SAÜ'den Çevrim Içi 'Fikhi Bilgi Üretiminde Çok Mezhepli Yaklasim Çalistayi'
Sakarya Üniversitesince (SAÜ) düzenlenen fikih çalistaylari serisinin ikincisi "Fikhi Bilgi Üretiminde Çok Mezhepli Yaklasim" çevrim içi gerçeklestirildi.
SAÜ Ilahiyat Fakültesi ve Islami Ilimler Arastirma Vakfi (ISAV) is birliginde Dr. Ögretim Üyesi Ahmet Numan Ünver'in sunuculugundaki çalistayin açilis konusmalarini SAÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Savasan, Ilahiyat Fakültesi Dekani Prof. Dr. Ahmet Bostanci ve ISAV Mütevelli Heyeti Üyesi Prof. Dr. Bedreddin Çetiner yapti.
Savasan, günümüzde birtakim dini meseleler hakkinda derinligine vakif olunmadan ve ilahiyat egitimi almamis kisiler tarafindan ekranlarda ve çesitli platformlarda yorumlar yapildigini belirterek, bu tür ilmi çalismalarin önemine dikkati çekti.
Bostanci da mezhep yapilanmasinin, Müslüman toplumun hukuki istikrar ve dini yasayistaki tutarliligi gerçeklestirmek maksadiyla gelistirdigi tecrübeyi yansittigini anlatarak, bu uygulamanin çok uzun asirlar boyunca herhangi bir farkli düsünce ile karsilasmaksizin 20. yüzyila kadar devam ettigini aktardi.
1917 tarihli Hukuk-i Aile Kararnamesi'nin bu konuda tarihte önemli kirilma noktalarindan birini olduguna deginerek, günümüzde de belirli bir mezhebe endeksli fikih faaliyetinde bulunmak yerine mezhepler arasi yaklasim sergilendigini ifade etti.
Çetiner ise mezhep, mezheplere intisap ve mezheplerin telfiki gibi konularin çesitli bahane ve gerekçelerle istismar edilebilen, Müslümanlari birbirine düsürme tehlikesi bulunan konulardan olduguna dikkati çekerek, bu konulari halkin önünde degil, ilmi ihtisas toplantilarinda ele almak gerektigini dile getirdi.
Iki gün süren çalistayda, Prof. Dr. Murat Simsek tarafindan "Çagdas Dönemde Tek Mezhepli Yaklasim Mümkün müdür?", Prof. Dr. Kasif Hamdi Okur tarafindan "Çagdas Dönemde Çok Mezhepli Yaklasim Bir Zaruret midir?" ve Prof. Dr. Abdurrahman Haçkali tarafindan "Din Isleri Yüksek Kurulu’nun Fetvalarinda Çok Mezhepli Yaklasimlar" konulu tebligler, sayilari kirki bulan katilimcilar tarafindan müzakere edildi.
Çalistay, Prof. Dr. Ali Bardakoglu, Prof. Dr. Halit Çalis, Prof. Dr. Mehmet Görmez, Prof. Dr. Orhan Çeker, Prof. Dr. H. Mehmet Günay, Prof. Dr. Mehmet Akif Aydin ve Prof. Dr. Ibrahim Kafi Dönmez'in yer aldigi degerlendirme oturumu ile sona erdi.
Kaynak: AA
Savasan, günümüzde birtakim dini meseleler hakkinda derinligine vakif olunmadan ve ilahiyat egitimi almamis kisiler tarafindan ekranlarda ve çesitli platformlarda yorumlar yapildigini belirterek, bu tür ilmi çalismalarin önemine dikkati çekti.
Bostanci da mezhep yapilanmasinin, Müslüman toplumun hukuki istikrar ve dini yasayistaki tutarliligi gerçeklestirmek maksadiyla gelistirdigi tecrübeyi yansittigini anlatarak, bu uygulamanin çok uzun asirlar boyunca herhangi bir farkli düsünce ile karsilasmaksizin 20. yüzyila kadar devam ettigini aktardi.
1917 tarihli Hukuk-i Aile Kararnamesi'nin bu konuda tarihte önemli kirilma noktalarindan birini olduguna deginerek, günümüzde de belirli bir mezhebe endeksli fikih faaliyetinde bulunmak yerine mezhepler arasi yaklasim sergilendigini ifade etti.
Çetiner ise mezhep, mezheplere intisap ve mezheplerin telfiki gibi konularin çesitli bahane ve gerekçelerle istismar edilebilen, Müslümanlari birbirine düsürme tehlikesi bulunan konulardan olduguna dikkati çekerek, bu konulari halkin önünde degil, ilmi ihtisas toplantilarinda ele almak gerektigini dile getirdi.
Iki gün süren çalistayda, Prof. Dr. Murat Simsek tarafindan "Çagdas Dönemde Tek Mezhepli Yaklasim Mümkün müdür?", Prof. Dr. Kasif Hamdi Okur tarafindan "Çagdas Dönemde Çok Mezhepli Yaklasim Bir Zaruret midir?" ve Prof. Dr. Abdurrahman Haçkali tarafindan "Din Isleri Yüksek Kurulu’nun Fetvalarinda Çok Mezhepli Yaklasimlar" konulu tebligler, sayilari kirki bulan katilimcilar tarafindan müzakere edildi.
Çalistay, Prof. Dr. Ali Bardakoglu, Prof. Dr. Halit Çalis, Prof. Dr. Mehmet Görmez, Prof. Dr. Orhan Çeker, Prof. Dr. H. Mehmet Günay, Prof. Dr. Mehmet Akif Aydin ve Prof. Dr. Ibrahim Kafi Dönmez'in yer aldigi degerlendirme oturumu ile sona erdi.