Erzurum'un Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 103. Yıldönümü
Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 103. yıldönümü kentte düzenlenen törenlerle kutlandı.
Törende ilk olarak Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, Erzurum Valisi Okay Memiş, 9. Kolordu ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Erhan Uzun ve Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Havuzbaşı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenk koydu.
Başkan Sekmen, günün anlam ve önemini belirttiği konuşmasında, “Aziz vatanımız ve ay yıldızlı bayrağımız uğruna düşmana göğsünü siper eden Dadaşın kurtuluş günü 12 Mart, Türk’ün Anadolu’da şahlanışı, dirilişi, istiklal ve iman gücünü bizlere anlatır” dedi.
“Türk milli birliğine, 103 yıl önce sunulan bu zafer, milletimizin kaderini değiştirmiştir. Yakın tarihimiz boyunca milletin istikbali, egemenliği, vatanın birliği ve bütünlüğü Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası söz konusu olduğu anda, Erzurum insanı kendi üzerine düşen tarihi görev ve sorumluluğu yerine getirmekten hiçbir zaman çekinmemiştir” diyen Başkan Sekmen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Devletimizin bağımsızlığı ve milletimizin istikbali için mücadelenin gündeme her gelişinde Dadaşlar, vatan davasına öncülük ve liderlik etmiştir. Bir başka deyişle vatana hizmet aşkının kalbi Erzurum’da atmıştır. Cumhuriyetimizin temelleri, 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi’nde kabul edilen tarihi kararlarla bu vatan şehrinde atılmıştır. Ecdadımızın, şehitlerimizin, bizlere emaneti olan Erzurum, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni koruma gibi milli bir görevi de üstlenmesi, şüphesiz her Erzurumlu için taşıma şerefine ulaşacağı en büyük payedir, gururdur, onurdur.”
"Ermeni çeteleri Erzurum’da 50 bin Müslüman Türk’ü katletti"
Başkan Mehmet Sekmen, Ermeni çetelerinin Erzurum’da 50 bin Müslüman ahaliyi katlettiğini ifade etti.
Sekmen, şöyle devam etti: “Bu önemli günün tarihini hatırlatmak gerekirse şöyle ki bilindiği üzere Birinci Dünya Savaşı’nda Erzurum, istilacı Çarlık Rus ordularının ilk hedefi üzerinde yer alan stratejik bir konuma sahipti. Birinci Dünya Savaşı’nda cephelerde Rus Ordusu ile savaşmak zorunda kalan ordumuz, cephe gerisinde de Ermeni çeteleri ile mücadele ediyordu. Taşnak, Hınçak ve Ramgavar Ermeni çeteleri, savunmasız Türk yerleşim bölgelerine saldırarak Müslüman Türklere karşı toplu saldırılarda bulundu. Aşkale, Tazegül, Cinis, Ilıca, Dutçu, Tepeköy, Yeşilyayla, Tımar, Hasankale, Köprüköy, Horasan, Yanıkdere, Karskapı, Yakutiye ve Firdevsoğlu kışlaları, Mürsel Paşa ve Ezirmikli Osman Ağa konakları, Gölbaşı’ndaki Hacı Ahmet Hanı’nda binlerce masum, savunmasız Müslüman Türk ahali, Ermeni çeteleri tarafından katledilmiştir. 16 Şubat 1916’dan 12 Mart 1918 tarihine kadar Rus ve Ermeni işgali altında kalan Erzurum’da Ermeni çeteleri tarafından yapılan insanlık dışı katliam, Ortaçağdaki Engizisyon mezaliminde dahi görülmemiştir. Erzurum’da yıkıcı faaliyetlerde bulunan, hunharca cinayetler işleyen Ermeni çeteciler, tarihi vesikalarla sabittir ki; 50 bin Müslüman Türk’ü soykırıma uğratmışlardır. Bu vahşet, 12 Mart 1918 tarihinde Birinci Kafkas Kolordusu’nun Erzurum’a girişiyle son buldu. Doğu’nun muzaffer kumandanı Birinci Kafkas Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşa, 12 Mart sabahını şöyle anlatır:
‘Erzurum’da halk gözyaşları içindeydi. Kimi oğlunu, kimi babasını, kimi karısını yakılmış ya da süngülenmiş buluyor, saçlarını yoluyordu. Sokaklarda canlılıktan bir iz bile kalmamıştı.’ 12 Mart 1918 tarihinde Türk milletinin kaderi üzerinde yeni bir milli istikamet açmak maksadıyla verilen hürriyet ve istiklal mücadelesi, bugünkü demokratik milli Türkiye’mizin ilk hedefi olmuştur. Tabi, 12 Mart’a yine çok özel bir anlam kazandıran hususlardan birisi ise, bu günün aynı zamanda İstiklal Marşımızın kabul günü oluşudur. Bu vesile ile İstiklal Marşımızın kabul edilişinin 100’üncü yılını da buradan kutluyor, milli şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy’u da rahmet, minnet ve şükranla yad ediyorum.”
