Disisleri Sözcüsü Bilgiç Açiklamasi (Kabil Havalimani) 'Adil Külfet Paylasimi Istiyoruz'

ANKARA – Disisleri Bakanligi Sözcüsü Tanju Bilgiç, Kabil Havalimani’nin güvenliginin saglanmasi konusunda “Bu sorumlulugu devam ettirmeyi düsünüyoruz. Ancak bunun gerçeklesmesi için adil külfet paylasimi, finansal, lojistik, teknik ve güvenlik konularinda destege ihtiyacimiz var” dedi.

Disisleri Sözcüsü Bilgiç Açiklamasi (Kabil Havalimani) 'Adil Külfet Paylasimi Istiyoruz'
Disisleri Sözcüsü Bilgiç, basin bilgilendirme toplantisi düzenledi.

Bakanlik binasinda düzenlenen toplantida konusan Bilgiç, Libya konulu 2’nci Berlin Konferansi hakkinda yöneltilen soruya, “Müzakerelerde büyük ölçüde mutabakat saglandi. Ancak sahadaki gerçeklerle bagdasmayan bazi maddelere yönelik çekincelerimizi koyduk. Libya’da bulunan egitmen ve danismanlarimizin bölgesel ve uluslararasi platformlarda sorgulanmasina ve gayrimesru parali askerlerle ayni kefeye konulmasina müsaade etmeyecegimizi vurguladik ve bildirinin 1 maddesine serh koyduk. Libya’daki seçimlerin 24 Aralik’ta düzenlenmesine ve siyasi sürecin pürüzsüz sekilde devam etmesine yönelik hem Milli Birlik Hükümeti’ne hem de Baskanlik Konseyi’ne destegimiz devam edecek” yanitini verdi

Kabil Havalimani’nin güvenliginin saglanmasi

ABD ve NATO’nun 1 Mayis’tan itibaren Afganistan’dan geri çekilme sürecinin devam ettigini hatirlatan sözcü Bilgiç, “Afganistan’in yalniz birakilmamasina yönelik bir anlayis mevcut. Bu tabii ki Afgan ordusuna finansal destegin sürdürülmesi, NATO’nun Kabil’deki sivil temsilciliginin güçlendirilerek devam ettirilmesi ve Kabil’deki Hamit Karzai Uluslararasi Havalimani’nin güvenliginin saglanmaya devam ettirilmesi seklinde bir yaklasim da var. Havalimaninin güvenliginin saglanmasi Afganistan için çok önemli. Havalimani güvensiz olursa Afganistan’daki uluslararasi kuruluslar, diplomatik temsilcilikler Afganistan’da kalmayi son erdirecek. Bazi büyükelçiliklerin Afganistan’da kapandigina iliskin haberleri de aliyoruz. Afganistan’a ulasim açisindan havalimani önemli. Kabil Havalimani’nin isletilmesi ve güvenliginin saglanmasinin NATO Kararli Misyon çerçevesinde Türkiye tarafindan yürütüldügünü biliyorsunuz 2015 yilindan beri. Kararli Destek Misyonu’nun sona ermesinden sonra bu sorumlulugu devam ettirmeyi düsünüyoruz. Ancak bunun gerçeklesmesi için adil külfet paylasimi, finansal, lojistik, teknik ve güvenlik konularinda destege ihtiyacimiz var. Bu konulari da paydaslarimizla ve müttefiklerimizle görüsüyoruz. Bu konuya iliskin ABD’den bir heyet su anda Milli Savunma Bakanligimizla temas içinde. Konuyu tabii ki Afgan halkiyla da istisare ediyoruz. Afgan Hükümetiyle hukuki düzenleme yapmamiz gerekecek bu konuda anlasirsak” degerlendirmesinde bulundu.

Türkiye ve Yunanistan arasinda NAVTEX ilani

Sözcü Bilgiç, Türkiye ile Yunanistan arasinda 1988 tarihli bir Atina Mutabakati oldugunu belirterek, sunlari söyledi:

“Ege’de milli ve dini günlerin yani sira yaz moratoryum olarak adlandirilan 15 Haziran – 15 Eylül döneminde de tatbikat yapilmiyordu mutabakat çerçevesinde. Askeri makamlarimiz Ege’de uzun dönemli tatbikat sahalarimizi ilan ederken bu hususu da gözetiyor. Yunanistan’in bu hususa riayet etmedigini ve sahalarini moratoryum döneminde de aktif olacak sekilde ilan ettigini görüyoruz. Bu durumu Yunanistan tarafina defaatle dikkatine getirdik. 15 Haziran’a kadar saha ilanlarini düzeltmedigi taktirde mütekabiliyet geregi askeri makamlarimizin da Türk tatbikat sahalarinin aktivasyon süresini moratoryum dönemini kapsayacak sekilde tadil edecegini vurguladik. Yunanistan sahalarinda degisiklik yapmadi. Bunun üzerine de sahalarimizda güncellemeye gittik. Biz Atina Mutabakati’na bagliyiz ancak Yunan tarafinin bu mutabakati alenen sekilde ihlal etmesini ellerimiz bagli sekilde izlememiz de beklenmemelidir. Biz Ege’de uzun süreli tatbikat sahalarini karsilikli kaldirmaya hazir oldugumuzu Yunan tarafina geçmiste birçok defa iletmistik.”

Avrupa Birligi (AB) Liderler Zirvesi

AB Liderler Zirvesi’nde alinan kararlarin beklentilerden uzak oldugunu söyleyen Bilgiç, “AB’nin gerginligin düstügünü teslim edip Gümrük Birligi’ni güncellemesi dahil olumlu gündemi hayata geçirmeye yönelik somut kararlar almayi ertelemesini bir oyalama taktigi irade eksikligi olarak görüyoruz. Ayrica kararda Suriye Siginmacilara Yönelik Yeni Yardim Paketi’ne iliskin olarak AB Komisyonu tarafindan yeni teklif sunulmasi çagrisinda bulunuluyor. Basin toplantisina girerken bir meblanin ifade edildigini de duydum. Çok boyutlu bir konu olan göç birligi sadece maddi boyuta indirgenemez. Bu sadece ’Biz size para verelim siz göçmenleri engelleyin anlayisiyla’ yerine getirilecek bir husus degil. Bizim öncelikli beklentimiz 18 Mart Mutabakati’nin bir bütün olarak günün ihtiyaçlarina ve gerçeklerine uygun sekilde güncellenmesidir. Bunun disinda Türkiye ile AB arasinda özellikle göç is birliginden söz etmek mümkün olmayacaktir. AB ülkemizin göç konusunda üstlendigi külfetin farkinda olmalidir” açiklamalarinda bulundu.
Kaynak: İHA