Anaokulu Egitimi Ile Çocuklar Potansiyellerinin Farkina Variyor, Yeteneklerini Kesfediyor

Çocuklarinin bu ögrenme serüveninde yasadiklari farkli deneyimlere eslik eden ebeveynler, ayni zamanda çocuklarinin bagimsiz bir birey olma yolundaki adimlarina sahit oluyor. Çocuklarin yeteneklerini kesfetmesini, birey olarak kendisinin farkina varmasini saglayacak bir anaokulu egitimi; onlara hayat boyu yararlanilacak beceri kazandirmada dönüm noktasi özelligi tasiyor.

“Çocugun kendi ögrenmelerini kurgulayabilecegi ve onun önceliklerini merkeze alan egitim programlari temel esas olmali" diyen ITÜ ETA Vakfi Doga Koleji Okul Öncesi Koordinatörü Esra Sert, çocugun gelisimsel özelliklerini destekleyici çalismalarla bireysel yeteneklerinin farkina varmasi saglanirken, sosyal hayatta diger bireylere saygi duyma, onlarla is birligi yapma, yardimlasma ve kendisini ifade etme becerilerini gelistiren, destekleyici bir program uygulanmasinin önemini vurguladi.

Sert, iyi bir okul öncesi egitimi ile ögrencilerin kazanimlarini ise su sekilde siraladi:

“Yaparak ve yasayarak ögrenme” ile mutlu bireyler yetisir

Dogayi örnek alarak ‘’yaparak ve yasayarak ögrenme’’ okul öncesi egitimi ile minikler, anaokulundan itibaren yarina hazirlanir. Okul öncesi egitim programlarinda çocugun yeteneklerini kesfedebilecegi çalismalar yapilmalidir. Merak duygusunu gelistiren; arastirmayi, sorgulamayi, ögrendigi bilgiyi kullanmayi tesvik eden egitim programi kurgusu ile ögrencilerin kendi bireysel niteliklerinin farkinda, öz güvenli ve mutlu bireyler olmalari amaçlanir.

Okul Öncesi Yabanci Dil Egitim Programi; Dil edinim sürecinin kapsayici ve sürdürülebilir olmasini saglar

Zihinsel süreçlerin gelisimi ile dil arasinda birbirini takip eden ve destekleyen bir bag vardir. Çevremizde olup biteni kavramak, algilamak, anlatmak, düsünmek gibi eylemleri dilden bagimsiz düsünemeyiz. Dogdugumuz andan itibaren farkindaligini olusturdugumuz ve tüm zihinsel süreçlerimize aktardigimiz ana dil ögrenme sürecimizi modelleyen Okul Öncesi Ingilizce Dil Egitim Programi; erken çocukluk dönemindeki ögrencilerin yüksek dil edinim potansiyellerini destekleyen aktiviteler, dogal iletisim ortamlari, dilin araç olarak kullanildigi disiplinler arasi ders içerikleri, farkli bir tema ya da konu hakkinda kendilerini ifade etme becerilerini gelistiren araçlara dönüstügü projeler ve etkinlikler araciligiyla dil edinim sürecinin tüm ögrenciler için kapsayici ve sürdürülebilir olmasini saglar.

Ekolojik egitimi ile çevre sorunlarina duyarlilik kazanilir

Ekoloji egitimi, çocuklara dogaya karsi sorumluluk bilinci asilarken çocuklarin bilgi ve becerilerini destekleyerek doga sevgisini içsellestirmelerini saglar. Çocuklarimiz, dogada hissederek, dokunarak farkli deneyimler yasarlar. Ögrenciler böylelikle üretmenin mutlulugunu, dogaya saygiyi, çevre sorunlarina duyarliligi ve emegin degerini ögrenirler.

Sanatsal çalismalar ile ögrenciler kendi potansiyellerinin farkina varir

Görsel sanatlar, drama, müzik gibi sanatsal performans alanlarinda “Bireysel Farkindalik Firsatlari” sunarak ögrencilerin kendi potansiyellerinin farkina varmalari, bu yetenek ve becerilerini hayata geçirmelerine olanak saglanir. Erken yillardan itibaren beceri odakli egitim anlayisi ile tanisan çocuklar, ögrendiklerini günlük hayatta kullanabilen; bilmekten öte ögrenmekten keyif alan, yaparak yasayarak ögrenen bireyler olarak yetisir.

Kodlama ve robotik egitimi ile teknoloji üretebilecek beceriler kazanilir

Gelecegi sekillendirmesi öngörülen kodlama diliyle anaokulundan itibaren tanisan, cihazsiz kodlama çalismalari ile kodlama dilinin temelini kazanan çocuklar, robotlar ile kodlama dünyasini kesfe çikarlar. Yeni fikirler kesfederken dijital okuryazarlik seviyelerini gelistirir ve günümüz teknolojilerini hem bilinçli ve verimli kullanmayi ögrenir, hem de teknoloji üretebilecek becerileri kazanirlar.