Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantisi'nda Konustu Açiklamasi (1)
'Istanbul Sözlesmesi'nin çarpitilmasi, Istanbul Kanali'ni hedef alan bayagi saldirilar ve Katarli ögrencilerin sinavsiz tip fakültesi okuyacaklari ile ilgili yalan dozu yüksek kara kampanyalar Türkiye'yi zor duruma sokmaya yönelik taktik adimlardir' 'Siyaseti sanal korkulara tahvil etmek isteyen piskin zihniyetler, pireyi deve yapan palavracilar, bir kasik suda firtina koparan pervasizlar akillarindan çikarmasinlar ki, hak edene firlatilacak taslar cebimizdedir, hesapsiz uçanlar, istismar dallarina yüzsüzce konanlar bedel ödemeyi muhakkak surette göze almalidirlar'.
MHP Genel Baskani Devlet Bahçeli, "Istanbul Sözlesmesi'nin çarpitilmasi, Istanbul Kanali'ni hedef alan bayagi saldirilar ve Katarli ögrencilerin sinavsiz tip fakültesi okuyacaklari ile ilgili yalan dozu yüksek kara kampanyalar Türkiye'yi zor duruma sokmaya yönelik taktik adimlardir." dedi.
Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantisi'nda yaptigi konusmada, "Fikir ve düsünce ufkumuzun parlayan yildizi olan merhum Ziya Gökalp, milli kültürü kuvvetli medeniyetçe zayif milletlerin, medeniyetçe kuvvetli fakat milli kültürce zayif milletleri siyasi mücadelede her zaman yendigine dair misaller vermisti." diye konustu.
Milli kültürün anlatim ve aktarim mekanizmalari arasinda sinemanin kayda deger bir rolü olduguna inandigini ifade eden Bahçeli, milli sinemanin en önemli görevinin, Türk milletinin öz degerlerini yakalamak ve beyaz perdeden bu degerleri yansitmak oldugunu söyledi.
Milli sinemanin, milli kültürün ve milli bakis açisinin suurlu bir dille takdim ve ifadesi oldugunu dile getiren Bahçeli, "Geçtigimiz hafta ebediyete irtihal eden Sayin Kartal Tibet bu alanda öne çikmis, gönüllerde taht kurmus, canlandirdigi tarihi karakterlerle milletimizin takdirini kazanmistir. Tarkan ve Karaoglan filmleriyle de milli hafizalara kazinan, oyuncu, yönetmen, senarist sayin Tibet geçen cuma günü son yolculuguna ugurlanmistir. Türk tarih ve kültürünü usta oyunculuguyla sahneleyen, efsanelesmis tarziyla gösteren ve elbette Yesilçam'a damga vuran sayin Kartal Tibet'e Cenab-i Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Muhterem ailesine, sevenlerine, sanat ve sinema camiasina, aziz milletimize bassagligi diliyor, mekani cennet olsun diyorum." ifadelerini kullandi.
Bahçeli, sinema sektöründe yasanan sorunlarin çözümü hususunda atilacak her adima, yapilacak her iyi niyetli girisime destek vereceklerini belirtti.
Demokrasilerde her siyasi düsüncenin, her siyasal partinin az ya da çok, büyük veya küçük bir karsiligi oldugunu kaydeden Bahçeli, siyasi partilerin demokrasi hayatinin vazgeçilmez kurumlari oldugunu vurguladi.
Her siyasal hareketin, üzerinde sekillendigi ayni topluma dayanmasina ve ayni sorunlara bakmasina ragmen teshiste, tedavide ve teklif ettigi çözüm yollarinda ayrildigina isaret eden Bahçeli, bu ayriliklarin, siyasetin dogasinda oldugunu, bu farkliliklarin saygin ve demokratik bir sonuç oldugunu dile getirdi.
MHP'nin, Türkiye'nin tamaminda zemin bulmus ve kök salmis, milletin gönlünde yer tutarak kendisine sevgiyle bagli, durusuna ve fikriyatina inanmis bir seçmen kitlesine kavustugunu anlatan Bahçeli, "Bu kavusma hali ayni zamanda toplumsallasmayi da beraberinde getirmistir. Bugün üç hilal, milyonlarca insanimizin kalbine girmis, hamdolsun bir sevda halini almistir." degerlendirmesinde bulundu.
