, barisçil yöntemlerle çözülebilecegi inanciyla hareket ettigini belirtti.
"Amacimiz, çatismanin baslamasinin ardindan iki tarafin ilk kez bir araya geldigi Istanbul sürecini devam ettirmek"
Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savasinda da yaklasiminin ilk günden itibaren bu sekilde oldugunu vurgulayan Akar, sunlari söyledi:
"Bu çerçevede NATO bünyesinde alinan tüm tedbir ve politikalari desteklerken, çatismanin basindan bu yana aktif bir diplomasi de yürütüyoruz. Özellikle acil, hiç olmazsa insani ateskes ve diplomatik bir çözüme odaklandik. Cumhurbaskanimiz Sayin Erdogan liderliginde Türkiye’nin yürüttügü çabalarin en önemli sonuçlarindan biri, tüm dünyayi tehdit eden gida arzinin yapilamamasindan dogan krizin asilmasina yönelik yardimlar oldu. Amacimiz, çatismanin baslamasinin ardindan iki tarafin ilk kez bir araya geldigi Istanbul sürecini devam ettirmektir."
ABD basta olmak üzere bazi ülkelerden gelen "Ukrayna’nin topraklarinin tamamini telafi edemeyecegi" yönündeki görüsler hatirlatilarak, Ukrayna’nin müzakere masasina oturma vaktinin gelip gelmedigine yönelik soru üzerine Akar, "Her zaman vurguladigimiz üzere Ukrayna’nin egemenligini, toprak bütünlügünü ve siyasi birligini tam olarak destekliyoruz" yanitini verdi.
Bu baglamda Ukrayna halkinin ve Ukrayna Devlet Baskani Volodimir Zelenskiy kararlarina saygi duyduklarini ifade eden Akar, "Sayin Cumhurbaskanimizin da dedigi gibi, ’Savasin kazanani, adil bir barisin da kaybedeni olmaz’. Çatisma ne kadar uzun sürerse her iki tarafin da yaralarini sarmak o kadar zorlasacaktir. Ayni zamanda çatismalarin uzamasi yayilma riskini de artiracaktir" diye konustu.
"Terör örgütü PKK/YPG, Türkiye’nin huzur ve güvenligini hedef almaktadir"
Istiklal Caddesi’nde 13 Kasim’da meydana gelen; 6 kisinin hayatini kaybettigi, 81 kisinin yaralandigi bombali saldiriyi kimin planlandigina yönelik soru üzerine Akar, saldirinin faili ve suç ortaklarinin yakalandigini hatirlatti. Polisin dikkatli sorusturmasi ve süphelilerin itiraflarinin, saldirinin PKK/YPG terör örgütü tarafindan Suriye’de planlandigini açikça ortaya koydugunu belirten Akar, su açiklamalarda bulundu:
"AB, NATO ve ABD tarafindan terör örgütü olarak taninan PKK, uluslararasi toplumu yaniltmak amaciyla farkli isimler altinda faaliyet göstermektedir. Kilit nokta, PKK ve Suriye’deki uzantisi YPG’nin tek ve ayni örgüt oldugudur. Ne yazik ki PKK/YPG’nin Türkiye’nin dört ayri noktasinda gerçeklestirdigi son saldirilarda aralarinda çocuklarin da bulundugu 14 sivil hayatini kaybetmis ve 94 kisi de yaralanmistir. Terör örgütü PKK/YPG, Türkiye’nin huzur ve güvenligini hedef almaktadir. Ülkemizin ve sinirlarimizin korunmasi için BM Sarti’nin 51. Maddesi’nden kaynaklanan mesru müdafaa hakkimizi kullanmaktayiz. Bunu yaparken de kimseden izin almamiz söz konusu degildir. Dost ve müttefiklerimizden bu terör örgütüyle tüm baglarini kesmelerini ve terör belasina karsi mücadelemizde bizimle samimi dayanisma ve is birligi içinde olmalarini bekliyoruz."
"Operasyonlarimizda tek hedef teröristler"
Hedeflerinin sadece teröristler oldugunu vurgulayan Akar, "Bizim ne Kürtlerle ne de baska bir etnik grupla sorunumuz var. Operasyonlarimiz sadece teröristlere karsidir. Bu konudaki yogun dezenformasyon ve propagandaya ragmen su noktayi israrla vurguluyoruz; nasil DEAS Islam’in ve Müslümanlarin temsilcisi degilse, ayni sekilde ayrilikçi terör örgütü PKK/YPG de Kürtlerin temsilcisi degildir" ifadelerini kullandi.
