Muş, Bitlis Ve Hakkari'de Memur-Sen Üyelerinden 28 Şubat Açıklaması
Muş, Bitlis ve Hakkari'de, Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Kadın Komisyonu Başkanlığı, 28 Şubat postmodern darbesine ilişkin açıklama yaptı.
Memur-Sen Bitlis İl Başkanlığında toplanan üyeler adına basın açıklamasını okuyan Bitlis Memur-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Filiz Ermek, milletin iradesinin ve egemenliğinin, çoğunluğu kadın olmak üzere kamu görevlilerinin emeğinin, ekmeğinin, hak ve özgürlüğünün gasp edildiği 28 Şubat darbesinin üzerinden 24 yıl geçtiğini belirtti.
28 Şubat askeri müdahalesinin 90'lı yılların başında başlayan bir vesayet süreci olduğunun altını çizen Ermek, şöyle devam etti:
"Millete bakan yönüyle vahşi bir toplum mühendisliğinin, devlete bakan yönüyle de ülke varlığını talan etme yolsuzluğunun adıdır. Milletin içinden çıkan inançlı kadroların iktidara gelmesini hazmedemeyenlerin şuursuz intikam hırsıyla 6 milyon kişi hukuksuz fişlemelerle sakıncalı ilan edildi. Binlercesi haksız soruşturma ve kovuşturmalarla mahkum edildi. Öğrenciler okullarından, kamu görevlileri memuriyetten, işçiler işlerinden ihraç edildi. Şirketler yeşil sermaye kumpasıyla ekmeklerinden edildi. 28 Şubat'ın bin yıl süreceği iddiasında bulunanların heveslerini kursaklarında bırakan millet iradesi ve inancı, mağdurların hukukunu koruyan, haklarını sağlayan, zararlarını karşılayan iradeyi de kayda ve hayata geçirecektir."
Açıklamaya, Bitlis Memur-Sen İl Başkanı Cabir Durak ve sendika üyeleri yer aldı.
- Muş
Muş'ta Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Şeyma Nur Berk, sendika binasında yaptığı basın açıklamasında, milletin iradesinin ve egemenliğinin, çoğunluğu kadın olmak üzere kamu görevlilerinin emeğinin, ekmeğinin, hak ve özgürlüğünün gasp edildiği 28 Şubat darbesinin üzerinden 24 yıl geçtiğini anımsattı.
28 Şubat müdahalesinin 90'lı yılların başında başlamış bir vesayet süreci olduğunu belirten Berk, şunları ifade etti:
"28 Şubat mağdurlarının haklarını tahkim, hukukunu tanzim ve zararlarını tazmin etme iradesi, adaletin, aklın, inancın ve ahlakın gereğidir. Bu irade 28 Şubat'ın faillerini mahkum etme iradesinden daha az önemli değildir. Doğru olan adaletsizliğin maliyetine katlanmak değil, adaletin maliyetini karşılamaktır. Bir tek kişi dahi dışarıda kalmaksızın herkesin hakkının tastamam verilmesi için en yüksek düzeyde çabanın ve hassasiyetin gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu hassasiyeti göstermek mazlum ve mağdurlara karşı borcumuz, tarihe ve geleceğe karşı ortak sorumluluğumuzdur. 28 Şubat zihniyetinin tarihin çöp sepetinde gerçek anlamda yerini alması sadece faillerinin mahkum edilmesiyle değil, mağduriyetlerin telafisi ve zararlarının tazminiyle mümkün olabilir."
- Hakkari
Hakkari'de ise Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Zehra Cam Sağlık, sendikada yaptığı basın açıklamasında, bin yıl sürecek iddiasına karşı milletin 7 yılda darbecilerin heveslerini kursaklarında bıraktığını belirtti.
Türkiye'de bir ilk olarak darbecilere ve vesayetçilere yargı eliyle yaptıklarının hesabının sorulduğunu aktaran Sağlık, şunları kaydetti:
"Darbecilerden 21'i müebbet hapisle cezalandırıldı. Tedricen de olsa vesayet düzeni ve düzenlemeleri bütün yasaklarla ortadan kaldırıldı. Küçümsenmesi imkansız bir biçimde 28 Şubat döneminde ihraç edilen kamu görevlilerinin açıkta geçirdikleri sürelerin çalışılmış sayılmasına, kazanılmış hak aylığında ve emekli müktesebinde değerlendirilmesine yönelik düzenleme yapıldı. Belirtilen dönemde kendileri tarafından ödenen primlerin iadesi gerçekleştirildi. Kadın çalışanların başörtülü olarak görev yapmalarına, kız öğrencilerin eğitimin tüm safhalarında okula başörtüsüyle gidebilmelerine yönelik düzenlemeler yapıldı. Bu çalışmaları değerli buluyor, takdir ediyoruz. Fakat yeterli bulmuyoruz. Çünkü hala mağduriyeti süren insanlar var."
