Bilisim Hukuku Dernegi'nden Sosyal Medya Manipülasyonlarinda 'Hukuka Aykirilik' Vurgusu
Bilisim Hukuku Dernegi Baskani Av. Kürsat Ergün:'Sosyal medya, kötü niyetli kisilerin emellerine hizmet etmek için kullanildiginda sosyal medya linci, itibar suikasti, hedef gösterme gibi hukuka da aykiri fiiller ortaya çikmaktadir'
Bilisim Hukuku Dernegi Baskani Av. Kürsat Ergün, sosyal medyanin ülkenin demokratiklesmesi yönünde önemli katkilar saglarken bir takim riskleri de beraberinde getirdigini belirterek, "Sosyal medya, kötü niyetli kisilerin emellerine hizmet etmek için kullanildiginda sosyal medya linci, itibar suikasti, hedef gösterme gibi hukuka da aykiri fiiller ortaya çikmaktadir." ifadelerini kullandi.
Bilisim Hukuku Dernegi'nden yapilan açiklamada görüslerine yer verilen Ergün, sosyal medyada toplumun sinir uçlarini harekete geçirebilecek tarzdaki haberler ya da bir kisi veya kuruma duyulan kin ve nefret üzerinden yalan haber yaymak suretiyle gerçeklestigini vurguladi.
Ergün, amacin toplumun algisini degistirmek ve manipüle etmek oldugunu aktararak su degerlendirmelerde bulundu:
"Manipülasyon veya yalana dayali bir bilginin ve haberin asli veya mahkemeye intikal etmis bir dosyanin içerigi bilinmeden 'Sosyal Medya Mahkemeleri' kurulmakta ve bu suretle adalet aranmaktadir. Bu türden manipülasyona dayali hareketlerin bagimsiz mahkemelerin kararlarini etkilemekte oldugu da gözlemlenmektedir. Sosyal Medya Kanunu olarak ta bilinen 5651 sayili kanunda yapilan 7253 sayili kanun degisikligi neticesinde sosyal medya kullanicilarinin haklari genisletilmistir. Bunlardan en önemlisi 'sosyal ag saglayicilari madde 9 kapsaminda kisilik haklarinin ihlal edildigini ya da madde 9/A kapsaminda özel hayatinin gizliliginin ihlal edildigini iddia eden kisiler tarafindan yapilacak basvurulara, basvurudan itibaren en geç kirk sekiz saat içinde olumlu ya da olumsuz cevap vermekle yükümlüdür' maddesidir. Fakat bu madde hükmünün uygulamada bir karsiligi yoktur ve halen uygulanmamaktadir."
Ergün, çevrim içi platformlardaki manipülasyonun önüne geçmek amaciyla yasal düzenleme yapilmasinin artik bir zorunluluk haline geldigini kaydederek, "Konu ile ilgili olarak dünyadaki ilk yasal düzenlemelerden birini 'Enformasyonun Manipüle Edilmesine Karsi Mücadele Kanunu' adli kanun ile Fransa yapmistir. Bu Kanun ayni zamanda “yalan haber kanunu” (loi fake news) olarak da bilinmektedir. Kanun, özellikle seçim döneminde dolasima sokulan yalan ve manipülatif haberleri engellemenin yaninda yalan haberlerin yayilmasinin önüne geçmek ve ülkenin temel çikarlarini tehlikeye sokmaya çalisan haberlere de erisimin kisitlanmasi amacini tasimaktadir. Kanuna aykirilik durumunda aykirilik teskil eden fiilin islendigi ortama göre geçici kapatma, para cezasi ve hapis cezasi gibi yaptirimlar öngörülmüstür." ifadelerini kullandi.
Kaynak: AA
Bilisim Hukuku Dernegi'nden yapilan açiklamada görüslerine yer verilen Ergün, sosyal medyada toplumun sinir uçlarini harekete geçirebilecek tarzdaki haberler ya da bir kisi veya kuruma duyulan kin ve nefret üzerinden yalan haber yaymak suretiyle gerçeklestigini vurguladi.
Ergün, amacin toplumun algisini degistirmek ve manipüle etmek oldugunu aktararak su degerlendirmelerde bulundu:
"Manipülasyon veya yalana dayali bir bilginin ve haberin asli veya mahkemeye intikal etmis bir dosyanin içerigi bilinmeden 'Sosyal Medya Mahkemeleri' kurulmakta ve bu suretle adalet aranmaktadir. Bu türden manipülasyona dayali hareketlerin bagimsiz mahkemelerin kararlarini etkilemekte oldugu da gözlemlenmektedir. Sosyal Medya Kanunu olarak ta bilinen 5651 sayili kanunda yapilan 7253 sayili kanun degisikligi neticesinde sosyal medya kullanicilarinin haklari genisletilmistir. Bunlardan en önemlisi 'sosyal ag saglayicilari madde 9 kapsaminda kisilik haklarinin ihlal edildigini ya da madde 9/A kapsaminda özel hayatinin gizliliginin ihlal edildigini iddia eden kisiler tarafindan yapilacak basvurulara, basvurudan itibaren en geç kirk sekiz saat içinde olumlu ya da olumsuz cevap vermekle yükümlüdür' maddesidir. Fakat bu madde hükmünün uygulamada bir karsiligi yoktur ve halen uygulanmamaktadir."
Ergün, çevrim içi platformlardaki manipülasyonun önüne geçmek amaciyla yasal düzenleme yapilmasinin artik bir zorunluluk haline geldigini kaydederek, "Konu ile ilgili olarak dünyadaki ilk yasal düzenlemelerden birini 'Enformasyonun Manipüle Edilmesine Karsi Mücadele Kanunu' adli kanun ile Fransa yapmistir. Bu Kanun ayni zamanda “yalan haber kanunu” (loi fake news) olarak da bilinmektedir. Kanun, özellikle seçim döneminde dolasima sokulan yalan ve manipülatif haberleri engellemenin yaninda yalan haberlerin yayilmasinin önüne geçmek ve ülkenin temel çikarlarini tehlikeye sokmaya çalisan haberlere de erisimin kisitlanmasi amacini tasimaktadir. Kanuna aykirilik durumunda aykirilik teskil eden fiilin islendigi ortama göre geçici kapatma, para cezasi ve hapis cezasi gibi yaptirimlar öngörülmüstür." ifadelerini kullandi.