- "Milli iradeyi milliyetçi iradeye dönüstürmek için daha çok gönüle girecegiz"
MHP'nin bir demokrasi namusu, büyük bir millet eseri oldugunu dile getiren Bahçeli, sunlari kaydetti:
"Milliyetçi Hareket Partisi huzurun, umudun, güvenligin, istikrarin, vatanseverligin, dik durusun, dik basin, devrilmez inancin markasidir. Hayata nasil baktigimiz, hadiseler geçidini nasil yorumladigimiz, haysiyetli bir insan ve millet yasamini nasil savundugumuz tarafli tarafsiz herkesçe bilinmektedir. Bizi diger partilerden ayiran siyasi kavsak noktalarinda; Türkiye'nin ana meselelerini okuyus biçimimiz, milli ve manevi degerleri kavrayis niteligimiz, siyasal çizgimizin anlayis ve ilkeleriyle karsi karsiya olunan sorunlari ele alis seklimiz, hem müessiriyetini hem de mümeyyiz farkini belirgin olarak göstermektedir. Tabii olarak, bütün bunlari hangi program, hangi yol, hangi yöntemlerle, dahasi nasil bir kadro marifetiyle yapacagimizin ayrintilariyla tarifi milli ve ilkeli siyasetimizin yayginlasmasina hizmet edecektir. Milli iradeyi milliyetçi iradeye dönüstürmek için daha çok gönüle girecegiz. Her eli tutacagiz, her kapiyi çalacagiz, hiç kimseyi ayirmayacagiz, ayri görmeyecegiz."
Devleti yasatmak için insani yasatacaklarini belirten Bahçeli, "Daha mutlu, daha güvenli, daha müreffeh, daha gelismis bir millet hayati için geceyi gündüze katacagiz. Bunu yaparken geçmisimizi göz ardi etmeyecegiz. Bugüne kadar siyasi mesruiyetimizin kaynagini çikar lobilerinin kapilarinda, yabanci baskentlerin sokaklarinda aramadik. Hiçbir sey adina dürüst ve samimi siyasetimizi karalatmadik, buna tevessül edenlere firsat tanimadik. Aldatmaya sirtimizi döndük. Riyakarliga yüzümüzü çevirdik. Yegane güç kaynagimiz olan milletimizin sasmaz sagduyusu ve tertemiz vicdanina ümitlerimizi baglayarak dedik ki; 'Yol onun, varlik onun, gerisi hep angarya, yüzüstü çok süründün ayaga kalk Sakarya.' Yine dedik ve her zaman da diyecegiz ki; 'Tarihin dilinden düsmez bu destan, Nehirler gazidir, daglar kahraman, Her tasi bir yakut olan bu vatan, Can verme sirrina erenlerindir.'" yorumunu yapti.
"Birileri gibi vicdanimiz ipotekli degildir." diyen Bahçeli, "Birileri gibi irademiz tutsak düsmemistir. Biz Milliyetçi Hareket'iz, biz Cumhur Ittifaki'yiz, biz ya istiklal ya ölüm diyen bir kahramanligin varisleriyiz. Huzur isteyen milletimizle tek yüregiz. Refah ve bolluk isteyen boynu büküklerle ayni yolun yolcusuyuz. Hayattan nasibini alamamis gariplerin, el çizgileri nasirla örtülmüs biçarelerin, aglamaktan göz pinarlari derinlesmis magdurlarin, zorluklar karsisinda bakislarinin feri silinmis mazlumlarin hem davacisiyiz, hem de dag gibi arkalarindayiz. Siyaseti sanal korkulara tahvil etmek isteyen piskin zihniyetler, pireyi deve yapan palavracilar, bir kasik suda firtina koparan pervasizlar akillarindan çikarmasinlar ki, hak edene firlatilacak taslar cebimizdedir, hesapsiz uçanlar, istismar dallarina yüzsüzce konanlar bedel ödemeyi muhakkak surette göze almalidirlar." dedi.
Gayelerinin Türkiye'yi hak ettigi gelismislik düzeyine ulastirmak oldugunun altini çizen Bahçeli, "Bunu yaparken her yolu mubah gören, her rüzgara yelken açan, tarlasini sirtlayip yagmur neredeyse oraya tasiyan ikiyüzlülük ve karaktersizlige itibar etmedik, etmeyecegiz. Neysek öyle görünecegiz, göründügümüz gibi de olacagiz." diye konustu.