Türkiye’nin "Suriye ve Irak’taki hedeflerine" iliskin soru üzerine Akar, Türkiye’nin, Suriye halki için diger tüm ülkelerden daha fazlasini yaptigina dikkati çekti. Bunu Avrupali müttefikler basta olmak üzere tüm dünyanin bildigini belirten Akar, savastan kaçan Suriyelileri Türkiye’nin misafir ettigini hatirlatti.
Türkiye’nin daima uluslararasi hukuka, tüm komsularinin toprak bütünlügüne ve egemenligine saygi duydugunu vurgulayan Bakan Akar, sunlari kaydetti:
"Ancak ülkemizin güvenligini saglamak için her türlü adimi atmakta kararli oldugumuzun da bilinmesi gerek. Özellikle Türk Silahli Kuvvetleri, DEAS’a karsi sahada gögüs gögse mücadele eden ve en radikal teröristlerinden 4 bin 500’ünü etkisiz hale getiren tek ordudur. Ayrica, 9 bin 500 yabanci teröristi Türkiye’den sinir disi ettik ve 100 binden fazlasinin da ülkemize girisini engelledik. Cumhurbaskanimiz Sayin Erdogan’in da ifade ettigi üzere vatanimiza, halkimiza, sinirlarimiza ve güvenlik güçlerimize saldiran terör örgütlerini etkisiz hale getirmek için gerekli tüm tedbirleri alacagiz. Bir NATO müttefiki olarak Türkiye’nin Avrupa ile terörizm ve mülteci akini arasindaki son engel oldugunu lütfen aklinizdan çikarmayin."
"Haksiz kisitlamalarla karsi karsiyayiz"
Türkiye’nin son dönemde yerli ve milli savunma sanayisindeki gelismelere dikkat çekilerek, "Bu, NATO açisindan iyi mi yoksa kötü bir haber mi?" denilmesi üzerine Akar, "70 yildir güçlü ve güvenilir bir müttefik olarak Türkiye, transatlantik güvenlige her zaman hayati katkilarda bulunmustur. Türkiye, tarihin en basarili ittifaki olan NATO’nun merkezinde yer almakta, tüm degerlerini ve sorumluluklarini paylasmakta ve yerine getirmektedir" ifadelerini kullandi.
Sürekli gelisen ve öngörülemeyen güvenlik ortaminin güçlü bir yerli savunma sanayi gerektirdigine vurgu yapan Akar, söyle devam etti:
"Hiç süphesiz, gelismis ulusal savunma yeteneklerine sahip olmak NATO’nun da gücünü artirmaktadir. Müttefikler olarak kuvvetlerimiz ne kadar güçlü olursa NATO’nun da kolektif olarak o kadar güçlü olacagi asikardir. Bu nedenle Italya da dahil olmak üzere müttefiklerimizle savunma teknolojisi ve ürün gelistirme konularinda is birligine büyük önem veriyoruz. Tercihimiz her zaman ve her seyden önce müttefiklerimizle is birligi yapmaktir. Ancak, ne yazik ki bazi müttefiklerimizin savunma sanayisi is birligine getirdigi ve sadece Türkiye’yi degil, Ittifak’i da olumsuz etkileyen haksiz kisitlamalariyla karsi karsiyayiz. Tüm bu kisitlamalarin kaldirilmasini bekliyoruz.
Cumhurbaskani Erdogan ile Italya Basbakani Giorgia Meloni arasindaki görüsmede SAMP-T Savunma Sistemleri’nin de ele alindigi belirtilerek, "Bu alanda ve daha genel anlamda tüm Akdeniz alaninin güvenligi alaninda Italya-Türkiye is birligi ne durumda?" denilmesi üzerine Akar, Türkiye ve Italya’nin, NATO’nun güney kanadindaki iki önemli müttefik olarak uzun zamandir ortak geleneklere, degerlere ve ortak bir Akdeniz kültürüne sahip oldugunu söyledi.
“SAMP-T Hava Savunma Sistemi projesini kesinlikle hizlandirmak istiyoruz”
Iki ülkenin 2007’den bu yana stratejik ortak oldugunu hatirlatan Akar, "Is birligimiz ve ikili iliskilerimiz savunma, ticaret, egitim ve saglik gibi hemen her alanda gün geçtikçe daha da gelismektedir. SAMP-T Hava Savunma Sistemi projesini kesinlikle hizlandirmak istiyoruz. Ayrica, sahada test edilmis Türk savunma sanayisi ürünleri, ikili is birligi için yeni firsatlar sunuyor. Italya’nin önceki Savunma Bakani Lorenzo Guerini ile yakin çalistim ve halihazirdaki Savunma Bakani Guido Crosetto ile bu iliskiyi daha da gelistirmeyi dört gözle bekliyorum" açiklamalarinda bulundu.
