HDP ile ittifak yapmadan AK Parti’yi yenemeyiz!
İyi Parti’den istifa ederek AK Parti’ye geçen Manisa Milletvekili Tamer Akkal, yerel seçimlerde yaşanan ittifakın perde arkasını ve İyi Parti’de yaşanan skandalları anlattı. Manisa’da seçim müttefikleri CHP ile HDP arasında başlayan görüşme haberleri üzerine CHP’li Özgür Özel’e giderek durumu sorduğunu belirten Akkal, aldığı cevabı şu sözlerle ifşa etti: “Tabii ki görüşeceğiz. HDP ile işbirliği yapmadan bu seçimde AK Parti’yi yenmemiz imkansız!”
İYİ Parti'den istifa ederek AK Parti'ye geçen Manisa Milletvekili Tamer Akkal, yerel seçimlerdeki yaşanan ittifakın perde arkası ve İYİ Parti'de yaşanan sıkıntıları anlattı. Yerel seçimlerdeki ittifakı anlatan Tamer Akkal, “Birgün Manisa Saruhanlı'da o zamanki İYİ Parti İlçe Başkanı beni aradı. ‘CHP'nin ilçe başkanı HDP ilçe başkanı ile görüşüyor ve anlaşıyorlar. Onlara belediye meclis üyeliği verilecekmiş' dedi. Ben de dedim ki ‘Kesinlikle öyle bir şey olmaz. Onların olduğu noktada biz olmayız. Merak etmeyin ben hallediyorum' deyip telefonu kapattım. Sonra Özgür Özel ile telefonda görüştüm o da odasındaymış. Kendisinin yanına gittim ve bu konuyu aktardım. Ama Özgür Özel'in bana verdiği cevap ‘Tabii ki de görüşeceğiz sayın vekilim. Bizim onlarla bir birliktelik yapmadan bu seçimde AK Parti'yi yenmemizin imkanı yok' dedi. Ben de kendisine ‘Türk milliyetçisi ülkücüler olduğumuzu ve bu minvalde belediye meclis üyeliklerinde ya da seçimde onlarla bir ittifak halinde oldukları takdirde bizim onları destekleyemeceğimizi söyledim.' Özel de, ‘Biz genel merkez ile görüşmelerimizi yaptık. Siz orası ile görüşün' dedi. Ben de kırgın bir şekilde odadan ayrıldım” diye konuştu.
“HDP ittifakına ses etmeyin denildi!”
Akkal şöyle devam etti: “Ertesi gün genel merkezde yerel seçimlerle olan bir toplantıya katıldım. Herkes söz aldı bir şeyler söyledi. Sıra bana gelince söz istedim. Manisa'da yaşanan olayı anlattım. Edindiğim bilgiye göre de bir çok ilde de bunu yaptıklarını öğrenmiş bulunuyorum. Bu durumda ben bir Türk milliyetçisi olarak PKK'nın siyasi kanadı ile dolaşıp oy istemek bana yakışmaz. Size de yakışacağını zannetmiyorum. Bu konuda Genel Başkan ve iki yardımcısına CHP ile ne yapmayı düşünüyorsunuz diye soru yönelttim. Genel Başkan da başını yardımcılara döndü. Topu üzerinden attı. Genel Başkan yardımcılarından bir tanesi ‘Vekilim bu arkadaşlar kendi aday gösterecekleri yerde mi? Yoksa bizim aday göstereceğim yerde mi görüştüler.' Ben de ‘Kendi aday gösterecekleri yerde ama bunun bir öneminin olmadığını sonuç itibari ile aynı listeden bizim arkadaşlarımızın da orada belediye meclis üyesi olarak seçileceğini ve HDP'lilerin de aynı listede olduğu takdirde bizim nasıl oy isteyeceğimizi sordum.' ‘Kendi aday çıkaracakları bölgede ise sesinizi çıkarmayın. Bırakıp görüşsünler' denildi. O gün itibari ile benim partiden kopma sürecim başladı”
“Emri dışardan alan şirketler destek oldu!”
Tamer Akkal, “İYİ Parti'yi kurarken biz ‘daha iyisi ve daha güzeli olsun' diye kurduk. Yapılan yanlışlar yapılmasın. Daha önce yakındığımız antidemokratik tavırlar olmasın. Ona göre tüzükler yapıldı. Genel seçimler olup ben milletvekili olarak Ankara'ya gelince taşradan gözüken ile Ankara'ya gelip de işin içine girdiğiniz zaman, arasında dağlar kadar fark var. Geldikten sonra İYİ Parti içerisinde bazı rahatsızlıklarım oluşmaya başladı. CHP ile kurulan ittifakın sıkıntıları oldu. Bazı çıkar grupları, büyük şirketler, yerli sermaye gibi gözüküp aslında emri dışarıdan alan şirketler destek olmaya başlayınca İYİ Parti'ye bu işin arkasında ve altında bir şeylerin olduğunun farkına varmaya başladık. Yerel seçim sürecinde bizim tüm olmaması gerektiğini söylememize rağmen CHP ile bir ittifak oluşturma ve bu ittifak doğrultusunda seçimlere katılma kararı çıktı. Evet, bizlere soruldu, danışıldı. Ama sonuç itibari ile İYİ Parti'yi kuran arkadaşlarımın CHP ile aynı çizgide yürüme ihtimali yok” dedi.