Erzurum’dan Ermeni Diasporasına mesaj
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, konuşmasında Ermeni diasporasına da yönelik önemli mesajlar verdi: “Tarihimizin bize öğrettiği ilk hakikat bu vatanı kurmanın kolay olmadığıdır. Üstünde bugün sere serpe gezdiğimiz bu topraklar, şehitlerimizin kanlarıyla vatanlaştırdığımız ülkemizin, Türk milletinin vatanı olabilmesi için, bin yıldan beri en seçme yiğitlerini, devlet adamlarını, komutanlarını, en sevdiği, üstüne titrediği zekâları, ilim, fikir ve gönül adamlarını buralarda eritmiş, buralarda akıtmıştır. Hal böyleyken Katolik dünyasının ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Fransuva’nın Irak ziyaretinin Erbil ayağında bastırılan hatıra pulları arasında aralarında Erzurum’un da bulunduğu paçavra haritalar düşmanın asla uyumadığını bizlere bir kez daha göstermiştir. Ermeni diasporasına Erzurum’dan şu mesajı veriyoruz. Diyoruz ki; ‘Bu toprakların her bir metrekaresi hürriyet ve istiklale kendisini adamış nice kahramanların şehit kanlarıyla vatanlaştırılmıştır.’ Bizler, toprağımıza kem gözle bakanların gözlerini oymayı ve hatta terör soysuzlarını hainler mezarlığına gömmeyi çok iyi biliriz. Erzurum, vatanı için canını seve seve feda eden yiğitlerin şehridir. Bu şanlı kalenin çocukları, son ferde kadar müdafaanın bir zaruret olduğunu imanının çehresinde taşır. Erzurumlu vatanı için canını gözünü hiç kırpmadan seve seve feda eder. İşte bu yüzden Erzurum; İslam’ın kilidi, Anadolu’nun önsözü, ay yıldızlı bayrağımızın sancağı ve Türkiye’nin ana fikridir.”
Konuşmaların ardından şiirler okundu, mehteran ekibi gösteri yaptı.
Kaynak: İHA
Başkan Sekmen, günün anlam ve önemini belirttiği konuşmasında, “Aziz vatanımız ve ay yıldızlı bayrağımız uğruna düşmana göğsünü siper eden Dadaşın kurtuluş günü 12 Mart, Türk’ün Anadolu’da şahlanışı, dirilişi, istiklal ve iman gücünü bizlere anlatır” dedi.
“Türk milli birliğine, 103 yıl önce sunulan bu zafer, milletimizin kaderini değiştirmiştir. Yakın tarihimiz boyunca milletin istikbali, egemenliği, vatanın birliği ve bütünlüğü Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası söz konusu olduğu anda, Erzurum insanı kendi üzerine düşen tarihi görev ve sorumluluğu yerine getirmekten hiçbir zaman çekinmemiştir” diyen Başkan Sekmen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Devletimizin bağımsızlığı ve milletimizin istikbali için mücadelenin gündeme her gelişinde Dadaşlar, vatan davasına öncülük ve liderlik etmiştir. Bir başka deyişle vatana hizmet aşkının kalbi Erzurum’da atmıştır. Cumhuriyetimizin temelleri, 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi’nde kabul edilen tarihi kararlarla bu vatan şehrinde atılmıştır. Ecdadımızın, şehitlerimizin, bizlere emaneti olan Erzurum, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni koruma gibi milli bir görevi de üstlenmesi, şüphesiz her Erzurumlu için taşıma şerefine ulaşacağı en büyük payedir, gururdur, onurdur.”
"Ermeni çeteleri Erzurum’da 50 bin Müslüman Türk’ü katletti"
Başkan Mehmet Sekmen, Ermeni çetelerinin Erzurum’da 50 bin Müslüman ahaliyi katlettiğini ifade etti.
