Içisleri Bakani Süleyman Soylu, Sel Felaketinin Yasandigi Bozkurt'ta Açiklama Yapti Açiklamasi (1)
'Sadece helikopterle dün ve bugün 20 ton gida dagittik. Cenazeden, insanlarin nakillerine kadar her seyi gerçeklestirmeye çalisiyoruz. Vatandaslarimizin bütün sorularina cevap vermeye çalisiyoruz. Hasar tespiti yapiliyor, zarar tespitleri yapiliyor. Milletimizin, vatandaslarimizin morali ayakta tutulmaya çalisiliyor. Bu travma öyle kolay bir travma degil' 'Burada agir bir tablo var. Esnaf açisindan, kayiplarimiz açisindan, altyapi açisindan ve etkiledigi insan açisindan agir bir tablo var. Onun için burada zannediyorum uzun ve hummali bir çalisma gerçeklestirecegiz' 'Rize'den geldik, Mugla, Antalya'daydik ve buraya geldik. Bundan önce Elazig, Giresun vardi. Sayin Cumhurbaskanimizin liderliginde ve yönetiminde afet sonrasi vatandasimiza ve milletimize karsi en ufak bir mahcubiyet yasamadik. Kimse, 'Nerede bu devlet?' demedi'
Içisleri Bakani Süleyman Soylu, "Sadece helikopterle dün ve bugün 20 ton gida dagittik. Cenazeden, insanlarin nakillerine kadar her seyi gerçeklestirmeye çalisiyoruz. Vatandaslarimizin bütün sorularina cevap vermeye çalisiyoruz. Hasar tespiti yapiliyor, zarar tespitleri yapiliyor. Milletimizin, vatandaslarimizin morali ayakta tutulmaya çalisiliyor. Bu travma öyle kolay bir travma degil." dedi.
Bakan Soylu, Çevre ve Sehircilik Bakani Murat Kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Fatih Dönmez ile birlikte, sel felaketinin yasandigi Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde, incelemelerinin ardindan açiklamalarda bulundu.
Her sel felaketinden sonra HES tartismasinin yasandigina isaret eden Soylu, Bozkurt'taki sel felaketinin ardindan da ayni tartismanin yasandigina dikkati çekti.
Bozkurt'taki HES'i kendi gözleri ile gördüklerini belirten Soylu, bölgedeki yagisin siddetine vurgu yaparak, "HES'in hemen üzerinde agaçlarin kökleriyle beraber yagmurun, suyun siddetiyle koptugunu, dagin tepesinde büyük bir çiplaklik açildigini gördük ve bunun birçok yerde oldugunu gördük. Normal olmayan bir manzarayla da karsilastik." diye konustu.
- "Burada agir bir tablo var"
Bakan Soylu, selin vurdugu köyleri milletvekilleriyle de ziyaret ettiklerini belirterek, o bölgelerde de ayni tablonun bulundugunu dile getirdi.
Selin kendisinin bugüne kadar gördügü en agir tablo oldugunu ifade eden Soylu, söyle devam etti:
"Burada agir bir tablo var. Esnaf açisindan, kayiplarimiz açisindan, altyapi açisindan ve etkiledigi insan açisindan agir bir tablo var. Onun için burada zannediyorum uzun ve hummali bir çalisma gerçeklestirecegiz. Rize'den geldik, Mugla, Antalya'daydik ve buraya geldik. Bundan önce Elazig, Giresun vardi. Sayin Cumhurbaskanimizin liderliginde ve yönetiminde afet sonrasi vatandasimiza ve milletimize karsi en ufak bir mahcubiyet yasamadik. Kimse, "Nerede bu devlet?' demedi. Devlet bütün unsurlari ve bütün kurumlariyla tablo ne kadar agir olursa olsun, bunu telafi etmek için var gücüyle herhangi bir mesai kavrami gözetmeksizin büyük bir çaba ortaya koydu, koymaya devam ediyor, edecek de. "
- "'Bunu nasil bir siyaset malzemesi yapayim' düsüncesinde olanlar var"
Üzüldükleri noktalarin bulundugunu aktaran Soylu, "Bu ülke, devlet ve millet hepimizin. Biz burada insanlarin yaralarini sarmak için çaba sarf ederken 'ben nasil bir dedikodu olusturayim', 'acaba ona nasil bir zarar vereyim', 'bunu nasil bir siyaset malzemesi yapayim' düsüncesi içinde olanlar var. Tabii biz isimize bakiyoruz. Eger konsantrasyonumuzu buraya dogru sevk edersek yani bu cevap vermeye sevk edersek isimizden alikonacagiz diye bir endise bizim içimizde var." ifadelerini kullandi.
Bin jandarma personeli, binin üzerinde AFAD gönüllüsüyle, bini askin sadece kamyon, vidanjör ve ayni zamanda bütün temizligi yapabilecek araçlarla birlikte temizlik yaptiklarini anlatan Soylu, tüm köyleri elektriklendirmek için helikopterle jeneratör gönderdiklerini vurguladi.