“Partinin düz çizgisi olur!”
Bir partinin bir ideolojisinin, siyasi tavrının olması gerektiğini ifade eden Akkal, “Sizin önünüze kanun geldiğinde muhalefette olsanız bile sizin değerlerinize doğru olduğuna inanıyorsanız evet dersiniz. Ya da istemediğiniz bir şey ise hayır der onu değiştirme konusunda çalışmalar yaparsınız. Bir partinin düz bir çizgisi olur. Bu çizgi üzerinde yürünür. Zaman zaman AK Parti ile zaman zaman CHP ile aynı çizgide buluşabiliriz. Amaç, sizin aynı istikamette yürümenizdir. İYİ Parti hiçbir zaman kurumsallaşmayı beceremedi. İYİ Parti'de kurumsallaşma adına doğru adımlar atılmıyor. 2-3 kişinin günlük kararları ile yönetiliyor. Bir kere Meral Akşener ismi halkın gözünde sadece bir görüntü. İYİ Parti'nin geleceğini göremiyorum. Birkaç seçim sonra parti dağılır gider” şeklinde konuştu.
YENİ AKİT
“HDP ittifakına ses etmeyin denildi!”
Akkal şöyle devam etti: “Ertesi gün genel merkezde yerel seçimlerle olan bir toplantıya katıldım. Herkes söz aldı bir şeyler söyledi. Sıra bana gelince söz istedim. Manisa'da yaşanan olayı anlattım. Edindiğim bilgiye göre de bir çok ilde de bunu yaptıklarını öğrenmiş bulunuyorum. Bu durumda ben bir Türk milliyetçisi olarak PKK'nın siyasi kanadı ile dolaşıp oy istemek bana yakışmaz. Size de yakışacağını zannetmiyorum. Bu konuda Genel Başkan ve iki yardımcısına CHP ile ne yapmayı düşünüyorsunuz diye soru yönelttim. Genel Başkan da başını yardımcılara döndü. Topu üzerinden attı. Genel Başkan yardımcılarından bir tanesi ‘Vekilim bu arkadaşlar kendi aday gösterecekleri yerde mi? Yoksa bizim aday göstereceğim yerde mi görüştüler.' Ben de ‘Kendi aday gösterecekleri yerde ama bunun bir öneminin olmadığını sonuç itibari ile aynı listeden bizim arkadaşlarımızın da orada belediye meclis üyesi olarak seçileceğini ve HDP'lilerin de aynı listede olduğu takdirde bizim nasıl oy isteyeceğimizi sordum.' ‘Kendi aday çıkaracakları bölgede ise sesinizi çıkarmayın. Bırakıp görüşsünler' denildi. O gün itibari ile benim partiden kopma sürecim başladı”
“Emri dışardan alan şirketler destek oldu!”
Tamer Akkal, “İYİ Parti'yi kurarken biz ‘daha iyisi ve daha güzeli olsun' diye kurduk. Yapılan yanlışlar yapılmasın. Daha önce yakındığımız antidemokratik tavırlar olmasın. Ona göre tüzükler yapıldı. Genel seçimler olup ben milletvekili olarak Ankara'ya gelince taşradan gözüken ile Ankara'ya gelip de işin içine girdiğiniz zaman, arasında dağlar kadar fark var. Geldikten sonra İYİ Parti içerisinde bazı rahatsızlıklarım oluşmaya başladı. CHP ile kurulan ittifakın sıkıntıları oldu. Bazı çıkar grupları, büyük şirketler, yerli sermaye gibi gözüküp aslında emri dışarıdan alan şirketler destek olmaya başlayınca İYİ Parti'ye bu işin arkasında ve altında bir şeylerin olduğunun farkına varmaya başladık. Yerel seçim sürecinde bizim tüm olmaması gerektiğini söylememize rağmen CHP ile bir ittifak oluşturma ve bu ittifak doğrultusunda seçimlere katılma kararı çıktı. Evet, bizlere soruldu, danışıldı. Ama sonuç itibari ile İYİ Parti'yi kuran arkadaşlarımın CHP ile aynı çizgide yürüme ihtimali yok” dedi.
“Partinin düz çizgisi olur!”
Bir partinin bir ideolojisinin, siyasi tavrının olması gerektiğini ifade eden Akkal, “Sizin önünüze kanun geldiğinde muhalefette olsanız bile sizin değerlerinize doğru olduğuna inanıyorsanız evet dersiniz. Ya da istemediğiniz bir şey ise hayır der onu değiştirme konusunda çalışmalar yaparsınız. Bir partinin düz bir çizgisi olur. Bu çizgi üzerinde yürünür. Zaman zaman AK Parti ile zaman zaman CHP ile aynı çizgide buluşabiliriz. Amaç, sizin aynı istikamette yürümenizdir. İYİ Parti hiçbir zaman kurumsallaşmayı beceremedi. İYİ Parti'de kurumsallaşma adına doğru adımlar atılmıyor. 2-3 kişinin günlük kararları ile yönetiliyor. Bir kere Meral Akşener ismi halkın gözünde sadece bir görüntü. İYİ Parti'nin geleceğini göremiyorum. Birkaç seçim sonra parti dağılır gider” şeklinde konuştu.
YENİ AKİT