AK Parti Sözcüsü Çelik, MKYK Toplantisina Iliskin Açiklamalarda Bulundu Açiklamasi (2)

'4 milyon civarinda insanin son derece zor kosullarda yasadigi Idlib'de ortaya çikacak bir gerginlik yeni göç dalgalari ve yeni insani trajediler üretecektir' 'Suriye'de bir kalici barisin saglanmasi için bir siyasi çözüm olusturulmasi esastir. Bu bakimdan Anayasa Komitesi'nin yaptigi çalismalarin geldigi asamalari yakin bir sekilde takip ediyoruz'

AK Parti Genel Baskan Yardimcisi ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, 4 milyon civarinda insanin zor kosullarda yasadigi Idlib'de ortaya çikacak bir gerginligin yeni göç dalgalari ve yeni insani trajediler üretecegini söyledi.

Çelik, parti genel merkezinde, Cumhurbaskani ve AK Parti Genel Baskani Recep Tayyip Erdogan baskanligindaki Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantisi devam ederken basin toplantisi düzenledi.

Iklim degisikliginin insan hayatini tehdit eden bir olgu oldugunu, devletler açisindan da çesitli riskler olusturdugunu söyleyen Çelik, iklim degisikligi meselesinin yeni bir tehdit olarak degerlendirilerek buna karsi gereken tedbirlerin de alinacagini ifade etti.

Meteorolojik hadiselere karsi erken uyari sisteminin kurulmasinin bunlarin basinda geldigine isaret eden Çelik, sehirlerin altyapi ve planlama süreçlerinin de bu kapsamda gözden geçirilmesinin söz konusu olacagini belirtti.

Çelik, "Her kusaktan, her kesimden insanimizin, her siyasi partinin bu yesil mutabakati, yesil kalkinma devrimini güçlü bir sekilde sahiplenmesi, ülkemizdeki her tartismanin odagina bunu da yerlestirmesinin önemli oldugunu ifade ediyoruz. Biz parti olarak çalismalarimizin en önde gelen gündem maddelerinden biri olarak bunun altini çiziyoruz ve buna güçlü bir sekilde sahiplenecegimizi ifade ediyoruz." dedi.

- Suriye'deki durum

Suriye'deki hadiselerin önemli gündem konularindan biri oldugunu ve bunun MYK ve MKYK toplantilarinda yakin bir sekilde degerlendirildigini ve detaylarin görüsüldügünü belirten Çelik, "Idlib'de ve Suriye'nin diger bölgelerinde kalici kilinmasini arzu ettigimiz barisin ve istikrarin korunmasi konusuna son derece büyük önem veriyoruz. 4 milyon civarinda insanin son derece zor kosullarda yasadigi Idlib'de ortaya çikacak bir gerginlik yeni göç dalgalari ve yeni insani trajediler üretecektir. Bunun olmamasi için bütün detaylari takip etmeye devam ediyoruz." diye konustu.

Cumhurbaskani Erdogan'in 29 Eylül'de Soçi'de Rusya Devlet Baskani Vladimir Putin ile yaptigi görüsmenin bu bakimdan önemli olduguna dikkati çeken Çelik, "Burada bizim açimizdan Suriye'de bir kalici barisin saglanmasi için bir siyasi çözüm olusturulmasi esastir. Bu bakimdan Anayasa Komitesinin yaptigi çalismalarin geldigi asamalari yakin bir sekilde takip ediyoruz, degerlendiriyoruz. Birincisi, bu siyasi çözüm tabii o siyasi çözümün zeminin korunmasi için Idlib dahil diger bölgelerde istikrarin saglanmasi meselesi, ayni sekilde insani durumu yakindan takip etmemiz söz konusu." degerlendirmesinde bulundu.

Çelik, bir diger gündem maddelerinin ise Firat'in dogusunda terör örgütlerinin hareketleri ve terör örgütlerine çesitli ülkelerin verdigi desteklerin yakin bir sekilde degerlendirilmesi oldugunu aktardi.

Idlib'deki ateskes ihlallerini ve sivillere dönük saldirilari yakindan takip ettiklerini söyleyen Çelik, "Cenevre'de faaliyete geçen Anayasa Komitesinin çalismalarinin basariya ulasmasi bu noktada kilit rol oynayacaktir. Biz de kendi dis politika gündemimiz açisindan bu konuyu takip etmeye devam ediyoruz. Partimizle görüsen heyetlere de bu konudaki telkinlerimizi, açiklamalarimizi, degerlendirmelerimizi ifade ediyoruz." dedi.

