Organ Bagisinda Bulunarak Hayata Iz Biraktilar

Izmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi, 3-9 Kasim Organ Bagisi Haftasi etkinlikleri çerçevesinde ‘Bir Iz Birak Hayata’ isimli organ bagis standi açarak, bagislari kabul etti. Karsiyaka Ilçe Saglik Müdürlügü is birligi ile düzenlenen organizasyon ilgi görürken, saglik çalisanlari ve hastaneye gelen misafirler organ bagisinda bulundu.

Organ bagisi konusunda farkindalik olusturmak için bu tür kampanyalarin önemini vurgulayan ve ayni zamanda organ bagisi ile tekrar sagligina kavusan Medical Point Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Baskani Op. Dr. Zafer Beken, bagis konusunda önemli bilgiler verdi.

"Organ bekleme listesinde 25 bin 220 hasta kayitli gözüküyor"

Bundan 46 yil önce bugün Türkiye’deki ilk organ naklini Prof. Dr. Mehmet Haberal’in gerçeklestirdigini belirten Beken, “Daha sonralari, bu olaya izafeten, konu ile ilgili duyarliligi arttirmak amacina yönelik olarak bu haftayi organ bagisi haftasi olarak anmaya basladik. Doku ve organ nakli ile organ bagisi konusunda farkindaligi arttirmanin önemini idrak etmek için organ bekleyen binlerce insanimizi aklimiza getirmemizin yeterli oldugunu düsünüyorum. Saglik Bakanligi verilerine göre, organ bekleme listesinde 25 bin 220 hasta kayitli gözüküyor. Ülke çapinda, organ yetmezligini nedeni ile hastalar; 20 bin 902 böbrek, 1 bin 715 karaciger, bin 300 kornea, 952 kalp, 283 pankreas, 68 akciger, bin 300 kornea, 4 kalp kapakçigi ve 4 ince bagirsak için bekleyislerine devam etmekte. Maalesef, organ bekleyen hastalar bu kadar çok iken, organ bagisi yetersiz. Bu yüzden de genellikle canlidan nakil yapilmakta. Özellikle böbrek ve karaciger hastalari için bu mümkün olsa da diger organlarda bu söz konusu olamamakta.” dedi.



"Toplumsal duyarlilik artmali"

Türkiye’de ruhsatlandirilmis tam donanimli 110 nakil merkezinin oldugunu ifade eden Beken, “Su ana kadar dünyada 500 bine yakin böbrek, 70 binin üzerinde karaciger ve 50 binin üzerinde de kalp transplantasyonu yapilmistir; ancak, binlerce hastanin organ bekleme listelerinde kendilerine sira gelmeden vefat ettikleri de bir gerçek. Türkiye’de geçen yil 3 bine yakin vatandasimizi bu imkâni saglayamadigimiz için kaybettik. Sorun tibbi altyapi, yetismis insan gücü ve nakil merkezi sayisi degil, insanlarimizdaki bilinç ve empati eksikligi olarak karsimiza çikmakta. Ilgili mevzuat ve yasa açisindan da bazi sikintilar söz konusu. Mevcut düzenlemelere göre, kisi ölmeden organ bagisina izin vermesine ragmen, vasiyet sistemi geregi birinci derece yakinlarinin itirazi, o kisiden organ alinmasini engelliyor. Dünyada bu konuda degisik mevzuatlar var ancak kisi yasarken, organlarini bagislamissa ve bunu da yasal olarak kayit altina aldirmissa, organ bagis prosedürü tamamlanabilmeli. Su anki mevzuat nedeni ile her dört organ bagislayicisinin; ancak birinden organ alinabilmekte. Yasarken organ bagisi yapan vatandaslarimizin sayisi çok yetersiz. Bu konuda, toplumsal duyarliligimizin artmasi ve sadece tibbi degil ayni zamanda sosyolojik, etik, felsefi ve insani bir konu olan organ bagisinda ülkemizde farkindaliginin artmasi elzemdir" seklinde konustu.