Kaynak: İHA
"Amacimiz, çatismanin baslamasinin ardindan iki tarafin ilk kez bir araya geldigi Istanbul sürecini devam ettirmek"
Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savasinda da yaklasiminin ilk günden itibaren bu sekilde oldugunu vurgulayan Akar, sunlari söyledi:
"Bu çerçevede NATO bünyesinde alinan tüm tedbir ve politikalari desteklerken, çatismanin basindan bu yana aktif bir diplomasi de yürütüyoruz. Özellikle acil, hiç olmazsa insani ateskes ve diplomatik bir çözüme odaklandik. Cumhurbaskanimiz Sayin Erdogan liderliginde Türkiye’nin yürüttügü çabalarin en önemli sonuçlarindan biri, tüm dünyayi tehdit eden gida arzinin yapilamamasindan dogan krizin asilmasina yönelik yardimlar oldu. Amacimiz, çatismanin baslamasinin ardindan iki tarafin ilk kez bir araya geldigi Istanbul sürecini devam ettirmektir."
ABD basta olmak üzere bazi ülkelerden gelen "Ukrayna’nin topraklarinin tamamini telafi edemeyecegi" yönündeki görüsler hatirlatilarak, Ukrayna’nin müzakere masasina oturma vaktinin gelip gelmedigine yönelik soru üzerine Akar, "Her zaman vurguladigimiz üzere Ukrayna’nin egemenligini, toprak bütünlügünü ve siyasi birligini tam olarak destekliyoruz" yanitini verdi.
Bu baglamda Ukrayna halkinin ve Ukrayna Devlet Baskani Volodimir Zelenskiy kararlarina saygi duyduklarini ifade eden Akar, "Sayin Cumhurbaskanimizin da dedigi gibi, ’Savasin kazanani, adil bir barisin da kaybedeni olmaz’. Çatisma ne kadar uzun sürerse her iki tarafin da yaralarini sarmak o kadar zorlasacaktir. Ayni zamanda çatismalarin uzamasi yayilma riskini de artiracaktir" diye konustu.
"Terör örgütü PKK/YPG, Türkiye’nin huzur ve güvenligini hedef almaktadir"
Istiklal Caddesi’nde 13 Kasim’da meydana gelen; 6 kisinin hayatini kaybettigi, 81 kisinin yaralandigi bombali saldiriyi kimin planlandigina yönelik soru üzerine Akar, saldirinin faili ve suç ortaklarinin yakalandigini hatirlatti. Polisin dikkatli sorusturmasi ve süphelilerin itiraflarinin, saldirinin PKK/YPG terör örgütü tarafindan Suriye’de planlandigini açikça ortaya koydugunu belirten Akar, su açiklamalarda bulundu:
"AB, NATO ve ABD tarafindan terör örgütü olarak taninan PKK, uluslararasi toplumu yaniltmak amaciyla farkli isimler altinda faaliyet göstermektedir. Kilit nokta, PKK ve Suriye’deki uzantisi YPG’nin tek ve ayni örgüt oldugudur. Ne yazik ki PKK/YPG’nin Türkiye’nin dört ayri noktasinda gerçeklestirdigi son saldirilarda aralarinda çocuklarin da bulundugu 14 sivil hayatini kaybetmis ve 94 kisi de yaralanmistir. Terör örgütü PKK/YPG, Türkiye’nin huzur ve güvenligini hedef almaktadir. Ülkemizin ve sinirlarimizin korunmasi için BM Sarti’nin 51. Maddesi’nden kaynaklanan mesru müdafaa hakkimizi kullanmaktayiz. Bunu yaparken de kimseden izin almamiz söz konusu degildir. Dost ve müttefiklerimizden bu terör örgütüyle tüm baglarini kesmelerini ve terör belasina karsi mücadelemizde bizimle samimi dayanisma ve is birligi içinde olmalarini bekliyoruz."
"Operasyonlarimizda tek hedef teröristler"
Hedeflerinin sadece teröristler oldugunu vurgulayan Akar, "Bizim ne Kürtlerle ne de baska bir etnik grupla sorunumuz var. Operasyonlarimiz sadece teröristlere karsidir. Bu konudaki yogun dezenformasyon ve propagandaya ragmen su noktayi israrla vurguluyoruz; nasil DEAS Islam’in ve Müslümanlarin temsilcisi degilse, ayni sekilde ayrilikçi terör örgütü PKK/YPG de Kürtlerin temsilcisi degildir" ifadelerini kullandi.