Gida yardimlari hakkinda da bilgi veren Soylu, sunlari kaydetti:
"Sadece helikopterle dün ve bugün 20 ton gida dagittik. Cenazeden, insanlarin nakillerine kadar her seyi gerçeklestirmeye çalisiyoruz. Ve vatandaslarimizin bütün sorularina cevap vermeye çalisiyoruz. Hasar tespiti yapiliyor, zarar tespitleri yapiliyor. Milletimizin, vatandaslarimizin morali ayakta tutulmaya çalisiliyor. Bu travma öyle kolay bir travma degil. Birinci kattan 4. kata çikanlar, helikopterle çatilardan alinanlar, çocuklariyla baska yerden alinanlar, bunlarin hepsini biz yasadik. Ankara'da duracaksiniz siyaset yapacaksiniz, buraya gelip tezvirat yapacaksiniz, yok öyle... Gidin baska yerde yapin, buranin üzerinde siyaset yapmak ayiptir, insanlik disidir. Bir daha söylüyorum buranin üzerinden siyaset yapmak seytanla is birligidir. Altini çiziyorum, ayiptir ya. Bir birakin çalisalim."
(Sürecek)
Kaynak: AA
Bakan Soylu, Çevre ve Sehircilik Bakani Murat Kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Fatih Dönmez ile birlikte, sel felaketinin yasandigi Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde, incelemelerinin ardindan açiklamalarda bulundu.
Her sel felaketinden sonra HES tartismasinin yasandigina isaret eden Soylu, Bozkurt'taki sel felaketinin ardindan da ayni tartismanin yasandigina dikkati çekti.
Bozkurt'taki HES'i kendi gözleri ile gördüklerini belirten Soylu, bölgedeki yagisin siddetine vurgu yaparak, "HES'in hemen üzerinde agaçlarin kökleriyle beraber yagmurun, suyun siddetiyle koptugunu, dagin tepesinde büyük bir çiplaklik açildigini gördük ve bunun birçok yerde oldugunu gördük. Normal olmayan bir manzarayla da karsilastik." diye konustu.
- "Burada agir bir tablo var"
Bakan Soylu, selin vurdugu köyleri milletvekilleriyle de ziyaret ettiklerini belirterek, o bölgelerde de ayni tablonun bulundugunu dile getirdi.
Selin kendisinin bugüne kadar gördügü en agir tablo oldugunu ifade eden Soylu, söyle devam etti:
"Burada agir bir tablo var. Esnaf açisindan, kayiplarimiz açisindan, altyapi açisindan ve etkiledigi insan açisindan agir bir tablo var. Onun için burada zannediyorum uzun ve hummali bir çalisma gerçeklestirecegiz. Rize'den geldik, Mugla, Antalya'daydik ve buraya geldik. Bundan önce Elazig, Giresun vardi. Sayin Cumhurbaskanimizin liderliginde ve yönetiminde afet sonrasi vatandasimiza ve milletimize karsi en ufak bir mahcubiyet yasamadik. Kimse, "Nerede bu devlet?' demedi. Devlet bütün unsurlari ve bütün kurumlariyla tablo ne kadar agir olursa olsun, bunu telafi etmek için var gücüyle herhangi bir mesai kavrami gözetmeksizin büyük bir çaba ortaya koydu, koymaya devam ediyor, edecek de. "
- "'Bunu nasil bir siyaset malzemesi yapayim' düsüncesinde olanlar var"
Üzüldükleri noktalarin bulundugunu aktaran Soylu, "Bu ülke, devlet ve millet hepimizin. Biz burada insanlarin yaralarini sarmak için çaba sarf ederken 'ben nasil bir dedikodu olusturayim', 'acaba ona nasil bir zarar vereyim', 'bunu nasil bir siyaset malzemesi yapayim' düsüncesi içinde olanlar var. Tabii biz isimize bakiyoruz. Eger konsantrasyonumuzu buraya dogru sevk edersek yani bu cevap vermeye sevk edersek isimizden alikonacagiz diye bir endise bizim içimizde var." ifadelerini kullandi.
Bin jandarma personeli, binin üzerinde AFAD gönüllüsüyle, bini askin sadece kamyon, vidanjör ve ayni zamanda bütün temizligi yapabilecek araçlarla birlikte temizlik yaptiklarini anlatan Soylu, tüm köyleri elektriklendirmek için helikopterle jeneratör gönderdiklerini vurguladi.
Gida yardimlari hakkinda da bilgi veren Soylu, sunlari kaydetti:
"Sadece helikopterle dün ve bugün 20 ton gida dagittik. Cenazeden, insanlarin nakillerine kadar her seyi gerçeklestirmeye çalisiyoruz. Ve vatandaslarimizin bütün sorularina cevap vermeye çalisiyoruz. Hasar tespiti yapiliyor, zarar tespitleri yapiliyor. Milletimizin, vatandaslarimizin morali ayakta tutulmaya çalisiliyor. Bu travma öyle kolay bir travma degil. Birinci kattan 4. kata çikanlar, helikopterle çatilardan alinanlar, çocuklariyla baska yerden alinanlar, bunlarin hepsini biz yasadik. Ankara'da duracaksiniz siyaset yapacaksiniz, buraya gelip tezvirat yapacaksiniz, yok öyle... Gidin baska yerde yapin, buranin üzerinde siyaset yapmak ayiptir, insanlik disidir. Bir daha söylüyorum buranin üzerinden siyaset yapmak seytanla is birligidir. Altini çiziyorum, ayiptir ya. Bir birakin çalisalim."
(Sürecek)