Bahçeli söyle devam etti:
"Bu nedenle zillet ittifakiyla ayriyiz, gayriyiz, uzagiz. Çünkü yalanci degiliz, çünkü inkarci degiliz, çünkü gece baska, gündüz baska degiliz. Sirazli Sadi'den esinlenerek ifade etmek isterim ki, kendi ayiplarinin hamali olanlar, baskalarinin kusurlariyla ugrasiyor. Bunu yaparken çok tehlikeli bir dile tevessül ediyorlar. Yanlisi ve yalani savunacak kadar cahil olanlardan, dogruyu ve dogrulugu göremeyecek kadar kör olanlardan, iyiligi ve iyi niyeti inkar edecek kadar nankör olanlardan Rabbim cümlemizi korusun ve böylelerini milletimizden her daim uzak tutsun. Istanbul Sözlesmesi'nin çarpitilmasi, Istanbul Kanali'ni hedef alan bayagi saldirilar ve Katarli ögrencilerin sinavsiz tip fakültesi okuyacaklari ile ilgili yalan dozu yüksek kara kampanyalar Türkiye'yi zor duruma sokmaya yönelik taktik adimlardir."
(Sürecek)
Kaynak: AA
Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantisi'nda yaptigi konusmada, "Fikir ve düsünce ufkumuzun parlayan yildizi olan merhum Ziya Gökalp, milli kültürü kuvvetli medeniyetçe zayif milletlerin, medeniyetçe kuvvetli fakat milli kültürce zayif milletleri siyasi mücadelede her zaman yendigine dair misaller vermisti." diye konustu.
Milli kültürün anlatim ve aktarim mekanizmalari arasinda sinemanin kayda deger bir rolü olduguna inandigini ifade eden Bahçeli, milli sinemanin en önemli görevinin, Türk milletinin öz degerlerini yakalamak ve beyaz perdeden bu degerleri yansitmak oldugunu söyledi.
Milli sinemanin, milli kültürün ve milli bakis açisinin suurlu bir dille takdim ve ifadesi oldugunu dile getiren Bahçeli, "Geçtigimiz hafta ebediyete irtihal eden Sayin Kartal Tibet bu alanda öne çikmis, gönüllerde taht kurmus, canlandirdigi tarihi karakterlerle milletimizin takdirini kazanmistir. Tarkan ve Karaoglan filmleriyle de milli hafizalara kazinan, oyuncu, yönetmen, senarist sayin Tibet geçen cuma günü son yolculuguna ugurlanmistir. Türk tarih ve kültürünü usta oyunculuguyla sahneleyen, efsanelesmis tarziyla gösteren ve elbette Yesilçam'a damga vuran sayin Kartal Tibet'e Cenab-i Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Muhterem ailesine, sevenlerine, sanat ve sinema camiasina, aziz milletimize bassagligi diliyor, mekani cennet olsun diyorum." ifadelerini kullandi.
Bahçeli, sinema sektöründe yasanan sorunlarin çözümü hususunda atilacak her adima, yapilacak her iyi niyetli girisime destek vereceklerini belirtti.
Demokrasilerde her siyasi düsüncenin, her siyasal partinin az ya da çok, büyük veya küçük bir karsiligi oldugunu kaydeden Bahçeli, siyasi partilerin demokrasi hayatinin vazgeçilmez kurumlari oldugunu vurguladi.
Her siyasal hareketin, üzerinde sekillendigi ayni topluma dayanmasina ve ayni sorunlara bakmasina ragmen teshiste, tedavide ve teklif ettigi çözüm yollarinda ayrildigina isaret eden Bahçeli, bu ayriliklarin, siyasetin dogasinda oldugunu, bu farkliliklarin saygin ve demokratik bir sonuç oldugunu dile getirdi.
MHP'nin, Türkiye'nin tamaminda zemin bulmus ve kök salmis, milletin gönlünde yer tutarak kendisine sevgiyle bagli, durusuna ve fikriyatina inanmis bir seçmen kitlesine kavustugunu anlatan Bahçeli, "Bu kavusma hali ayni zamanda toplumsallasmayi da beraberinde getirmistir. Bugün üç hilal, milyonlarca insanimizin kalbine girmis, hamdolsun bir sevda halini almistir." degerlendirmesinde bulundu.
- "Milli iradeyi milliyetçi iradeye dönüstürmek için daha çok gönüle girecegiz"
MHP'nin bir demokrasi namusu, büyük bir millet eseri oldugunu dile getiren Bahçeli, sunlari kaydetti:
"Milliyetçi Hareket Partisi huzurun, umudun, güvenligin, istikrarin, vatanseverligin, dik durusun, dik basin, devrilmez inancin markasidir. Hayata nasil baktigimiz, hadiseler geçidini nasil yorumladigimiz, haysiyetli bir insan ve millet yasamini nasil savundugumuz tarafli tarafsiz herkesçe bilinmektedir. Bizi diger partilerden ayiran siyasi kavsak noktalarinda; Türkiye'nin ana meselelerini okuyus biçimimiz, milli ve manevi degerleri kavrayis niteligimiz, siyasal çizgimizin anlayis ve ilkeleriyle karsi karsiya olunan sorunlari ele alis seklimiz, hem müessiriyetini hem de mümeyyiz farkini belirgin olarak göstermektedir. Tabii olarak, bütün bunlari hangi program, hangi yol, hangi yöntemlerle, dahasi nasil bir kadro marifetiyle yapacagimizin ayrintilariyla tarifi milli ve ilkeli siyasetimizin yayginlasmasina hizmet edecektir. Milli iradeyi milliyetçi iradeye dönüstürmek için daha çok gönüle girecegiz. Her eli tutacagiz, her kapiyi çalacagiz, hiç kimseyi ayirmayacagiz, ayri görmeyecegiz."
