Ressam Nazmi Ziya Güran Vefatinin 84. Yilinda Aniliyor
Salvatore Valeri, Vernier, Osgan Efendi, Marcel Bachet, Royer ve Cormon gibi isimlerden dersler alan sanatçi, bir Türk empresyonisti olarak 1913'de ülkesine dönerek çesitli eserlere imza atti.
AHMET ESAD SANI - Ressam Nazmi Ziya Güran'in ölümünün üzerinden 84 yil geçti.
Fatih Sultan Mehmet'in hocasi Molla Gürani'nin soyundan gelen ve soyadini da buradan alan Güran, 1881 yilinda Istanbul Aksaray'da dünyaya geldi.
Istanbul Vefa Özel Semsülmaarif okulu ve Vefa Idadisinde egitim alan ressamin çocuklugu ve gençligi Horhor semtinde geçti.
Babasi Mehmet Ziya Bey'in tavsiyesi üzerine mezun oldugu mülkiyenin ardindan basbakanliga karsilik gelen Sadaret Kaleminde çalisti.
Nazmi Ziya Güran, babasinin 1902'de vefatindan sonra tekrar resme yönelerek Sanayi-i Nefise Mektebine basladi. Salvatore Valeri, Vernier ve Osgan Efendi'den dersler alan sanatçi, 1905'te Istanbul’u ziyaret eden Fransiz ressam Paul Signac ile tanisti.
Daha sonra Paris'e giderek Academia Julian'da Marcel Bachet ve Royer'in atölyesine 3 yil devam eden Güran, 1913'e kadar da Cormon'un atölyesinde bulundu.
- Atölyeden arkadasiyla evlendi
Güran, Paris'te bulundugu yillarda resim atölyesinden arkadasi Marcelle Chevalier ile evlendi. Çiftin Cenan ve Mihriban adli 2 kizlari dünyaya geldi.
Bir Türk empresyonisti olarak 1913'de ülkesine dönen ve akademi kadrosuna alinan Güran, hayati boyunca empresyonist teknigi benimsedi ve uyguladi.
Sanatçi, Izmir'de ögretmenlik ve Güzel Sanatlar Akademisinde müdürlük yaptiktan sonra 1926'da resim egitimi alan gençlerin çalismalarini izlemesi için Paris'e gönderildi.
- Paul Signac'in etkisinde kaldi
Fransiz Neo-Empresyonist ressam Paul Signac'in etkisinde kalarak benekleme ve noktalama tarzinda eserler yapan sanatçi, resimlerinde selvi kümeleri, agaçlar, mavi, mor gölgeli sokaklara yer verdi.
Güran, dönemin savaslarinda yasanan kahramanlik olaylarini tespit eden heyete seçilerek bu amaçla 4 tablo resmetti.
Sahip oldugu farkli kisiligiyle dikkati çeken, hiç kravat takmayan ve papyonla gezen Güran, 1931 seçimlerinde bagimsiz milletvekili adayi oldu fakat seçilemedi.
Güzel Sanatlar Akademisinde 17 Agustos 1937'de 35 yillik çalismalariyla ilk sergisini açan sanatçi 11 Eylül 1937'de Istanbul'da vefat etti.
Kaynak: AA
Fatih Sultan Mehmet'in hocasi Molla Gürani'nin soyundan gelen ve soyadini da buradan alan Güran, 1881 yilinda Istanbul Aksaray'da dünyaya geldi.
Istanbul Vefa Özel Semsülmaarif okulu ve Vefa Idadisinde egitim alan ressamin çocuklugu ve gençligi Horhor semtinde geçti.
Babasi Mehmet Ziya Bey'in tavsiyesi üzerine mezun oldugu mülkiyenin ardindan basbakanliga karsilik gelen Sadaret Kaleminde çalisti.
Nazmi Ziya Güran, babasinin 1902'de vefatindan sonra tekrar resme yönelerek Sanayi-i Nefise Mektebine basladi. Salvatore Valeri, Vernier ve Osgan Efendi'den dersler alan sanatçi, 1905'te Istanbul’u ziyaret eden Fransiz ressam Paul Signac ile tanisti.
Daha sonra Paris'e giderek Academia Julian'da Marcel Bachet ve Royer'in atölyesine 3 yil devam eden Güran, 1913'e kadar da Cormon'un atölyesinde bulundu.
- Atölyeden arkadasiyla evlendi
Güran, Paris'te bulundugu yillarda resim atölyesinden arkadasi Marcelle Chevalier ile evlendi. Çiftin Cenan ve Mihriban adli 2 kizlari dünyaya geldi.
Bir Türk empresyonisti olarak 1913'de ülkesine dönen ve akademi kadrosuna alinan Güran, hayati boyunca empresyonist teknigi benimsedi ve uyguladi.
Sanatçi, Izmir'de ögretmenlik ve Güzel Sanatlar Akademisinde müdürlük yaptiktan sonra 1926'da resim egitimi alan gençlerin çalismalarini izlemesi için Paris'e gönderildi.
- Paul Signac'in etkisinde kaldi
Fransiz Neo-Empresyonist ressam Paul Signac'in etkisinde kalarak benekleme ve noktalama tarzinda eserler yapan sanatçi, resimlerinde selvi kümeleri, agaçlar, mavi, mor gölgeli sokaklara yer verdi.
Güran, dönemin savaslarinda yasanan kahramanlik olaylarini tespit eden heyete seçilerek bu amaçla 4 tablo resmetti.
Sahip oldugu farkli kisiligiyle dikkati çeken, hiç kravat takmayan ve papyonla gezen Güran, 1931 seçimlerinde bagimsiz milletvekili adayi oldu fakat seçilemedi.
Güzel Sanatlar Akademisinde 17 Agustos 1937'de 35 yillik çalismalariyla ilk sergisini açan sanatçi 11 Eylül 1937'de Istanbul'da vefat etti.