Türkiye’nin "Suriye ve Irak’taki hedeflerine" iliskin soru üzerine Akar, Türkiye’nin, Suriye halki için diger tüm ülkelerden daha fazlasini yaptigina dikkati çekti. Bunu Avrupali müttefikler basta olmak üzere tüm dünyanin bildigini belirten Akar, savastan kaçan Suriyelileri Türkiye’nin misafir ettigini hatirlatti.
Türkiye’nin daima uluslararasi hukuka, tüm komsularinin toprak bütünlügüne ve egemenligine saygi duydugunu vurgulayan Bakan Akar, sunlari kaydetti:
"Ancak ülkemizin güvenligini saglamak için her türlü adimi atmakta kararli oldugumuzun da bilinmesi gerek. Özellikle Türk Silahli Kuvvetleri, DEAS’a karsi sahada gögüs gögse mücadele eden ve en radikal teröristlerinden 4 bin 500’ünü etkisiz hale getiren tek ordudur. Ayrica, 9 bin 500 yabanci teröristi Türkiye’den sinir disi ettik ve 100 binden fazlasinin da ülkemize girisini engelledik. Cumhurbaskanimiz Sayin Erdogan’in da ifade ettigi üzere vatanimiza, halkimiza, sinirlarimiza ve güvenlik güçlerimize saldiran terör örgütlerini etkisiz hale getirmek için gerekli tüm tedbirleri alacagiz. Bir NATO müttefiki olarak Türkiye’nin Avrupa ile terörizm ve mülteci akini arasindaki son engel oldugunu lütfen aklinizdan çikarmayin."
"Haksiz kisitlamalarla karsi karsiyayiz"
Türkiye’nin son dönemde yerli ve milli savunma sanayisindeki gelismelere dikkat çekilerek, "Bu, NATO açisindan iyi mi yoksa kötü bir haber mi?" denilmesi üzerine Akar, "70 yildir güçlü ve güvenilir bir müttefik olarak Türkiye, transatlantik güvenlige her zaman hayati katkilarda bulunmustur. Türkiye, tarihin en basarili ittifaki olan NATO’nun merkezinde yer almakta, tüm degerlerini ve sorumluluklarini paylasmakta ve yerine getirmektedir" ifadelerini kullandi.
Sürekli gelisen ve öngörülemeyen güvenlik ortaminin güçlü bir yerli savunma sanayi gerektirdigine vurgu yapan Akar, söyle devam etti:
"Hiç süphesiz, gelismis ulusal savunma yeteneklerine sahip olmak NATO’nun da gücünü artirmaktadir. Müttefikler olarak kuvvetlerimiz ne kadar güçlü olursa NATO’nun da kolektif olarak o kadar güçlü olacagi asikardir. Bu nedenle Italya da dahil olmak üzere müttefiklerimizle savunma teknolojisi ve ürün gelistirme konularinda is birligine büyük önem veriyoruz. Tercihimiz her zaman ve her seyden önce müttefiklerimizle is birligi yapmaktir. Ancak, ne yazik ki bazi müttefiklerimizin savunma sanayisi is birligine getirdigi ve sadece Türkiye’yi degil, Ittifak’i da olumsuz etkileyen haksiz kisitlamalariyla karsi karsiyayiz. Tüm bu kisitlamalarin kaldirilmasini bekliyoruz.
Cumhurbaskani Erdogan ile Italya Basbakani Giorgia Meloni arasindaki görüsmede SAMP-T Savunma Sistemleri’nin de ele alindigi belirtilerek, "Bu alanda ve daha genel anlamda tüm Akdeniz alaninin güvenligi alaninda Italya-Türkiye is birligi ne durumda?" denilmesi üzerine Akar, Türkiye ve Italya’nin, NATO’nun güney kanadindaki iki önemli müttefik olarak uzun zamandir ortak geleneklere, degerlere ve ortak bir Akdeniz kültürüne sahip oldugunu söyledi.
“SAMP-T Hava Savunma Sistemi projesini kesinlikle hizlandirmak istiyoruz”
Iki ülkenin 2007’den bu yana stratejik ortak oldugunu hatirlatan Akar, "Is birligimiz ve ikili iliskilerimiz savunma, ticaret, egitim ve saglik gibi hemen her alanda gün geçtikçe daha da gelismektedir. SAMP-T Hava Savunma Sistemi projesini kesinlikle hizlandirmak istiyoruz. Ayrica, sahada test edilmis Türk savunma sanayisi ürünleri, ikili is birligi için yeni firsatlar sunuyor. Italya’nin önceki Savunma Bakani Lorenzo Guerini ile yakin çalistim ve halihazirdaki Savunma Bakani Guido Crosetto ile bu iliskiyi daha da gelistirmeyi dört gözle bekliyorum" açiklamalarinda bulundu.