Devleti yasatmak için insani yasatacaklarini belirten Bahçeli, "Daha mutlu, daha güvenli, daha müreffeh, daha gelismis bir millet hayati için geceyi gündüze katacagiz. Bunu yaparken geçmisimizi göz ardi etmeyecegiz. Bugüne kadar siyasi mesruiyetimizin kaynagini çikar lobilerinin kapilarinda, yabanci baskentlerin sokaklarinda aramadik. Hiçbir sey adina dürüst ve samimi siyasetimizi karalatmadik, buna tevessül edenlere firsat tanimadik. Aldatmaya sirtimizi döndük. Riyakarliga yüzümüzü çevirdik. Yegane güç kaynagimiz olan milletimizin sasmaz sagduyusu ve tertemiz vicdanina ümitlerimizi baglayarak dedik ki; 'Yol onun, varlik onun, gerisi hep angarya, yüzüstü çok süründün ayaga kalk Sakarya.' Yine dedik ve her zaman da diyecegiz ki; 'Tarihin dilinden düsmez bu destan, Nehirler gazidir, daglar kahraman, Her tasi bir yakut olan bu vatan, Can verme sirrina erenlerindir.'" yorumunu yapti.
"Birileri gibi vicdanimiz ipotekli degildir." diyen Bahçeli, "Birileri gibi irademiz tutsak düsmemistir. Biz Milliyetçi Hareket'iz, biz Cumhur Ittifaki'yiz, biz ya istiklal ya ölüm diyen bir kahramanligin varisleriyiz. Huzur isteyen milletimizle tek yüregiz. Refah ve bolluk isteyen boynu büküklerle ayni yolun yolcusuyuz. Hayattan nasibini alamamis gariplerin, el çizgileri nasirla örtülmüs biçarelerin, aglamaktan göz pinarlari derinlesmis magdurlarin, zorluklar karsisinda bakislarinin feri silinmis mazlumlarin hem davacisiyiz, hem de dag gibi arkalarindayiz. Siyaseti sanal korkulara tahvil etmek isteyen piskin zihniyetler, pireyi deve yapan palavracilar, bir kasik suda firtina koparan pervasizlar akillarindan çikarmasinlar ki, hak edene firlatilacak taslar cebimizdedir, hesapsiz uçanlar, istismar dallarina yüzsüzce konanlar bedel ödemeyi muhakkak surette göze almalidirlar." dedi.
Gayelerinin Türkiye'yi hak ettigi gelismislik düzeyine ulastirmak oldugunun altini çizen Bahçeli, "Bunu yaparken her yolu mubah gören, her rüzgara yelken açan, tarlasini sirtlayip yagmur neredeyse oraya tasiyan ikiyüzlülük ve karaktersizlige itibar etmedik, etmeyecegiz. Neysek öyle görünecegiz, göründügümüz gibi de olacagiz." diye konustu.
Bahçeli söyle devam etti:
"Bu nedenle zillet ittifakiyla ayriyiz, gayriyiz, uzagiz. Çünkü yalanci degiliz, çünkü inkarci degiliz, çünkü gece baska, gündüz baska degiliz. Sirazli Sadi'den esinlenerek ifade etmek isterim ki, kendi ayiplarinin hamali olanlar, baskalarinin kusurlariyla ugrasiyor. Bunu yaparken çok tehlikeli bir dile tevessül ediyorlar. Yanlisi ve yalani savunacak kadar cahil olanlardan, dogruyu ve dogrulugu göremeyecek kadar kör olanlardan, iyiligi ve iyi niyeti inkar edecek kadar nankör olanlardan Rabbim cümlemizi korusun ve böylelerini milletimizden her daim uzak tutsun. Istanbul Sözlesmesi'nin çarpitilmasi, Istanbul Kanali'ni hedef alan bayagi saldirilar ve Katarli ögrencilerin sinavsiz tip fakültesi okuyacaklari ile ilgili yalan dozu yüksek kara kampanyalar Türkiye'yi zor duruma sokmaya yönelik taktik adimlardir."
(Sürecek)