Sekmen, şöyle devam etti: “Bu önemli günün tarihini hatırlatmak gerekirse şöyle ki bilindiği üzere Birinci Dünya Savaşı’nda Erzurum, istilacı Çarlık Rus ordularının ilk hedefi üzerinde yer alan stratejik bir konuma sahipti. Birinci Dünya Savaşı’nda cephelerde Rus Ordusu ile savaşmak zorunda kalan ordumuz, cephe gerisinde de Ermeni çeteleri ile mücadele ediyordu. Taşnak, Hınçak ve Ramgavar Ermeni çeteleri, savunmasız Türk yerleşim bölgelerine saldırarak Müslüman Türklere karşı toplu saldırılarda bulundu. Aşkale, Tazegül, Cinis, Ilıca, Dutçu, Tepeköy, Yeşilyayla, Tımar, Hasankale, Köprüköy, Horasan, Yanıkdere, Karskapı, Yakutiye ve Firdevsoğlu kışlaları, Mürsel Paşa ve Ezirmikli Osman Ağa konakları, Gölbaşı’ndaki Hacı Ahmet Hanı’nda binlerce masum, savunmasız Müslüman Türk ahali, Ermeni çeteleri tarafından katledilmiştir. 16 Şubat 1916’dan 12 Mart 1918 tarihine kadar Rus ve Ermeni işgali altında kalan Erzurum’da Ermeni çeteleri tarafından yapılan insanlık dışı katliam, Ortaçağdaki Engizisyon mezaliminde dahi görülmemiştir. Erzurum’da yıkıcı faaliyetlerde bulunan, hunharca cinayetler işleyen Ermeni çeteciler, tarihi vesikalarla sabittir ki; 50 bin Müslüman Türk’ü soykırıma uğratmışlardır. Bu vahşet, 12 Mart 1918 tarihinde Birinci Kafkas Kolordusu’nun Erzurum’a girişiyle son buldu. Doğu’nun muzaffer kumandanı Birinci Kafkas Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşa, 12 Mart sabahını şöyle anlatır:
‘Erzurum’da halk gözyaşları içindeydi. Kimi oğlunu, kimi babasını, kimi karısını yakılmış ya da süngülenmiş buluyor, saçlarını yoluyordu. Sokaklarda canlılıktan bir iz bile kalmamıştı.’ 12 Mart 1918 tarihinde Türk milletinin kaderi üzerinde yeni bir milli istikamet açmak maksadıyla verilen hürriyet ve istiklal mücadelesi, bugünkü demokratik milli Türkiye’mizin ilk hedefi olmuştur. Tabi, 12 Mart’a yine çok özel bir anlam kazandıran hususlardan birisi ise, bu günün aynı zamanda İstiklal Marşımızın kabul günü oluşudur. Bu vesile ile İstiklal Marşımızın kabul edilişinin 100’üncü yılını da buradan kutluyor, milli şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy’u da rahmet, minnet ve şükranla yad ediyorum.”
Erzurum’dan Ermeni Diasporasına mesaj
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, konuşmasında Ermeni diasporasına da yönelik önemli mesajlar verdi: “Tarihimizin bize öğrettiği ilk hakikat bu vatanı kurmanın kolay olmadığıdır. Üstünde bugün sere serpe gezdiğimiz bu topraklar, şehitlerimizin kanlarıyla vatanlaştırdığımız ülkemizin, Türk milletinin vatanı olabilmesi için, bin yıldan beri en seçme yiğitlerini, devlet adamlarını, komutanlarını, en sevdiği, üstüne titrediği zekâları, ilim, fikir ve gönül adamlarını buralarda eritmiş, buralarda akıtmıştır. Hal böyleyken Katolik dünyasının ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Fransuva’nın Irak ziyaretinin Erbil ayağında bastırılan hatıra pulları arasında aralarında Erzurum’un da bulunduğu paçavra haritalar düşmanın asla uyumadığını bizlere bir kez daha göstermiştir. Ermeni diasporasına Erzurum’dan şu mesajı veriyoruz. Diyoruz ki; ‘Bu toprakların her bir metrekaresi hürriyet ve istiklale kendisini adamış nice kahramanların şehit kanlarıyla vatanlaştırılmıştır.’ Bizler, toprağımıza kem gözle bakanların gözlerini oymayı ve hatta terör soysuzlarını hainler mezarlığına gömmeyi çok iyi biliriz. Erzurum, vatanı için canını seve seve feda eden yiğitlerin şehridir. Bu şanlı kalenin çocukları, son ferde kadar müdafaanın bir zaruret olduğunu imanının çehresinde taşır. Erzurumlu vatanı için canını gözünü hiç kırpmadan seve seve feda eder. İşte bu yüzden Erzurum; İslam’ın kilidi, Anadolu’nun önsözü, ay yıldızlı bayrağımızın sancağı ve Türkiye’nin ana fikridir.”
Konuşmaların ardından şiirler okundu, mehteran ekibi gösteri yaptı.