- Galatasaray-Marsilya maçinda yasananlar

Çelik, dünyanin çesitli yerlerindeki nefret suçlari, Islam düsmanligi, Islamofobi ile ilgili konularin da partilerinin gündeminde oldugunu, parti birimlerinin bunlari kendi bakis açilarindan degerlendirdigini vurguladi.

Galatasaray-Marsilya maçinda "Bozkurtlar"in nefret suçu isleyen olaylar çikardigina dair Fransa'da bir iktidar milletvekilinin iddiada bulundugunu hatirlatan Çelik, Marsilya tribünleri içerisindeki bir grubun Türkiye ve Azerbaycan'a karsi nefret suçu içeren pankartlar açtiginin görüntülerde yer aldigini söyledi.

Olaylar karsisinda Galatasaray taraftarlarinin olgun bir davranis sergiledigini belirten Çelik, bu konuda Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim'in de uyarida bulundugunu ancak nefret suçu isleyenlerin haddini asmasi sebebiyle taraftarlarin belli bir yerden sonra hakli olarak tepki verdiklerini ifade ettigini aktardi.

Çelik, "Burada aslinda nefret suçu isleyen baska bir grupken, sürekli olarak Türklerin ya da Müslümanlarin suçlanmasi gibi bir çifte standartla her zaman karsi karsiya kaliyoruz. Orada her açidan kamera görüntüleri var, Marsilya taraftari tribünlerinde oturan, Marsilya taraftarlarini kesinlikle kastetmiyorum, bir grubun isledigi bir nefret suçudur. Bunun böyle afaki bir sekilde Bozkurtlar denilerek bir sekilde ifade edilmesi dogru degildir. Herkesin ifadelerinde son derece sagduyulu olmasi ve dikkatli davranmasi gerekir." dedi.

Fransa'da Içisleri Bakani'nin verdigi beyanatlarda kaç tane cami kapattigiyla övündügünü söyleyen Çelik, "Dünyanin herhangi bir yerinde bir Içisleri Bakani'nin 'Ben cami yaptirmiyorum, ben kilise yaptirmiyorum, ben havra yaptirmiyorum' gibi bir açiklama yapmasi övünülecek bir sey midir? Aslinda ayrilikçilikla mücadele ettigini söylüyor Fransa Içisleri Bakani ama kullandigi söylem basindan itibaren ayrilikçi bir söylem olarak gündeme geliyor." diye konustu.

DEAS gibi terör örgütleriyle fiziki mücadelenin yani sira ideolojik mücadelenin de çok önemli oldugunu vurgulayan Çelik, "Avrupa'da yapilan arastirmalarda DEAS'a en çok ideolojik mühimmat saglayan seyin bu Islam düsmani açiklamalar ve uygulamalar oldugunu gösteriyor. Dolayisiyla ayrilikçilikla mücadele edecegim diye ayrilikçilik yapanlar aslinda herhangi bir sekilde ayrilikçiligi geriletmis olmuyorlar, sadece DEAS gibi terör örgütlerine ideolojik mühimmat saglamis oluyorlar." degerlendirmesinde bulundu.

- "Entegrasyonu güçlü bir sekilde destekliyoruz"

Asimilasyonun entegrasyonun önündeki en büyük engel oldugunu, insanlarin asimile olmayacaklarini düsündükleri zaman entegrasyon süreçlerine gireceklerine isaret eden Çelik, "Entegrasyon süreçlerinin altinda gizli bir alt yazi olarak asimilasyon varsa, insanlari kendi kimliklerinden soyundurup baska bir seye dönüstürme seklinde birtakim yaklasimlar varsa insanlar entegrasyona direnirler. Halbuki biz entegrasyonu güçlü bir sekilde destekliyoruz ama asimilasyona karsi bir yaklasimin ortaya konulmasi sartiyla. Asimilasyon olmadigi sürece entegrasyon her zaman güçlü bir sekilde desteklenmelidir." dedi.

Demokratik iklimin bütün demokrasileri etkileyen bir sey olduguna dikkati çeken Çelik, "Demokratik dayanismanin güçlü olmasi için demokrasilerin güçlü olmasi gerekiyor ama bu tip yaklasimlar aslinda demokratik süreçleri zehirleyen, toplumlarin demokratik düzenine zarar veren yaklasimlar. Maalesef bunun bir Içisleri Bakani'ndan gelmesi son derece üzücüdür. Umariz bundan sonra daha dikkatli açiklamalar yaparlar, daha titiz, daha özenli, bunun dünyanin baska yerlerinde nasil yankilandigina dair daha duyarli davranirlar." diye konustu.

(Sürecek)
Kaynak: AA