Açıklamaya, sendika üyeleri katıldı.
Kaynak: AA
28 Şubat askeri müdahalesinin 90'lı yılların başında başlayan bir vesayet süreci olduğunun altını çizen Ermek, şöyle devam etti:
"Millete bakan yönüyle vahşi bir toplum mühendisliğinin, devlete bakan yönüyle de ülke varlığını talan etme yolsuzluğunun adıdır. Milletin içinden çıkan inançlı kadroların iktidara gelmesini hazmedemeyenlerin şuursuz intikam hırsıyla 6 milyon kişi hukuksuz fişlemelerle sakıncalı ilan edildi. Binlercesi haksız soruşturma ve kovuşturmalarla mahkum edildi. Öğrenciler okullarından, kamu görevlileri memuriyetten, işçiler işlerinden ihraç edildi. Şirketler yeşil sermaye kumpasıyla ekmeklerinden edildi. 28 Şubat'ın bin yıl süreceği iddiasında bulunanların heveslerini kursaklarında bırakan millet iradesi ve inancı, mağdurların hukukunu koruyan, haklarını sağlayan, zararlarını karşılayan iradeyi de kayda ve hayata geçirecektir."
Açıklamaya, Bitlis Memur-Sen İl Başkanı Cabir Durak ve sendika üyeleri yer aldı.
- Muş
Muş'ta Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Şeyma Nur Berk, sendika binasında yaptığı basın açıklamasında, milletin iradesinin ve egemenliğinin, çoğunluğu kadın olmak üzere kamu görevlilerinin emeğinin, ekmeğinin, hak ve özgürlüğünün gasp edildiği 28 Şubat darbesinin üzerinden 24 yıl geçtiğini anımsattı.
28 Şubat müdahalesinin 90'lı yılların başında başlamış bir vesayet süreci olduğunu belirten Berk, şunları ifade etti:
"28 Şubat mağdurlarının haklarını tahkim, hukukunu tanzim ve zararlarını tazmin etme iradesi, adaletin, aklın, inancın ve ahlakın gereğidir. Bu irade 28 Şubat'ın faillerini mahkum etme iradesinden daha az önemli değildir. Doğru olan adaletsizliğin maliyetine katlanmak değil, adaletin maliyetini karşılamaktır. Bir tek kişi dahi dışarıda kalmaksızın herkesin hakkının tastamam verilmesi için en yüksek düzeyde çabanın ve hassasiyetin gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu hassasiyeti göstermek mazlum ve mağdurlara karşı borcumuz, tarihe ve geleceğe karşı ortak sorumluluğumuzdur. 28 Şubat zihniyetinin tarihin çöp sepetinde gerçek anlamda yerini alması sadece faillerinin mahkum edilmesiyle değil, mağduriyetlerin telafisi ve zararlarının tazminiyle mümkün olabilir."
- Hakkari
Hakkari'de ise Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Zehra Cam Sağlık, sendikada yaptığı basın açıklamasında, bin yıl sürecek iddiasına karşı milletin 7 yılda darbecilerin heveslerini kursaklarında bıraktığını belirtti.
Türkiye'de bir ilk olarak darbecilere ve vesayetçilere yargı eliyle yaptıklarının hesabının sorulduğunu aktaran Sağlık, şunları kaydetti:
"Darbecilerden 21'i müebbet hapisle cezalandırıldı. Tedricen de olsa vesayet düzeni ve düzenlemeleri bütün yasaklarla ortadan kaldırıldı. Küçümsenmesi imkansız bir biçimde 28 Şubat döneminde ihraç edilen kamu görevlilerinin açıkta geçirdikleri sürelerin çalışılmış sayılmasına, kazanılmış hak aylığında ve emekli müktesebinde değerlendirilmesine yönelik düzenleme yapıldı. Belirtilen dönemde kendileri tarafından ödenen primlerin iadesi gerçekleştirildi. Kadın çalışanların başörtülü olarak görev yapmalarına, kız öğrencilerin eğitimin tüm safhalarında okula başörtüsüyle gidebilmelerine yönelik düzenlemeler yapıldı. Bu çalışmaları değerli buluyor, takdir ediyoruz. Fakat yeterli bulmuyoruz. Çünkü hala mağduriyeti süren insanlar var."
Açıklamaya, sendika üyeleri katıldı.